Hatay’da ormanları yakanların terör örgütü mensupları olduğu bir gerçek. Osmaniye ve Kahramanmaraş’ta da yangınlar çıktı. Ciğerlerimizi yakan bu yangınlar sonrası hafızalarımızı şöyle bir yoklayalım.

24 Mayıs 1993 tarihinde Bingöl-Elazığ kara yolunda silahsız 33 yiğidimizin şehit olduğu hain saldırıyı gerçekleştiren terör örgütünün mensubu itirafçı olup PKK+FETÖ+AKP kumpasıyla vatansever subayları hapishanelere attıran Şemdin Sakık’ın, “Silahımız tükenir, sayımız azalırsa Bodrum’a gider yatlarını yakarız. Antalya’ya iner seralarını yakarız. İstanbul’a çıkar arabalarını yakarız. İzmir’e ulaşır ormanlarını yakarız” sözlerini hatırlayalım.

İşte o kahraman askerlerimizin katilinin 27 yıl önce söylediği sözler! Bugün o örgütün uzantıları tarafından kalleşçe yapılan saldırılar nedeniyle ormanlarımız, yerleşim yerlerimiz yanıyor. Hatay’da evleri kundaklayıp, molotofkokteyli atıp canlarımıza, mallarımıza, ormanlarımıza zarar veriyorlar. 

Bebek katilinin İmralı’dan yönetip yönlendirdiği bu vatan hainlerinin kökü kazınıncaya kadar bu kalleş saldırılara karşı millet olarak birliğimizi daha fazla sağlamamız ve yapılan mücadeleye destek vermemiz kaçınılmazdır.

Ermenistan’ın öyle bir lideri var ki, halkını ve ülkesini uçuruma sürüklemekten imtina etmiyor. Ateşkes imzalıyor, aradan 24 saat geçmeden Azerbaycan’da sivil yerleşim yerlerini bombalayıp kardeşlerimizi vuruyor.

Yapılan saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimizin yanı sıra çocuklar da yaralandı. Bu durum akıllara Ermeni güçlerinin 1992 yılında Karabağ’da Hocalı kasabasında yaptığı insanlık dışı saldırıyı getirdi. O saldırıda 83 çocuk, 106 kadın ve 70'ten fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 kişi öldürülmüş, 487 kişi ağır yaralanmıştı. 1275 kişi rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştu. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başlarının kesildiği görülmüştü. Hamile kadınlar ve çocukların da kıyıma maruz kaldıkları tespit edilmişti. İşte eli kanlı bu ülkenin kalleşlikleri bitmiyor. Dünya seyrediyor. Azerbaycanlı kardeşlerimizi haklı davalarında ülke olarak sonuna kadar destekliyoruz. Onların yaşadığı acıları yüreklerimizde hissediyor ve soruyoruz: Bu çocukların suçu ne ikiyüzlü dünya?

Bölgede kilit rol üstlenen Rusya’nın bir taraftan ateşkes sağlanması yönünde çaba gösterip diğer taraftan Ermenistan’ı ücretsiz silahlandırması ise manidardır. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in “Moskova Ermenistan’ın güvenliğini sağlıyor” sözleri ise yapılan saldırıları Rusya’nın körüklediği gerçeğini de gözler önüne seriyor. Rusya’nın bu hamlesi Azerbaycan ile Türkiye’nin sınırlarının birleşmesinin önüne geçmek olmasın!