SON DAKİKA
SON DAKİKA


Ekonomi ve Siyaset
3.09.2020

Ben ekonomist değilim, öyle ekonomik terimlerden de fazla anlamam. Ama görülen bir köy var karşımızda. O da alım gücümüzün günden güne yok olması. Ülkemizdeki gerçek enflasyonla bize verilen Temmuz zammı arasında aşılmayacak kadar büyük uçurum var. Çünkü ben emekli bir tüketiciyim. Geçen yılki alım gücümle bu yıl yılkı alım gücümü kıyasladığım zaman, fakirleştiğimi görüyorum. Benim durumum kötü de benim düzeyimde veya daha az gelirli olanlar farklı mı? Elbette ki onlar da aynı dertten şikâyetçidirler.

Önce şaka sandım Sayın Maliye Bakanı’nın  “Maaşınızı dolarla mı alıyorsunuz?” sözünü.  Sonra yadırgadım.  Çünkü dolar bizim yakın dostumuz. Onunla yatıyor onunla kalkıyoruz. Elbette ki bizler maaşlarımızı TL ile alıyoruz. Ama o kâğıt parçasının değeri dolar karşısında artıyor veya azalıyor. Öyle ise devletten maaş alan her bireyin, dostumuz olan dolarla dolaylı da olsa ilgisi var. Çünkü yediğimiz, içtiğimiz, kullandığımız her şey dolara bağlı değil midir?

Elektrik, doğalgaz, mazot, gübre, tohum, süt, yemek… Hepsi dolara bağlıdır. Kısaca hayatımızın her anı dolar.

Siyasi yaşamımız renkleniyor galiba. Eski dostlar, aynı yolda beraber yürüyenler koptular birbirlerinden. O zaman yere göğe sığdıramadıkları yol ve dava arkadaşlarına şimdi yüklenip duruyorlar. Bir bireyi tepeden başbakan yapıyor ve parti genel başkanı yaptırıyor ve bir zaman sonra çıkar çatışması mı yoksa fikir ve düşünce ayrılığımı diyelim bir de duyuyoruz ki yere göğe sığdıramadığı o insan görevden alınıyor. Başka birisi o göreve atanıyor. O birey de yeni parti kurunca at kaçıyor, torba düşüyor.  Bu kez devlet sırları gazetelerde yerini alıyor.

İYİ Parti’ye demediklerini bırakmadılar, kurulduğundan beri. Şimdi de “Yuvana Dön,” çağrıları yapılıyor. Hangi dağda kurt öldü? Bu telaş, bu yaklaşım neden icap etti?

Görüyoruz ki İYİ Parti belli ilkeler üstüne kurulmuş. Yoluna şaşmadan ödün vermeden devam ediyor. Ülkemizin düzlüğe çıkması için korkmadan, yılmadan yolunda gidiyor.

Sayın Akşener,”Partili Cumhurbaşkanlığı sisteminde Cumhur İttifakı’nın içinde yer almamız mümkün değildir. Çünkü bu ucube sistemin Türkiye’ye getirdiği fatura korkunçtur. Kafama silah dayasalar Cumhur İttifakı’nda olmam.” İşte ilkeli insan ve ilkeler üzerine kurulmuş parti budur.

Sayın İnce, renkli kişilikli bir siyasetçidir. Her zaman bir partinin içinde ve aktif görevde olması da gereken bir kişiliktir de. Ama o da parti kurmak için yola çıkmış. Güzel de iktidar olabilecek mi? Olabilir yaklaşımında bulunan insanlara kargalar bile güler. Her nedense işin kolayını seçti galiba. Kendi partisinde mücadele edemedi. Partinin yanlışlarını kendi partisinde kalarak dile getirmedi. Doğruları, takdir etmedi. Kalktı çıkmaz sokağa doğru yürümeye başladı.

Büyük partilerden kopup iktidar olan parti AKP olmuştur. Onun da nasıl ve kimler tarafından kurdurulduğu yıllarca gazetelerde ve yetkili ağızlarca dile getirildi. Onun için bence Sayın İnce, yanlış yoldan dönmeli ve CHP de o birikimli siyasetçiye sahip çıkmalıdır.

Ne dersiniz?

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap