Yarın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü…

8 Mart, tıpkı diğer yıllarda olduğu gibi bu yıl da ekseriyeti internet ortamında olmak üzere birçok platformlarda kutlanacak. Kadının emeği ve gücü üzerine mesajlar verilecek…

Türkiye’nin dört bir yanında sivil toplum kuruluşları ve kadın dernekleri tarafından toplantılar, etkinlikler, söyleşiler, basın açıklamaları düzenlenecek… 

Ünlü markaların hazırlattığı kadının gücünü yansıtan reklamlar, televizyonlarda ve gazetelerde yer alacak… 

Buraya kadar her şey güzel ve olması gerektiği gibi… 

Peki, gerçekte durum nasıl?

Gerçek şu ki kadınların her alanda mücadelesi, yılın 365 günü devam ediyor… 

Evet, şüphesiz istediğini elde edebilecek güce sahipler…

Fakat bunu yapmak için ekstra efor sarf etmeleri gerekiyor…

Çoğu zaman bu da yeterli olmuyor…

Keşke her şey 8 Mart’ta yayımlanan büyük markaların reklamları gibi olsa… 

Reklamlara bakıldığında, iş yerlerinde kadınlar ayrımcılığa uğramıyor, cam tavan sendromuna maruz kalmıyor, terfilerde eşit davranılıyor gibi bir hava estiriliyor… 

*

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun şubat ayı raporuna göre, 36 kadın cinayeti işlendi, 17 kadın ise şüpheli şekilde öldürüldü.

Rapora göre; 36 kadından 17’sinin "boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek" gibi bahanelerle öldürüldüğü belirtildi.

Öte yandan öldürülen 12 kadının ise hangi bahaneyle öldürüldüğü tespit edilemedi.

Erkeklerin her şeyi kendilerine hak görerek, acımasızca öldürdüğü kadınların sesi ne zaman duyulacak?

Bir dizide “Daha kötü ne olabilir diyorum, o da oluyor” diye bir söz vardı…

Şu an tam olarak o noktadayız. Her gün daha da kötüsü daha da vahşisi ile karşı karşıya kalıyoruz.  

Kısaca Kadınlar Günü gelmiş neyimize gibi bir durum söz konusu tam olarak!

*

Ve mart ayı gelince 2009 yılında vahşice katledilerek tüm Türkiye’yi yasa boğan Münevver Karabulut’u anmadan olmaz diye düşünüyorum…

Ölümünün üzerinden 15 yıl geçti fakat gelin görün ki biz bu sürede hala aynı şeyleri konuşmaya aynı acıları yaşamaya devam ediyoruz… Tüm bu üzücü olaylar karşısında kınıyoruz, bağırıyoruz, yeter artık diyoruz ama yetmiyor, bitmiyor… 

2024 yılında 6 Mart itibarıyla, 71 kadın vahşice katledildi…

Ve böyle giderse biz her gün bir kadına üzülmeye, acaba sıradaki kim demeye devam edeceğiz… 

Sözün özü; bir şeyler yapmanın zamanı geldi de geçiyor bile… 

Sadece 8 Mart’ta hatırlanan kadınların hayatları sosyal medyada iki gün gündem olup unutulmasın… 

Artık kadınların ölümlerini değil, başarılarını ve mutluluklarını konuşalım… 

Çünkü hak ettikleri tam olarak bu… 

2024’ün tüm kadınların mutlu ve güvende oldukları bir yıl olması dileğiyle…