SON DAKİKA
SON DAKİKA


Aynı erdemlere ihtiyaç var
26.04.2020

Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşunun 100. yıl dönümü, yaşadığımız salgın sürecinde de en üst seviyede kutlandı. Milletin Atatürk’e sahip çıkma adına gösterdiği yüreklilik, görülmeye değerdi. Hiçbir ülkenin vatandaşında bu dayanışmayı, birliği, bütünlüğü ve ülkesinin kurucusu Atatürk’e ve silah arkadaşlarına sahip çıkmada gösterdiği vakurluğu görmek mümkün değil. 23 Nisan demokrasinin adımlarının bir temele oturduğu tarihtir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğu düşüncesinden hareketle, TBMM’de milletin vekalet verdikleri yer almakta. Onların demokrasiden uzaklaşmaları halinde doğan boşluğu millete ve ülkeye ihanet eden hainlerin doldurduğunu tarih boyunca hep gördük.

 

Gazeteci Nagehan Alçı, 23 Nisan ile ilgili yazısında 1. Meclisi överken, “Mustafa Kemal önderliğindeki Milli Mücadele’nin başarıya ulaşmasında bu erdemlerin de çok büyük bir payı var. 100 sene sonra, 23 Nisan 2020 Türkiye’sinde de aynı erdemlere ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. Alçı’nın yazısında yer alan, “O dönemin çoğulcu-katılımcı ortamında Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde millet olarak verdiğimiz Milli Mücadele ile ne kadar övünsek azdır. Düşünün o dağılmış ülke gerçek bir kurtuluş mücadelesi veriyor ve bu sırada mücadelenin önderi Mareşal Mustafa Kemal, Meclis ortamında çatır çatır, özgürce tenkit edilebiliyor. Milli Mücadele’nin Başkomutanı, milletin vekillerinden gelen tüm eleştirilere o Meclis kürsüsünden tek tek cevap veriyor. Son derece faydalı tartışmalar yaşanıyor o özgürlükçü atmosferde. 1920-23 Meclisi, yani 23 Nisan 1920 ruhunun eşi benzeri dünya siyasal tarihinde benim bildiğim kadarıyla yok.

 

Biz bunu başarmış bir ülkeyiz. O sebeple 23 Nisan 1920 olayını çok önemsemeliyiz. O dönemin Meclis ruhu bizlere hem çoğulculuğun hem özgürlükçülüğün hem de katılımcılığın bir millet için büyük erdemler olduğunu öğretiyor. Mustafa Kemal önderliğindeki Milli Mücadele’nin başarıya ulaşmasında bu erdemlerin de çok büyük bir payı var. 100 sene sonra, 23 Nisan 2020 Türkiye’sinde de aynı erdemlere ihtiyacımız var.

 

Çoğulculuk ile özgürlükçülük ve katılımcılık yani gerçek bir ifade hürriyetinin yaşandığı hakiki bir demokratik hukuk devleti. Türkiye hem 100 sene önce 1920’lerde hem de 100 sene sonra 2020’lerde böyle bir özgürlükçü ve demokratik hukuk devletini yani muasır medeniyet seviyesinde bir siyasal rejimi hak etmiyor mu?” sözleri, TBMM’nin önemini anlamayanlara ders gibi. Demokrasi şemsiyesi altında bugün hür olarak konuşan, ülke yönetimine talip olan, ülkeyi yönetenler dahil bu ifadelerin hangi anlam taşıdığını elini şakağına koyup düşünmesini isterim.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap