Ülke olarak 40 yıl sonra sokağa çıkma yasağı ile karşı karşıya kaldık. Alınan kararı beğenen olur, beğenmeyen olur. Herkes düşüncesini saygı çerçevesinde dile getirir. Karar ile birlikte hata yaparak alışveriş yerlerine giden vatandaşların görüntüleri hiç hoş değildi elbette. Kimse de bu görüntüleri onaylamıyor. Onaylamıyor diye de hiç kimse vatandaşa hakaret etmiyor. Yaygın medyanın çok bilir yazarları Engin Ardıç ile Mehmet Barlas hariç. Bu kişiler vatandaşlarımıza hakaret etmekten geri kalmadılar. Engin Ardıç denilen zat yasağa uymayanlara alt tabaka diye yakıştırmada bulunmuş. Mehmet Barlas denilen zat da ‘zeka özürlü’ sıfatını halka yapıştırmış. Bu halkın sizden çektiği nedir ki, önüne gelen sıkıştı mı halka saygısızlık yapmaktan geri kalmıyor? Ne diyelim, köşeler demek ki böyle elde tutuluyormuş! Bir hatırlatma: Aşağıladığınız vatandaşlar ya sizlerin yazılarınızın okuru ise ne demek gerek?

MODA OLDU

Kadın meslektaşlarımıza saldırı moda oldu. Hatırlarsınız Ece Üner’e Ahmet Hakan’ın saldırısını. Çok tartışıldı, yazıldı çizildi. Bu tartışma soğumadan, Didem Arslan Yılmaz tehdit edilmeye başlandı. Yalanlar üzerine kurulan bir senaryo üzerinden Yılmaz saldırıya uğramaya başladı. Umarım bu saldırıyı yapan bulunur ve karşılığında gerekli yaptırım uygulanır.

Bunlar yetmezmiş gibi, Atatürk’e hakaret etme alışkanlığı olan Fatih Tezcan denilen yazar bu kez meslektaşımız Nevşin Mengü’yü hedef alarak, Mengü'nün sokağa çıkma yasağını eleştirdiği tweet'i alıntılayarak, "Islak Nevşin, senin IQ problemin mi var? Bu yaş grupları zaten sokağa çıkma yasağına tâbiydiler ve ekstra ihtiyaçlar için Vefa Destek Ekipleri 7/24 görev başındalar!? Islakken konuşamıyordun, kuruyken anlayabilecek misin bilmiyorum. İlla sana etiket mi yapılsın yani? #SuluNevşin" ifadeleriyle hakaret etti. Seviyesizleşen bu adama acaba hangi aklın ürünü?

Diğer taraftan sosyal medyasından dedikodu üzerine kurdukları dünyalarında simsarları ile birlikte laf üreten kağıttan kişiler peydahlanmış cirit atar. Ne yaparsın, bozuk olunca maya ne ar tanır ne de haya demekten başka? Her yolu mubah sayıp kendi ayıbını örtmek adına dününü unutup başkalarını hedefe koyan çaresizlerde utanma olmadığı bir gerçek, bu nedenle, “Ardından yüz köpek havlamayan kurt, kurt sayılmaz” diyorum. Allah bunları ıslah eylesin.