SON DAKİKA
SON DAKİKA


Yazık olmuyor mu?
3.12.2020

Büyüklerimiz bize hep şunu öğütlemişlerdir: “Paran varsa arazi al. Daire al. Onları alamıyorsan altın al.” Deneyimli bu insanlar,

bize yol gösteriyorlardı. Gerçekten de belirtilenlere yatırım yapanlar geleceklerini garanti ettiler ve ediyorlar. Bir de yaşamlarını garanti edenler var ki onlar da elbette ki devleti soyanlardır, soyduranlardır. Biz, büyük bir imparatorluk kurmuşuz. Viyana kapılarından İran sınırına ve Mekke, Medine’ye kadar çok büyük alanda hüküm sürmüşüz.Kimi toprakları egemenliğimize katmışız, kimi ulusları haraca bağlamışız. Eee, zaman gelmiş, değirmenin suyu önce azalmış, sonra kurumuş. Saray bireyleri, elde ettiği ganimetlerle sarayda cariyelerle zevk yapadursun, elin oğlu boş durmamış. Bilime, sanata yönelmiş. Sen kuş tüfeği yapamazken o savunma ve savaş silahları yapmış. Kısaca Köroğlu’nun dediği gibi “Tüfek icat olmuş mertlik bozulmuş.” 1683 İkinci Viyana Kuşatması ile aklımız başımıza gelmiş ama artık iş işten geçmiş. 1699 Karlofça Anlaşması ile toprak kaybına başlamışız.


Artık çorap söküğü gibi sıralanmış toprak kaybımız. En çok da Ulu Hakanımız Abdülhamit Han zamanında toprak kaybetmişiz. Hatta sarayın saltanatı için bazı yerleri yabancılara para ile satmış da. Sevr Antlaşması ile dibe vurmuşuz. Koskoca İmparatorluk tükenmiş. Anadolu’nun bozkırları bize uygun görülmüş. Bir papazın Fatih Sultan Mehmet’e dediği gibi “Bu ülke, zamanla toprak kaybedecek. Ama bunu savaşla değil, devletin gereksinimleri için, yabancılara taşınmazları satacaklar.” 400 sene zarfında toprak kazanımı, 1974 Kıbrıs Savaşı ile olmuştur. Şimdi ise geçmişte egemenliğimiz altında olan Arap ülkeleri, parayı bastırıyor ülkemizde yatırım yapıyorlar. Topraklarımızı, AVM’leri, devletin ciddi kurumlarını alıyorlar.


Alınan paralar ise nerelere gidiyor kimsenin bilgisi yok. İstanbul’da topraklarımız yabancılara satılmış. Karadeniz’de Araplar mülk almakta, dairelere para yatırmaktalar. Artık komşularımız ya Araplar veya İsrailler oluyor. 1923-2002 yılları arasında yabancılara 11 milyon metrekare toprak satılmıştı. 2003-2012 yılları arasında ise 137 milyon 192 bin 230 metre kare taşınmaz satıldı. Bu taşınmazla en fazla mülkiyet edinenler ise Suriye, Lübnan, İngiltere, ABD ve Mısır oldu. Ağırlıklı satışlar, İstanbul, Bursa, Antalya, Muğla, Konya, Trabzon İzmir, Manisa, Aydın, Denizli ve Harran bölgesinde oldu.


Son beş yılda yani 2015_2020 yılları arasında ise 18 milyon 464 bin 149 metre kare toprağın yabancılara satıldığı kayıtlarda var. “Çanakkale Geçilmez” destanını yazdıran atalarımız, Çanakkale’de 250 bin kınalı kuzumuzun yok edildiği savaşta, toprak alamayan uluslar, ülkeler, parayı bastırıyor ülkemizde taşınmazın sahibi oluyorlar. Ben, gençken büyüklerimizin ‘Paranızı taşınmaza yatırın’ demelerini anımsadığımda bu yabancılar gerçekten akıllı insanlar diyorum. Türkiye’de taşınmaza yatır paranı gelecek neslinin yaşamını garantile. Bir de kâr getirecek yerleri önceden ülkemizdeki işbirlikçilerle belirle, bastır parayı ve geleceğini garantile. Biz de kenardan uzaktan bakalım ülkemizin paylaşımına. Eminim, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda bu ülke için, bu ülkenin insanlarının namusunu, malını korumak için şehit olan atalarımızın ruhları sızlıyordur.

Ne dersiniz?

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap