Türkiye’de futbol sadece saha içinde değil, saha dışında da oynanıyor. Geçen yıl Başakşehir’in aleyhinde gözle görülür hakem hatası olmaması bu düşüncemize iyi bir örnekti. Ama asıl önemlisi hem ilk hem ikinci hem de pandemi sonrası Trabzonspor’un aleyhine çalınan düdüklerdi. Ve şampiyonu bu düdükler belirledi. 

Bu sezona bakalım. Takım harcama limitlerine bir sınır getirildi. Sınır ile ilgili yeni bir açıklama yapılmamasına rağmen F.Bahçe peş peşe transferlere imza attı. Ardından da limitler ve bankalara olan borçlar Sarı-Lacivertli kulübün neredeyse istediği şekilde güncellendi. Bu yaşanılanları, ‘futbol saha dışında da oynanan bir oyundur’ tezimize dayanak yaparsak, bize kim itiraz edebilir? Herkes gibi Trabzonspor yönetimi de bunları görüyor ve izliyor. İzlemelerine de lafımız yok.

Güç meselesi bu. Ama bu sistemin ekmeğine yağ sürmek neden? 

Rakiplerini 1970 ve 80’li yıllarda hem saha dışı hem de saha dışında yeniyordun. Çok güçlü bir kadron vardı. Nüfuzlu başkanların da. Ama sonrasında bunu başaramadın. 1996’da, 2005’te, 2011’de, 2020’de neler olduğunu çok iyi gördün. Uzatmayalım, bugün gelinen nokta itibariyle senin bu sistemi saha içinde yenmekten başka şansın yok. Öyleyse Sosa, Novak ile neden anlaşmadın ve neden Sörloth’u gönderdin? Ve neden geçen yıl doğru dürüst forma giymeyen, kendi takımlarında yedek kalan oyuncuları transfer ettin? Ve bununla kalmayıp, neden böylesine toplama takımın başına tecrübesiz bir teknik direktörü koydun? (F.Bahçe ilk 11’inde geçen yılki kadrodan sadece 3 kişi vardı). Evet sevgili yönetimim, neden sistemin ekmeğine yağ ve bal ve reçel ve pekmez sürüyorsun?

Eski hakemlerden Ali Aydın ile düdüğü bıraktıktan sonra bir söyleşi gerçekleştirmiştim. Bana çok şey anlatmış, unutamadığım şu cümleleri de söylemişti: ‘Yönetici masada oynarsa, hakem de sahada oynar’. Ve şunları da eklemişti: ‘Bir hakeme şu maçı al, şu takıma ver demene gerek yoktur. Hakemler zekidir. Onlar bunu anlarlar’. O söyleşiden sonra ligimizde öyle zeki hakemler gördüm ki! Ve masada oynayan yöneticiler... 

Geçen yıl Trabzonspor’un atanı ve tuta vardı. Bu sezon atanı da yok tutanı da. Sörloth’un yerini doldurmak mümkün değildi. Ama geçen yılki F.Bahçe maçında 8 kurtarış yapan Uğurcan nereye gitti? Ligde 5 maçta kalesinde 9 gol görmek ve en çok gol yiyen kalecilerde zirvede olmak ona yakışmıyor.