Kardeş AZERBAYCAN KARABAĞ’da büyük bir zafer kazandı.
Zaferin kazanılmasında Azerbaycan yönetiminin usta siyasi manevraları ile
Azerbaycan ordusunun savaşma yetisi, Türkiye’nin sağladığı çok yönlü destek ve
Rusya’nın yol vermesi önemli rol oynadı.
Bu zaferle;
*Azerbaycan, Ermeni işgalinden önce Türklerin çoğunlukla
yaşadığı vatan topraklarının tamamına yakınını geri almayı sağladı.( Dağlık
Karabağ’da, Ermenilerin çoğunlukla yaşadığı bölgeler Ermenistan’ın kontrolünde kaldı)
*5 Km. genişliğindeki bir koridorla, Nahçıvan ve Azerbaycan
arasında doğrudan karayolu ve eski hatlar üzerinde yapılacak inşa ile demiryolu
ulaşımı sağlandı.
Bu durum Türkiye’nin Azerbaycan ve diğer Türk devletleri ve
Uzak Asya’ya ulaşımına ve tarihi İpek Yolu’nun canlandırılmasına katkı
sunabilecek .
* İran’la sınır olan bölge Azerbaycan’ın kontrolüne geçti.
(Dünyada en çok Azeri Türk’ün yaşadığı (40-45 milyon) yer İran’dır.
Rusya’nın ne kazandığına geçmeden önce, Euronews kanalının,
15.11.2020’de yayınladığı bir röportaja değinmek istiyorum: Muhabirin, orta
yaşlardaki Ermeni erkeğe “ Şimdi ne yapacaksın?” diye soruyor. Ermeni, yaktığı
eve bakarak, şu cevabı veriyor:
“ Kardeşlerimi, kızkardeşlerimi öldüren teröristlere bir şey
bırakmak istemiyorum. Buraya tekrar döneceğim, ben dönemesem de çocuklarım
dönecek...”
Kuvvetle ihtimal, algı oluşturmaya yönelik bir mizansen olsa
da, bu cevabı hafızalarımıza kazımak zorundayız. O coğrafyada Rusya etkin
olduğu sürece, er ya da geç dönmeyi deneyeceklerine asla şüphe yoktur. Onları
döndürmemek, dönmeye kalkıştıklarında da o topraklara gömmek esas
hedeflerimizden biri olmalıdır.
Gelelim Rusya’nın kazandıklarına:
*Etki ve ilgi alanındaki ülkelere, “Farklı rotalarda
seyrederseniz başınıza neler gelebileceğini görün!” mesajı vermiştir.
*Diplomatik görüşmelerdeki tavrı ve sağlanan ateşkesteki
rolü ile “Bölgedeki en etkin gücün Rusya olduğunu” imajını tazelemiştir.
*”Gerek temas hattında ve gerekse sağlanacak koridorda,
barış gücü olarak yalnız Rus askerlerinin konuşlanacak olmasıyla” hem
Ermenistan hem de Azerbaycan üzerinde baskı kurabilecek ve dengeleri
bozabilecek bir imkana kavuşmuştur.
Olası bir İran karışıklığında daha etkin bir rol
oynayabilecek konuma gelmiştir.
İran’daki Azeri Türklerin milliyetçilik duygularının
şahlanmış olması; İran açısından hassasiyeti artırmıştır. İsrail’in
Azerbaycan’a sağladığı desteği de bu kapsamda ele almak gerekir. Oyunun henüz
başında olduğumuzu ve bu pilavın daha çok su kaldıracağını unutmadan yolumuza
devam etmek zorundayız.
Gerisini yine şiire bırakalım:
EY TÜRK OĞLU KALK DOĞRUL!
Ey Türkoğlu kalk doğrul, doğrul düştüğün yerden!
Ayak izine hasret, yollar bizi bekliyor.
Geceyi savan tanlar, dilden dile destanlar ;
Tarihe yön verecek, yıllar bizi bekliyor.
Kanınla özdeş alem, Ay’ı tutan ufuklar;
Berzahtaki şüheda, sağlar bizi bekliyor .
Sonsuza yolcu kervan, huzurla dönen devran;
Adınla anılacak çağlar bizi bekliyor.