SON DAKİKA
SON DAKİKA


Doğan güne, güneşe ve okuyucularımıza kucak dolusu merhaba
5.09.2019

 
Gazetemiz yöneticisi sevgili Gürhan Beşyıldız arayıp köşe yazısı istediğinde hem heyecanlandım hem de onur duydum. Trabzon kenti kişisel hayatımda önemli bir yer tutmakta ve Trabzon’dan bahsedince Karadeniz gazetesi de bir o kadar önem taşımakta. İlk yazıma başlamadan önce beni halkımızla burada buluşturan Gürhan Beşyıldız’ın şahsında tüm gazete emekçilerine teşekkürümü ifade etmek istiyorum.


Doğan güne, güneşe, hayata merhaba güzel ilçem Fındıklıdan. Karadeniz’imizin her bölgesi bir inci güzelliğinde ve sadeliğinde. Her ilçemizin kendine has coğrafi ve kültürel özellikleri mevcut. Renklilik var her sokağında, deresinde, yaylasında. Farklılıklarımıza rağmen renkli ve güzel ilçelerimizin, illerimizin, yurdumuzun geleceği için kenetlenebilen bir özelliği var. Fındıklı iki vadi arasında HES belasına karşı yaşam alanlarını savunan, denizin enginliğini dereleriyle dağlara ulaştıran, köyleri dört vadi üzerinde dizilerek yaylalarla buluşan şirin bir ilçe. Halkı çay tarımıyla geçinen, eğitime çok önem veren, cumhuriyet değerlerini yarınlara taşımakta ısrarcı olan bir ilçe. Horona durduğunda denizinin dalgasını dağının heybetine taşıyan karşılamalarıyla, esprili ve neşeli yaşamından vazgeçmeyen bir ilçe.


Çok değer verdiğim bir ağabeyim Cumhuriyet’i “ Kişilerin paylaşılan bir amaç çerçevesinde özgür katılımlarıyla toplanmaları sonucu oluşmuş siyasal bir ortaklıktır” diye tanımlamış. Ne hoş tanımlamış. Bundan 97 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü önderliğinde atalarımız kimsenin dinine, diline, ırkına bakmaksızın bağımsızlığımız, özgürlüğümüz ve barış için savaşarak büyük zaferi bize hediye etmişlerdi. O gün eşitliğin, kardeşliğin müjdecisi olmuştu ve bugün varlığımızı borçluyuz bu mücadeleye. 30 Ağustos emperyalizme karşı bağımsızlığımız için verilen kurtuluş savaşının zaferinin yıl dönümüydü. Emperyalizm yenilmiş ve Cumhuriyetin inşası için en büyük zafer, barış için kazanılmıştı. İki gün sonra 1 Eylül ise barış günü. Bize bu günleri armağan eden önderlerimiz o günlerde Nazi Almanya’sının baskı ve zulmünden kaçanlara kucak açmışlar ve tüm baskılara rağmen Almanya’ya iade etmemişler. İşte budur Cumhuriyet.


Bizler özgürlüğümüzü, bağımsızlığımızı armağan edenlerin yolunda yarınlarımıza, Cumhuriyet değerlerimizi taşımak, kimseyi ötekileştirmeden aynı denizin çocukları olarak yaşamımızı sürdürmek sorumluluğunu taşımaktayız bu nedenle. Halkımız bu değerlerin taşınmasında kararlı ve ısrarcı. Fındıklı’mız da kendine düşeni yarınlara taşımakta ısrarcı. Kültürünü, geleneğini aydınlığını yarınlara taşımanın çabası içerisinde ve biz de bu işin küçük bir parçası olmalıyız.

Düşmanlık, savaş, talan, tahammülsüzlük, yolsuzluk, yoksulluk, kindarlık, sömürü, terör, şiddet olmamalı yaşantımızda ve yarınlarımızda. Bir avuç insanın refahı değil tüm halkımızın refahı ve sevinci olmalı. Sevgi, barış, hoşgörü, anlayış, kardeşlik, dostluk, paylaşım, aydınlık yarınlar, yaşanabilir çevre, içilebilir su, emek, eşitlik, adalet, mutluluk, gülümseme hakim olmalı yaşamımızda. İşte budur CUMHURİYET. 
“Dünyanın ucunda bir gül açılmış. Efil efil esen yele merhaba

Karanlığın sonu bir ulu şafak. Sarp kayadan geçen yola merhaba”

Genç Cumhuriyetimizin değerlerini aydınlık geleceğimize taşımak için yola çıkanlara merhaba. Yarınlar bizim güzel yurdum.

MECİ başladı devam ediyor.

 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap