Bazı gelişmelerin, yada yaşananların kabul edilir tarafı
olmaz. Millet aya gider biz yaya gitmeye devam ediyoruz. Trabzon’da kurulan
bölgemizin tek vakıf üniversitesi olan Avrasya’nın Yomra yerleşkesinde gün
doğarken dozerlerle girilip duvarları yerle bir ediliyor, ortalık toz dumana
çevriliyor.
Hak, hukuk ve adalet var iken yada tebligat denilen bir
haberleşme var iken bir eğitim kurumunun bahçesine sabahın köründe dozerlerle
dalmak hiç te şık olmadı. Yomra’da bir üniversitenin yerleşkesinin olmasının
avantajlarının o ilçeye kazanımı her alanda olduğunu bilmeyen yoktur.
Trabzon’un diğer ilçelerinin Avrasya Üniversitesi’nin
heyetinden bölümler açılması adanı talepler olurken bir ilçenin kazanımının bu
tip yaptırımlarla elden uçmaması gerekir. Ortada var olan anlaşmazlığın
çözümünün var olduğuna herkes inanırken yapılan şafak operasyonu hiçte doğru
bir adamı olmadı bilesiniz.
SEN NASIL MÜSLÜMANSIN
Bir adam çıkıyor öyle abuk sabuk laflar söylüyor ki
hayret etmemek mümkün değil. Kim derseniz bu tip Sağlık
Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin başhekim
yardımcılığı görevini yürüten ve Menzilci olduğu iddia edilen Dr. Ali Edizer.
Eski
Başbakanlardan Mesut Yılmaz ile ilgili, "Bu arada İmam Hatip mezunu gassalimizin bir
avuç dolusu pamukla Mesut Yılmaz'ı köşede sabırla beklediğini de ilave edelim"
ifadelerini kullanmış.
Hemen söyleyeyim bu zata, senin
içinde elde pamuk bekleyenler var olduğunu unutma. O pamuğu sana da takacaklar.
Müslümanlıktan bahsedeceksin, bir başkası için kin kusacaksın, utanmadan kadınlar
üzerinden fetva vereceksin.
Sen tıp adımı mısın, yoksa din
adamımı. Birine karar ver o safa geç. Laik yobazlar demiş bu saygısız adam, Müslümansan
birine yobaz deme hakkını sana kim verdi.
Müslümanım diyeceksin karşındaki kişilere hakaret etme hakkını kendinde
göreceksin, sen nasıl Müslümansın.
Siz nasıl bir yaratıksınız,
Osmanlı padişahına hakaret edeceksin, kadınlar üzerinden çıtır yorumu
yapacaksın sonra da çıkıp Müslümanım diyeceksin. Senin Müslümanlık anlayışında
bunlar mı var. Düş be Müslümanlığın yakasından.
HANİ EĞİTİMDE İŞLER YOLUNDA İDİ
Yazıyoruz, söylüyoruz eğitimde bugün yaşanan çarpıklıklar
gün yüzüne çıktı diyoruz, çözüm bulunması adına gerekli adımların atılmasını
millet bekliyor diye çağrı yapıyoruz ne duyan var nede ilgilenen.
Ne oldu sonunda eğitim uğruna 8 yaşındaki Çınar Mert
internetinin çekmediği için babasının ardından çıktığı çatıdan düşerek hayatını
kaybetti. Kim bu çocuğun hayatını kaybetmesinin sorumlusu. Dağdaki çobanın bile
sahibiyim diyen anlayışın çevresini sarıp bu sorunlara çözüm bulmayanlar
sorumlusu değil mi?
Evine internet bağlatamayan baba aldığı tabletin kapağını bile açmayan oğlunu kaybetti. Olan Mert’e oldu. Hani eğitim bedavca idi. Hani eğitimde eşitlik vardı. Kısaca eğitim sistemini sıfırladınız. Gözünüz aydın.