Geçtiğimiz haftadan itibaren etkisini gösteren yağışlar, Trabzon, Rize ve Giresun’da sel ve heyelanları da beraberinde getirdi. 

Şüphesiz ki en ağır hasarı ise Giresun aldı.

Dereli, Doğankent ve Yağlıdere ilçelerinde yaşanan selin ardından Giresun’da hayat adeta durma noktasına geldi. Askerlerimiz ve sivil vatandaşlarımız hayatlarını kaybederken, çok sayıda kişinin hayatı tabiri caizse altüst oldu.

Selin ardından bölgeye giden ve incelemede bulunan bakanlar bile, “Böylesini daha önce hiç görmedik” ifadelerini kullandılar.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Giresun için devletin tüm imkanları seferber edilsin” açıklaması ise ağır fatura ile karşılaşan bölge halkının içerisine bir nebze de olsa su serpti. Günlerdir sadece afet bölgesinde yaşayanlar değil, siyasilerden vatandaşına herkesin kalbi Giresun için atıyor.

Trabzon Büyükşehir Belediyesi, selin hemen ardından çok sayıda iş makinesini bölgeye sevk etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu da Giresun’a giderek sel mağdurlarına geçmiş olsun dileklerini iletti, eksikleri yerinde tespit etti.

Can kayıplarının da yaşandığı selin şüphesiz birçok nedeni var.

Gerçekçi olmak gerekirse, ortaya çıkan acı tabloda ne tek başına devlet ve yerel yönetimler ne de vatandaş hatalı… Vatandaş tüm uyarılara rağmen dere yatağındaki arazisine ev yapmakta diretiyor ya da izin almadan yapımına başlıyor. Sonra imar afları ile bu evler kayıt altına alınıyor. Yani artık devlet bu konuda tavizsiz adımlar atmalı. Yıkılacağından, parasının çöpe gideceğinden emin olan vatandaş ya da müteahhitler oralara ev yapamaz, yaptıramaz.

Bu noktada HES’lere de bir parantez açmak gerekiyor. TMMOB Genel Başkanı Yüksek Mimar Eyüp Muhcu, Giresun’da 38 adet HES bulunduğunu 7 tanesinin ise yapımına devam edildiğini belirterek, HES’lerin de yaşanan felakete davetiye çıkardığını söyledi. 

Sözün özü artık nedenlerle değil sonuçla ilgilenilsin ve radikal önlemler alınması noktasında gereken adımlar atılsın. 

Bu tür felaketlerin bir daha yaşanmaması adına herkesin üzerine düştüğü ölçüde sorumlu davranmasını diliyoruz!

CEREN’İN ADI YAŞATILIYOR

Ordu, 3 Aralık 2019 tarihinde evinin önünde öldürülerek Türkiye’yi yasa boğan 20 yaşındaki Ceren Özdemir’i unutmuyor.

Hiç tanımadığı bir şahıs tarafından evinin girişinde vahşice katledilen Ceren’in ismi, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından bir süre önce şehrin en büyük meydanına verilmişti.

Büyükşehir Belediyesi şimdi de Köprübaşı mevkisinde bulunan meydana ‘Ceren Özdemir Meydanı’ yazılı kinetik heykel yerleştirdi.

Ceren adına yapılan heykelde üç̧ farklı kalp, birbirinden bağımsız kendi etrafında dönüyor. 

Vatandaşların dokunarak dönmesini sağladığı kalp şeklindeki heykelin, Ceren’in kalbinin attığını ve içimizde yaşamaya devam ettiğini simgelediği ifade edildi. 

Hayatının en güzel yıllarında yaşam hakkı elinden alınan Ceren için yapılan bu anlamlı hareket nedeniyle Ordu Büyükşehir Belediyesini tebrik etmek gerekiyor.