SON DAKİKA
SON DAKİKA


Paket değil idam gelmeli
18.02.2021

Gara’da 13 şehit verdik. Yüreğimize bir kez daha kor ateş düştü. Kim ülkeme, milletime, bayrağıma, devletime karşı tetik düşürüyor, ihanet ediyorsa bedelini ölümle ödemeli.

Terör örgütünün tek ferdi kalmayana kadar süren şerefli mücadelemiz sonrası aydınlık günler yaşayacağımıza inanıyorum. Her Türk’ün görevi, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı şerefsizlik yapana dik durmaktır. Bu görevi de dünya döndükçe hepimiz ve gelecek nesillerimiz de onurlu bir şekilde yerine getirecektir.

Acıları yüreklerimize gömüyoruz ama beyinlerimiz zonkluyor. Dayanılmaz hale dönüşen bu acılarımız hiç dinmeyecek. Şehitlerimizi ve gazilerimizi hiç ama hiç unutmayacağız. Bu gemide hepimiz varız, artık ötekileştirmeden, kutuplaştırmaktan, siz ve biz demekten vazgeçilsin.


Şehitlerimizin kanı yerde kalmıyor. Teröristler tek tek gebertiliyor. Bana göre bu yetmez artık idamı gerçek manada tartışıp hayata geçirmek gerek.

Hain örgütün hala liderliğini İmralı’da yatan bebek katili yapmakta. Yandaşları da, ‘Yaşasın İmralı’daki onurlu duruş’ diye nara atıyor. Bu katili 22 yıldır bakıyoruz. Kanıma dokunuyor arkadaş, elinde şehidimin, masum bebeklerin kanı bulunan bu terörist başını hala saklıyoruz. Paket yapıp getirdik, besliyoruz, artık teröristlerin paket yapılmasını değil oldukları yere gömülmesini istiyorum.

Yeter artık, milleti kandırmayan TBMM’ye idamı getirip cumhurbaşkanının masasına gönderecek babayiğitler nerede? Bırakın bu iş üzerinden laf üretmeyi de getirin şu yasayı Meclis’e. Yüreğiniz yetmiyor mu?

Dış dünya ne der diye mi korkuyorsunuz? Üç beş oy kaybederiz diye mi korkuyorsunuz? Kimse siyasi denge, dış dünya politikası, iç dünyamızda bu haini kullanıyoruz diye maval okumasın. Bu katil oradan hala dışarıdaki uzantılarını yönetip, yönlendiriyor. Bu katilin eceli ile ölmesini mi bekleyeceğiz. Bu katilin aldığı her nefes bana dokunuyor, size dokunmuyor mu?

Hainler mağarada yıllardır alıkoydukları evlatlarımızı bir çırpıda şehit edecek kadar alçaklaşırken, biz yıllardır bu çapulcuların liderini besliyoruz. Yeter artık, yeter! Yineliyorum, idam için gereğini yapmayanlar tarih önünde hesap vereceklerdir biline.

Burası Türkiye Cumhuriyeti, burası Türk vatanı, bu vatanda başka emeller peşinde koşanlar boyunun ölçüsünü almak da ‘Ne mutlu Türküm diyene’ diyenin boynunun borcudur.


VİRÜSLE DANS


Sağlık Bakanlığı pandemi rakamlarını açıkladı. Trabzon ilk sırada yer aldı. Ordu, Giresun takipte, Rize’mizi, Artvin’imizi, Gümüşhane’mizi ve Bayburt’umuzu da ekleyelim. Kısaca bölge olarak virüs ile duyarsız davranarak dans edilmeye başlandı.

Ey millet, bu işin şakası yok! Her gün yüzlerce kişiyi toprağa veriyoruz. Açıklanan rakamlarda mı sizleri ürkütmüyor? Bireysel, toplumsal sorumluluk taşımayanlar virüsü yaymaya devam ediyor. Bu kadar sorumsuzluk olur mu? İçinizde hiç mi Allah sevgisi yok? Bir parça var ise kurallara uyun artık.

Unutmadan, millete salgın nedeniyle her türlü uyarıyı yapan, hastalanana iyileşmesi için her türlü gayreti gösteren iktidar partisi ne yazık ki hınca hınç dolu salonlarda kongrelerini sürdürüyor. Bu ne perhiz ne lahana turşusu anlamak mümkün değil.

O salonları dolduran kardeşlerimizin virüs kapmayacaklarının, virüsün yayılmasına neden olmayacaklarının garantisini kim verebilir? Bir tarafta uyarı, diğer tarafta o uyarıların yerle bir edilmesine neden olan iktidar. Koymayın bu milleti saf yerine ve dalga geçmeyin bizimle!


AĞLAMA SÜLEYMAN KARDEŞİM


Bir yayın organının daha kapısına kilit vuruldu, onlarca meslektaşım yine işsiz kaldı. O kurumun yöneticisi yayın hayatına son verdiklerini gözyaşları içerisinde çalışma arkadaşlarına anlattı. Ağlama Süleyman Sarılar kardeşim ağlama.

Sermayesini, alın terini ortaya koyup yüzlerce meslektaşıma ekmek kapısı sağlayan iş insanlarının önüne engeller konulup, bugünlerin yaşanmasına neden olanlar ağlasın kardeşim.

Elbet bir gün o kapı yeniden açılacak. Ekmeklerinden olan meslektaşlarım yeniden işlerine dönecektir. Baskının olmadığı, ötekileştirmediği, milletin haber alma özgürlüğüne saygı duyan bir anlayış bir gün yerini alacaktır.

Sizler kalemlerinizi satmadınız. Mesleğinizin gereğini yerine getirmek için yürüdünüz. Bugün tek tip medya oluşması için gayret edenler bir gün o medyayı da arar olacaklardır. Çünkü basın emekçilerinin kalemlerini sustururlar ama kıramazlar.

Kırdığını sananlar aslında kendi geleceklerini kararttıklarını bir gün anlayacaktırlar. Çünkü Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yaktığı meşalenin altında özgür ve hür gazetecilik dün, bugün ve yarın da yapılacak, milletin haber alma hakkını yerine getirecektir.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap