Vatandaşın mutfağındaki yangını söndürmekle mükellef olan hükümet hala farklı yaklaşımlar göstererek muhalefet belediyelerini başarısız kılmak için yol ve yöntem belirleme, yetkilerini kısıtlama yoluna girişmiştir. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 67 lira, yoksulluk sınırı ise 6 bin 733 lira oldu. Bunları konuşan yok.

Yüce Rabbimin hesabı vardır, bebek katilinin mektubuna, terörist kardeşinin devletin ekranlarına çıkmasına, yandaş bir kişinin söylemlerine tepki göstermeyenler hesap verecektir. Hem de şehitlerimizin huzurunda. İstanbul ehline emanet edildi kimse merak etmesin. Üstelik milyonların oylarıyla. İmamoğlu’nun işinin ehli olup olmadığına millet karar verir. Millet mührü bastı, tercihini yaptı, milletin tercihine hala laf söyleme telaşına kapılanlar kendi yanlışlarının üzerini örtme gayretine girmiştir. Bu da artık kabul görmüyor biline.

Ülkemde millet kendine, illet, Yunan, Pontus, Sisi ve zillet diyen anlayıştan kurtulmak için lokma döküp dağıtmaya başladı. İstanbul’da İmamoğlu’nun seçimi kazanmasının ardından lokma döküp dağıtan Edirneli 57 yaşındaki Hilmiye teyzenin “Bu, parti meselesi değil, Türkiye meselesi, Türkiye elden gidiyor” sözlerini herkes iyi okumalı.

Hilmiye teyze ülkenin ne halde olduğunu gördü ama iktidar ve ortağı görmekten imtina ediyor. Peşi sıra gelen zamlarla inim inim inleyen millet mutfaktaki yangının sönmesini bekliyor. Soğan ve patatesten haberi olmayan etkin ve yetkin olanlar çay ve şekere zammı yapıştırdı. İstanbul seçimi için harcandığı söylenen 32 milyon vatandaşa fatura edilmeye başlandı.  

Ülkemin 81 vilayetinde Hilmiye teyzenin düşüncesinde olan milyonlarca insan var. Onları duymak yerine farklı dünyadan laf üretenlere millet artık inanmıyor bilesiniz. Gönüllere girmek için ben değil biz olmayı sağlamak adına adımlar atmak ve söylemlerde bulunmak gerek. 

İstanbul seçimi bir gerçeği daha ortaya çıkarmıştır, o da, partilerin, belediyelerin, illerin yönetimlerini üstlenenlerin çevrelerini saran tabakayı önce gözden geçirip Türkiye’ye bakmaları gerektiği tescillenmiştir. Yandaşlar, yoldaşlar değil de vatandaşlar ne diyor ona bakmalı. Bakmayanlara ise 'mühür bende' diyen vatandaş gereğini yapar.