SON DAKİKA
SON DAKİKA


AKILLI DÜŞÜNMEK!
15.03.2018

Ne yazık ki toplumumuzun her kesiminde her kafadan bir ses çıkıyor. Siyasi parti liderleri birbirlerine demediklerini bırakmıyorlar. Bunların etrafında olanlar ise kraldan çok kralcı olup liderlerine yaranmak için her türlü olumsuz sözcükleri kullanıyorlar. Bu insanlar, büyüdüklerini mi sanıyorlar?

“Bazı yaklaşımlar, cahili güldürür ama erbabına fena gelir”. Gerçekten ben utanıyorum bu yaklaşımlardan, söylemlerden. Ne demek Allah aşkına ”Bay Kemal” ya da ”Bay Recep?” Bu söylemler 21. yüzyılın Türkiye ‘sinin liderlerine yakışmıyor.

Öyle bir yere geldik ki tarihi bir kişiye hayranlık varsa diğer tarafta da bir başka tarihi kişiye nefret var. Toplumdaki siyasi yapılanma bu duyguyu, düşünceyi doğuruyor. Bu ise bizi birbirimizden ötekileştiriyor.

 “Tek Millet, Tek Devlet” sloganı güzel de; bu yapıyı oluşturmak için gerçekten becerikli ustalara gereksinim yok mudur? Ülkemizde oluşan zihin hastalığı, psikolojik saplantı bizleri geriyor ve bölüyor. Albert Camus, “Darwin haklı olduğuna göre Lamarck haindir” diyor. Bunun tersini de düşündüğümüzde görülüyor ki ideolojik siyasi yapılanma ile keskin ayırımlar ortaya çıkıyor.

Ne Atatürk’ün ne Fatih’in ne de Nazım Hikmet’in Mehmet Akif’in savunmaya gereksinimleri vardır. Çünkü bu ve bunlara benzer insanlar tarihin veya toplumun malı olmuşlardır. Çünkü bu tür insanlar yüksek ahlak ve bağımsız kişiliklere sahiptirler.  Yaşamın kendisi gibi tarih de kesin çizgilerle ayrılamaz. Benden olanlar ve ötekiler diye bakarken tarihi gerçekleri köreltmeyelim. Aksi halde bu toplum bunun acısını çok çeker.

Meşru zeminlerde siyaset yapılmalıdır. Görüşler söylenmelidir. Düşünceler fısıltıya, dedikoduya çevrilirse orada özgürlükten söz edilemez. Bu yaklaşım ülkenin saygınlığını yitirmesine zemin hazırlar.

Bugünlerde terörist sözü ağızlardan düşmüyor. Bence meşru yönetime, toplumun seçtiği iktidara başkaldırı, terörist harekettir. Bu, ister bizim ülkemizde olsun ister başka ülkelerde olsun. Terörist, teröristtir.

Elbette ki terörist kuruluşlar, bir yerlerden beslenmektedirler. Bir devletin çıkarları ile teröristin eylemleri bir yerde örtüşmektedir. Çünkü o vurucu güçler, o yöreden çıkar sağlayan veya çıkar sağlamayı amaçlayan devletlerin silahşorlarıdır.

Terörün dini imanı, sevgisi, millisi olmaz. Onlar kanla beslenir ve beylerine hizmet ederler. Ancak bilinmelidir ki kuralsız bu insanlar, bir gün gelir beslendikleri ülkelerin de korkulu rüyası olurlar.

Afrin’de savaşıyoruz. Ülkemizin güvenliği için, ülkemizde sırtımızdan beslenen Suriye vatandaşlarının ülkelerine dönmeleri için meşru hakkımızı kullanıyoruz. Şair diyor ya, ”Ne yapmadık bu vatan için/Kimimiz öldük kimimiz nutuk söyledik.”  Türk ordusu bir siyası kuruluşun değil Anadolu insanın ordusudur. Afrin’de canlarını verenler bizim gençlerimizdir. Karnını burada doyuran, yaşamını burada sürdüren ailelerin çocuklarıdır onlar. O insanlar, birilerini kahraman yapmak için değil, kendi ülkesinin varlığını güvence altına almak için ölüyorlar.

Tarihin akışına baktığımız zaman tüm savaşlar masada sonuçlanır. Onun için meydanlarda toplumlara meydan okumaktan çok diplomatik çalışmaları hızlandırmak gerekir.

Belki de ben yanlış düşünüyorum.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap