Yüksek fruktozlu mısır şurubu genelde mısır nişastasının,
kimyasal ve enzimatik hidroliz teknikleri kullanılarak sıvılaştırma,
parçalama ve izomerizasyon aşamaları ile üretilmektedir.
2006 yılı itibarı ile dünyada yüksek fruktozlu mısır
şurubu üretimi yaklaşık 12.5 milyon ton iken, ülkemizde 2010 yılı itibarı
ile 400 bin ton civarındadır.
Yüksek Fruktozlu Mısır Şurubu Doğal mıdır?
Glikoz, fruktoz ve galaktoz gibi önemli şeker grupları
vardır, bunlar basit şekerleden oluşan monosakkaritler ve sakkaroz gibi iki
monosakkaritin glikozidik bağlanması ile oluşan disakkaritlerdir. Yüksek
fruktozlu mısır şurubu incelendiğinde, sakkaroz; 50:50 oranında glikoz ve
fruktozdan oluşmakta ve elde edildiği bitkilerde aynı yapı ile doğal olarak
bulunmaktadır. Fruktoz da basit şeker olarak yine özellikle de meyvelerde
doğal olarak bulunan bir şekerdir.
Ancak durum, yüksek fruktozlu mısır şurubundaki fruktoz
bakımından değerlendirildiğinde, nişastanın temel yapısını oluşturan
glikozun çeşitli yöntemler ile fruktoza dönüştürüldüğü
görülmektedir.
Dolayısıyla, yüksek fruktozlu mısır şurubundaki fruktozun
modifiye bir şeker olduğu ortaya çıkmaktadır. Çünkü elde edildiği
nişastada fruktoz doğal olarak yapıda bulunan bir şeker değildir.
Yüksek fruktoz içeren bir diyetin, çeşitli patolojik
değişiklikler, oksidatif stres, glikoz intoleransı, insülin direnci, tip 2
diyabet, şişmanlık, hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklara neden
olduğu, hatta zararlı etkisinin beyne kadar gidebildiği bildirilmektedir.
(Ross et al., 2009)
Vücuda alınan glikozun fazlası daha sonra enerji olarak
kullanılmak üzere glikojen olarak depolanmaktadır. Oysa vücuda alınan aşırı
fruktozun fazlası yağa dönüştürülmektedir. Dolayısıyla, özellikle
fruktoz içeriği yüksek olan YFMŞ ile katkılanmış gıdaların aşırı
tüketiminin önemli derecede şişmanlık nedeni olduğu ortaya çıkmaktadır.
(Ruediger 2010)
Günlük diyette, bal ve meyvelerden, doğal olarak alınan serbest fruktoz enerji alımının bir kısmını oluşturmaktadır. Böylece meyve ile alınan fruktoz, YFMŞ’undan alınan fruktoz ile aynı olumsuz metabolik etkiye sahip olmamaktadır. Çünkü kimyasal olarak aynı yapıya sahip olsalar da, YFMŞ’undaki fruktoz ile meyve ve balda doğal olarak bulunan fruktoz aynı değildir. (Tappy et al. 2010)
YFMŞ’undaki fruktoz serbest iken, meyvelerde doğal olarak
bulunan fruktoz diğer şekerlere bağlıdır ve lifli maddeler, yağ asitleri,
vitaminler ve mineralleri içeren kompleks bir yapının parçasıdır.
Meyvelerdeki fruktozun çoğu L-fruktoz formuda iken
YFMŞ’unda farklı bir izomer olan D-fruktoz formunda bulunmaktadır. Bu nedenle,
YFMŞ’undaki fruktoz kreps siklusunda enerji üretiminden ziyade karaciğerde
trigliserit ve vücut yağına dönüşmektedir.(Morell and Nagel 2009)
Bu anlamda çıkarılacak sonuç; doğal olarak meyvelerde
bulunan doğal fruktozu her birey kendi ihtiyacı kadar tüketmesi gerekirken;
yüksek fruktozlu mısır şurubu içeren bütün gıdalardan çocuklardan
yetişkinlere uzak durmamız gerekmektedir