SON DAKİKA
SON DAKİKA


Tarihi gerçeği her Türk oğlu Türk bilmeli
29.05.2021

Konu Türkler olunca Arap dünyasının çıtı çıkmaz. Bu ülkeler Müslümanlığı da kimseye bırakmaz. Müslümanlık adı altında da arkadan hançerlemelerden başta olmak üzere her türlü yolu denerler. Bugün Filistin’in İsrail tarafından uğradığı saldırılara ülke ve millet olarak sessiz kalmıyoruz, insanlık adına da sessiz kalmayacağız.

Ancak bu yaşananlar bize tarih sayfalarında yer alan bilgilerden de mahrum bırakmamalı, dünya döndükçe hatırlanmalı. Filistin’in de içinde bulunduğu Arap dünyasının hala Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanımadığını hatırlatmak isterim. Bakın, Arapların Türkler ile ilgili yaklaşımlarının anlatıldığı satırları alıntılayarak sizlerle paylaşmak esterim. Bu anlatılanları herkesin bilmesinde fayda olduğunu düşünüyorum.

***

2020 yılı mart ayında Suudi müftüsü: “Türkler mevalidir, İslamı temsil edemezler” diye fetva verdi...

Mevali ne demek?

İslamiyet’ten önce Araplar “azat edilmiş kölelere” mevali diyordu. 

İslamiyet’ten sonra, mevali kavramı, Arap olmayan Müslüman milletler için kullanıldı. Kullanılıyor.

Arap geleneğine göre; mevalinin malı, parası, karısı, kızı Araplara helal sayılıyor.

Mevaliden doğan çocuk veliaht olamıyor.  

Arap tarihinde, mevali denildiği zaman akla Türkler geliyor.

Türkler, İslamiyet dünyaya indiği 612 yılından, üç asır sonra, 934 yılında Müslüman olmuşlardı.

Onlara göre Kur’an “Mekke ve etrafında yaşayan insanları  uyarmak için, Arapça inmiş” bir kitaptı ve bu ayet ile sabitti. O dönemde, Mekke etrafında Araplar yaşadığına göre mekanın sahibi onlardı.

“Her millete bir peygamber gönderdik” şeklindeki Kur’an hükmünü, Araplar, “Hz. Muhammed Araplar için gelmiş peygamberdir” diye anladılar.

Arap olmayanların Müslümanlığını kabul etmediler. 

Sonradan Müslüman olan başka milletleri mevali diye tanımladılar.

Emevi döneminde başlayan, İslamdaki ayrıcalığa  ilk karşı çıkan Hanefi mezhebinin kurucusu Ebu Hanife  (699-767) olmuştur. Büyük İmam diye tanımlanan Ebu Hanife, mevali geleneğine karşı çıkması yüzünden, Arapların hışmına uğramıştır.

Sonradan Müslüman olan Türklerin Hanefi mezhebini seçmeleri tesadüf değildir.

Mevali kavramı, sadece Emevilere mahsus değildi. Abbasiler de aynı geleneği devam ettiriler. Bağdat’taki Abbasi Halifesi, kendini kurtaran Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey’e kızını vermedi. Gerekçe, Tuğrul Bey'in Türk olması ve mevali sayılmasıydı.

Tarihin hiç bir döneminde, Araplar, Türklerin İslami liderliğini ve egemenliğini tanımadılar. İlk fırsatta Türklere karşı isyan ettiler...

Hilafeti temsil eden Osmanlıya karşı, İngilizlerle beraber savaşan Arap isyancılar binlerce Mehmetçiğimizin vahşice kanını akıttılar...

Bu anlayışın gerisinde mevali geleneği yatıyordu...

Nitekim;

- Osmanlıya isyan eden Arapların başındaki isyancı Şerif Hüseyin İstanbul doğumluydu. Ve Haşimi soyundan geldiği için Mekke Şerifi tayin edilmişti. Hain Şerif Hüseyin’e göre, Türkler mevali idi. Mevaliden halife olamazdı... 

Mevalinin iktidarına karşı gelmek, İslam’a karşı durmak anlamına gelmezdi...

Bu anlayış, Arapların Türklere karşı isyan etmelerine yeterli gelmiştir...

-

2020 yılı Mart ayında Suudi Müftüsü: “Türkler mevalidir, İslamı temsil edemezler” diye  fetva verdi...

Türklere karşı Suudilerin, Yunan tarafını tutması ve PKK'ya para yardımı yapmasının gerisinde mevali anlayışı yatıyor...

Tarihin hiçbir döneminde Araplar (yöneticiler), Türkleri kendileri ile eşit Müslüman saymadılar...

Zira, Arap kültürüne göre, mevalinin iktidarı meşru sayılmıyor. Türkler ise ısrarla tüm bunlara rağmen Araplara layık olmadıkları sevgiyi göstermişler, siyasi ümmetcilik yaparak, Arapları bile kendilerine güldürmüşlerdir...

Bu tarihi gerçeği her Türk insanı bilmeli, ona göre hareket etmelidir.”

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap