Dün Kuzey Ekspres Gazetesi sahibi Hasan Kurt gazetelerin
sayfa ve personel sayılarının düşmesi konusunda çağrı yapmış. Kurt gazetelerin
içinde bulundukları koşulları dile getirerek ekonomik anlamda yaşanılan krizden
çıkmanın çarelerini dile getirmiş.
Müesseseler serbesttir. Kararlarını kendileri alırlar. Bu
doğrultuda da Hasan Kurt dahil kurumların kendi kararlarını kendilerinin
vermesi gerektiğini düşünüyorum. Nasıl kurumlar yayın hayatına başlarken
bağımsız karar vermişse bu konuda da kararı da hür iradeleri ile alabilirler.
Ülkemizin içinde bulunduğu koşullarda gazetelerin
izleyeceği yol ile alacakları kararlar kendilerini bağlamalı. Her kurum,
kuruluş, gazete, dergi, televizyon izleyicilerine okurlarına karşı
sorumluluklarını bağımsız olarak nasıl yerine getiriyorsa, sayfa sayısı ve
personel azaltma konusunda da bağımsız hareket etmeyi tercih etmeli. Her gazete
ekonomik anlamda kendi kararını alacak güç ve iradeye sahiptir. Böyle bir
karara hiçbir kurum dahil olmaz ve olamaz.
Bir kez daha bu sütunlardan altını çizmek isterim ki
Karadeniz Gazetesi olarak çalışma arkadaşlarımızla birlikte okurlarımıza karşı
olan sorumluluğumuzu yerine getirirken de kendi kararımızı da kendimiz
veriyoruz. Gönlümüz her gazetenin kendi kararını kendi hür iradesi ile
vermesinden yanadır.
AKINCI NEYİN PEŞİNDE
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyete Cumhurbaşkanı Mustafa
Akıncı tehlikeli sularda yüzmeye başladı. Bir milletin tarih yazdığı Kıbrıs’ta
bugün yaşananlar özgürlük uğruna şehit olanların kemiklerini sızlatır hale
gelmeye başladı.
Dünyanın başına bela olan virüs nedeniyle ülkemizde
sürdürülen mücadele her türlü eksikliğe ve aksaklığa rağmen en üst seviyede
devam ederken, zorda kalan ülkelere de yardımda bulunuluyor. Uçak dolusu
yardımlar birçok ülkeye giderken vatanımızın bir parçası olan KKTC’de
Cumhurbaşkanı Rum kesiminin kapısını çalma basiretsizliğini gösteriyor. Bu
nasıl bir anlayış Akıncı’ya sormak gerek,
Akıncı Rum yönetiminin 35 bin liralık ilaç yardımı
yapacağını açıklamış. Bu kadar vurdumduymaz ve geçmişi unutan bir cumhurbaşkanı
olabilir mi? Kardeşim destek alınacaksa adres belli Türkiye Cumhuriyeti.
Akıncı’nın bu Rum hayranlığı insanı hayrete düşürüyor.
Soydaşlarımıza karşı şerefsizce muamelede bulunan Rumların yardım teklifine en
ağır cevabı vermesi gerekirken bunu bir lütuf gibi açıklaması çok manidardır.
Kardeşlerimize karşı şerefsizlikleri yapmaktan geri durmayan bir kesimin ilaç
adı altında ne malum bu şerefsizliklerini sürdürmeyecekler. Kardeşim ilaç
istenecekse, tıbbı yardım alınacaksa Türkiye Cumhuriyeti var. Salgın sonrası
kardeşlerimize maddi, tıbbi ve gıda yardımı yapılmış, yapılmaya da devam
ediyor. Akıncı’yı akli selim olmaya davet ediyor, Türkün, Türk’ten başka dostu
olmadığını bir kez daha hatırlatıyor, kendisine soruyorum neyin peşindesin.