SON DAKİKA
SON DAKİKA


Nedir bu kadınların bu beyinsizlerden çektiği
4.08.2020

İstanbul Sözleşmesi üzerinden tartışmalar sürüyor, kadın üzerinden prim yapmak isteyenler bu sözleşmenin iptal edilmesi ya da itibarsızlaştırılması için her türlü dümeni çeviriyorlar. AK Parti İstanbul Milletvekili Canan Kalsın, bu sözleşmenin yüzde yüz Türk bir sözleşme olduğunu söyledi. Bu nedenle mi sözleşmenin kaldırılması, iptal edilmesi ya da altına atılan imzanın geri çekilmesi için uğraş veriliyor diye düşünüyorum. Herhalde Türk sözleşmesi olması bir yerlerine batıyor birilerinin. Bir başka düşüncem ise, kadınların haklarının güvence altına alınmasından rahatsız olanların beyinlerinde hala kadınları ikinci sınıf vatandaş görme zihniyetinin hüküm sürdüğüdür. Şiddet uygulananı şiddetten korumak olan bir sözleşmenin toplumu bozduğunu söylemek akıl fukaralığından başka bir şey değildir. Bu sözleşmenin karşısında olanlar ‘kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin’ anlayışında olanlardır desem yanlış olmaz herhalde. Bu karanlık kafalar nedeniyle dünyada en çok kadının dövüldüğü ülke olduk.

 

Ülkemizde her yüz kadından 60’ı erkekler tarafından dövülüyor, bunu bu sözleşmeyi kaldırmak isteyen ya da yanlış bulanlar biliyor mu acaba? Bal gibi biliyorlar! Onlar aydınlık Türkiye’nin en saygın meşalesi olan kadınların  ışığını söndürerek kendi karanlık düşüncelerinin hüküm sürmesinin peşindeler.Bu beyinsizler geçmişte yapılan araştırmalarda yer alan, ülkemizde gerdek gecesi dayak yediği için Dicle Üniversitesi Hastanesine getirilen kadın sayısının 102 olduğunu ne çabuk unuttular? Anlamadınızsa ülkemizde evliliklerin ilk üç yılında üniversite mezunu kadınların yüzde 70’inin, gecekonduda yaşayanların yüzde 90’ının şiddete maruz kaldığı günleri de mi hatırlamadınız?

 

 Piknik tüpü ile bile dövülen, kaynar suyla haşlanan kadınlarımızı hatırlayın. İnsafsızlar! Kadına gücü yeten dangalakların hayatını çaldığı kadınların sayısı her gün artıyor, bu da mı sizing vicdanınızı yoklamıyor? Dünyada kadınların fiziksel, sözlü, duygusal ve ekonomik şiddete maruz kaldığını da araya sıkıştırayım. Sadece bizde kadına şiddet uygulayan magandalar, yaşamını çalan alçaklar yok, dünyada da var. Bugün işlenen kadın cinayetlerine dur demek, hayatları çalınan, yaşamı karartılan kadınların hesabını sormak için daha ağır yaptırımlar getirilmesi için çalışma yapılması yerine İstanbul Sözleşmesi’nin yok edilmesine emek harcayanlar iyi niyetli ve samimi değildir. "İstanbul Sözleşmesi ile Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu’ndan önceki kanun, fail fiili işleyene kadar önleyici ve koruyucu bir tedbir içermiyordu" diyen Kalsın’ın "Önceki kanundan yararlanmak için yaralanmanız, zarar görmeniz ya da ne yazık ki ölmeniz gerekiyordu. Bu sözleşme yüzde yüz Türk bir sözleşmedir. Amacı kuvvetliye karşı kuvvetsizi korumaktır" sözlerini hatırlatarak, bu sözleşmeye karşı çıkanlara hele hele bu işi dini kisve altında yapmaya çalışanlara ‘Düşün artık kadınların yakasından’ diyorum. Eşlerimiz, annelerimiz, kız kardeşlerimiz, halalarımız, teyzelerimiz, ninelerimiz hükmünde olan bütün kadınlara bir kez daha saygılarımı sunuyorum.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap