SON DAKİKA
SON DAKİKA


Millet cinnet geçiriyor
5.12.2021

Arkadaş yangın var yangın. Cayır cayır yanıyor ortalık, mutfaklardan tutunda sokaklara kadar her alanda ekonomik çıkmazın başlattığı yangın giderek büyüyor. Bitti kardeşim bitti, deniz bitti kara göründü.

Enflasyon yüzde 50’yi buldu, döviz kuru yükseldikçe yükseliyor, vatandaş kaybediyor, kadın cinayetleri aldı başını gidiyor, geçim derdine düşenler minicik evlatlarını öldürüyor, yahu millet cinnet geçiriyor görmüyor, duymuyor musunuz.

İktidar başka havadan çalıyor, ekonomi dersi veriyor. Kur bugün çıkar yarın düşer evet doğru ya vatandaşın ekonomisi ondan ses yok. Milletin alım gücü sıfıra indi ondan bahseden yok. Simit 3 lira çay iki lira  oldu, un ve şekere kota geldi haberiniz var mı? Gübre fiyatları el yakmaya başladı, zeytinyağı için çekiliş yapılmaya başlandı, hala ortalık güllük gülistanlık deniliyor, cilalı sözler kullanılıyor, savaşlardan bahsediliyor, arkadaş dün dediğini unutanlar Allah aşkına sizler başka dünyada mı yaşıyorsunuz.

Tencere iktidar değiştirir sözünü hiç unutmam. Sadece Türkiye’de değil dünyada da geçerli bu söz. Millete üç çocuk tavsiye edildi, bırakın üç çocuğu bir çocuğu olan karar kara düşünmeye başladı. Okullu olan çocuklarının kitap, defter, kalem, yardımcı kitap, silgi, çanta, kıyafet derken elde kuruş kalmadı. Hani öğrenciler ders başı yaptığında kitaplarını masada bulacaktı.

Ah benim ülkem, vah benim ülkem. Acun Ilıcalı bir yarışma programı yapsa da, iktidarın ekonomiden memnun olup milletin derdini duymazdan gelenleri toplayıp asgari ücretle geçinme yarışması düzenlese de izlesek.

Hatırlayın milleti karneye muhtaç etti diyen iktidar bugün sebze, ekmek, akaryakıt kuyrukları ile yüzleşti. Çay ve ekmek fiyatını dün dile getirip iktidarı eleştirenler bugün iktidarda, çay ve ekmeğe yapılan zamlar ile yüzleşti. Çare derseniz yok.

Salgında can kaybı almış başını gidiyor, IBAN verilip milletin destek isteyen anlayış çare üretemiyor, millete saldım çayıra mevlam kayıra muamelesi yapılıyor. Aşı işi ise tam  bir muamma. Neresinden tutarsanız tutun tel tel dökülüyor.

Vatandaşa yastık altındaki dövizleri bozduruldu, millet kefen parasını bile harcadı, ekonomi düzelsin diye. Üç beş müteahhidin ve yandaşların ekonomisi düzeldi vatandaş elindeki avucundakinden oldu. Üç beş maaş alanların sayıları arttı, ekonomik çöküş başladı, hoppala durun yeni ekonomi modele geçiyoruz dendi.  Allah aşkına biraz insan sevginiz, vicdanınız varsa aklı ile dalga geçmeyin milletin, çünkü millet cinnet geçiriyor.

CAM FİLMİ BU YEŞİLÇAM FİLMİ DEĞİL

Bıktı millet trafikteki uygulamalardan. Öyle yerlerde kontrol için tuzaklar kuruluyor ki, ‘devlet vatandaşına tuzak kurar mı’ dedirtiyor. Bunlar yetmezmiş gibi araçlardaki cam filmi ile ilgili uygulamalar ise pes dedirtti artık.

Bir serbest, bir serbest değil deniliyor olan vatandaşa oluyor. Herkes kafasına göre bir uygulama yapıyor. Uygulamanın yanı sıra araç sürücülerine yapılan tavır ve davranışlar ile söylemler ise ayrı bir sorun.

Sürücüye hakaret eden, aracın camındaki filmi sökmeye kalkışan mı ararsın bir belirsizlik yaşanıyor. Trafikte görevli polis evlatlarımız içinde sürücülere ve vatandaşlara karşı tavır ve davranışları nezaket sınırlarını aşmaları ise ayrı bir üzüntü veriyor.

Arkadaş bu araç filmi, Yeşilçam filmi değil. Yeşilçam’da filmler mutlu sonla biter, araç filmlerinde ise mutsuzluk aşılanıyor. Sökülecekse, söktürülmesi konusunda uyarılar yapılır, yada müeyyide uygulanır, öyle aracın camına saldırıp film sökülmez. Ülkemizde yaşanan ekonomik çöküşün etkilerini hep birlikte yaşıyoruz, bu nedenle empati yapmaya daha çok ihtiyacımız var.

FİKİR KABA KUVVETLE EZİLMEZ

Başbuğ Alparslan Türkeş Vakfı’na yapılan saldırı tartışılıyor. Bu vesile ile yaşanan olumsuzluklara merhum Alparslan Türkeş’in unutulmaz sözlerini tekrar gündeme getirmek isterim;

“Bir fikre, bir ideolojiye, kendisinden daha üstün bir fikirle karşı çıkılır. Karşı fikir kaba kuvvetle ezilemez.”

“Millî kalkınmamızı gerçekleştirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milletini yeniden kurmak zorundayız. Vatandaşlarımız arasında parti, mezhep, ırk ve bölge farkı gözetmeksizin karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bağlar dokuyacağız.”

 “Ülkücüler, insanlık âlemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.”

“Ülkücü olup da Atatürk’ü sevmeyen kişiler, ülkücülüğün temel anlam ve prensiplerini kavrayamamış, kendisini ülkücü sanan kanı bozuk insanlardır” dediğini unutmamak gerek.

BİR HATIRLATMA

Tarih, Ekim 1994… MHP’nin 4. Olağan Kurultayı… Kurultayın kapanış konuşmasında MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, Nazım Hikmet’in şu şiirini okudu; “Dört nala gelip uzak Asya’dan/Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan/Bu memleket bizim. Bilekler kan içinde/Dişler kenetli/Ayaklar çıplak/Ve bir ipekli halıya benzeyen bu toprak/Bu cehennem, bu cennet bizim” dizelerini okudu.

Neden okuduğuna ise Türkeş’in cevabı şöyle olur: “Bölücü gruplar Türkiye’nin birliği ve dirliğini tehdit ediyor. Ben Nâzım’dan İstiklal Savaşı ile ilgili bu şiiri okuyarak Milli Sol’a mesaj veriyorum, onlarla yakınlaşmaya çalışıyorum. Bu şiir Milli Sol’a uzattığımız bir zeytin dalıdır. Milli olan bütün değerleri benimsiyoruz. Nâzım’dan şiir okumamın temel sebebi budur.”

Bu vesile ile siyaset dünyasının unutulmaz lideri Türkeş’i herkesin yeniden okuyup iyi anlaması gerek.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap