Ülke olarak koronavirüs salgınından nasıl kurtulacağımızı düşünürken, her gün karşı karşıya kaldığımız örnekler, insanları umutsuzluğa sevk ediyor...

Tamam vatandaşa maske, mesafe, hijyen kuralına uyun deniliyor ki bu zaten kendisini ve çevresini düşünen herkesin asli görevi...

Peki ya tedbirler?

Vaka sayıları arttıkça tedbirlerdeki esneme, kurallara uyan vatandaşları isyan noktasına getirmek üzere...

En basit bir örnekle, hafta sonu öğretmen adayları için KPSS vardı.

Ankara’da sınava girmesi gereken pozitif bir hasta, Sağlık Bakanlığından ildeki ilgili müdürlüklere kadar aramadığı kimse kalmadığını ve kendisine bireysel imkanlarla sınava gitmesi gerektiğinin belirtildiğini iddia etti.

Hatta bir görevlinin “Kendi imkanlarınızla gidin ama yakalanırsanız ceza yersiniz” dediğini de öne sürdü.

Eğer iddiası doğruysa ve görevlilerin yönlendirmesi bu şekildeyse vay halimize!

Söz konusu vatandaş denildiği gibi yapıyor ve evinden 25 kilo metre uzaklıktaki sınav merkezine belediye otobüsü ile gidiyor. Ve otobüsteki yolcular pozitif bir hasta ile sıkışık bir ortamda 25 dakika boyunca yolculuk yapıyor.

O hasta yine normal insanlarla aynı kapıdan girerek pozitif vakaların olduğu sınıfta sınava alınıyor.

Tamam, sınava pozitif vakalarla aynı sınıfta giriyor da, peki oraya gelene kadar yaşananlar?

Ve tüm Türkiye’yi göz önüne alırsak bunun tek örnek olmadığı herkesin malumu...

Geçtiğimiz günlerde de test yaptıran bir çift, kendi imkanlarıyla toplu ulaşım araçları ile evlerine gitmiş ve o günün akşamında pozitif oldukları haberi gelmişti.

Sağlık Bakanı, daha geçtiğimiz günlerde 153 bin kişinin izolasyon tedbirlerine uymadığını açıkladı.

Peki bizler hasta olmamak için mi uğraşacağız yoksa aramızda bulunanlardan acaba kim pozitif diye mi araştırma yapacağız?

Gencin şu sözleri de aslında insanların geldiği noktayı net şekilde gözler önüne seriyor:

''Ben otobüse nasıl biniyorsam ve kimse Covid-19 olduğumu bilmiyorsa, ben de belki de bu şekilde otobüse binen birinden temasla aldım bu hastalığı.

”Sadece bu örnekte bile o gün otobüste olanlar için bu işin vebali tam olarak kimde diye sormak gerekiyor.

İzolasyon tedbirine uymayan bu kadar insan varken, artık daha radikal çözümler oluşturulması gerekmiyor mu?

Son genelgeye göre izolasyon tedbirlerine uymayan kişi tespit edildiğinde yurda yerleştiriliyor tamam da peki ya tespit edilemeyenler?

Hasta oldukları halde düğüne gidenler, dükkanlarını açıp satış yapanlar, otobüslerde gezenler derken kurallara uyan insanlar bunların hangi biriyle uğraşacak?

Ülkemizde günlük ölüm sayısı ortalama 60’ı bulmuşken ve vaka sayısı bin 500 civarındayken Sağlık Bakanlığı artık daha radikal adımlar atmalı...

Çünkü esneklik arttıkça, insanların büyük bölümü hastalığı dikkate almamaya başladı.

Aklıselim insanlar, koronavirüsle yaşamak değil, bir an önce eski günlerine dönmek istiyor.