SON DAKİKA
SON DAKİKA


Tarım ve ülkemiz
15.05.2021

Elbette ki tarım, dünyanın gündemindedir. Çünkü tarım ürünleri insanların gereksinimidir. Gerçekten çok yazık! Aylarca tarlasında, bostanında, bahçesinde el emeği ile ürettiği ürünlerini köylümüz, çiftçimiz satamıyor, satacak pazar da bulamıyor ve sokağa atıyor. Çünkü yıllardır ülke genelinde tarımdan bir kopuş vardır. Buna neden olanlar ise elbette ki yöneticilerdir. Uygulanan yanlış tarım politikaları hem insanımızı fakirleştirdi hem de dışa bağımlı kıldı. Bir zamanlar tarım arazilerini ekmemek için çiftçiye para veriliyordu. Bir yere gelindi ve köylümüz toprağından koparıldı. Amaç da bu değil miydi? Tarımla uğraşan insanlarımıza devlet sahip çıkmıyor. Üreticisini korumuyor, hatta çiftçiyle yarışıyor. Doğal olarak da çiftçi geleceğinden endişeli olarak tarlasını ekiyor. Sonuçta ise hem ülke hem de çiftçimiz olumsuza sürükleniyor. Korona nedeniyle pazarlar kapatıldı. Hallerde depolanan tarım ürünleri, çürüdü. Yaş sebze, yaş meyve zamanı gelince tüketilirse sorun yok, ama bekletilirse yazık oluyor üreticimize. Yazık oluyor tüketicimize. Köylümüz, çiftçimiz örgütlenmelidir. “Bir elin nesi var iki elin sesi var,” özlü sözümüz, yaşama geçirilmelidir. Üretilen tarım ürünlerine devletin destek vermesi gerekmez mi?  Üretime, kaynak verimliliğine dayanmayan tarım politikası, yeterli üretime yanıt vermediğini işaret etmektedir. Tahıl ve baklagil stoklarında ciddi bir azalmanın olduğu gelen bilgiler arasındadır. Bu oluşum ister istemez fiyatların yükselmesine neden olmaktadır. Bunun yanında pahalı yol, köprü ücretleri ve arabalarda kullanılan yakıt ederleri elbette ki fiyatları artıran nedenlerdir.

İkinci bir sorun da tüketici de devletine güven duymalıdır. Tarlada 100 kuruş olan bir sebze, tüketicinin eline yedi- sekiz liraya ulaşıyorsa burada bir denetimsizlik söz konusudur. Üretici memnun değil, tüketici memnun değil; ama aracı memnunsa bu yaklaşımda bir yanlışlık var demektir.

Her alanda tarıma uygun iklimimiz, her ürünün yetişmesine uygun topraklarımız vardır. Ama bu güzel ülkenin insanımıza sağladığı bereketi, yanlış politikalar nedeniyle olumluya çeviremiyoruz…

Devlet, üretici ile yarış halindedir. Bence devlet, kalıcı ve üretici tarım politikası izlemelidir. Üretime uygun araziler boş bırakılmamalı, üretime uygun olmayan araziler ise otlak olarak kullanılmalıdır.

Bugün ülkemizde tarımla uğraşan insanların yaş ortalaması 55’tir. Kısaca genç nesil köyüne ve tarıma yönelmiyor. İşte enerjisi olan gençlerimizi tarlasına, bağına, bahçesine yönlendirmek devletin politikası olmalıdır. İşte o zaman tarımda dışarıya bağımlı ulus olmaktan çıkar, kendi kendimize yeteriz. Doğru mu?                                                   

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap