Bak şu çirkin adama. Rotterdam
İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, bir başkasına ait olduğunu
iddia ettiği “Artık deccalın fitnesi bitmiştir elhamdülillah” ifadelerini sosyal
medya hesabından Atatürk’e hakaret edenlere çanak tuttu.
Bu çata sormak gerek;
Atatürk’ün saltanatı
kaldırması mı bir yerine battı,
Cumhuriyeti ilan etmesi mi
yoksa sende sıkıntı yarattı,
Halifeliği kaldırması mı seni
rahatsız etti,
Medeni kanunu getirmesi mi
seni ürküttü,
Laikliğin kabul edilmesi mi
sende sancı yarattı,
Kadın haklarını tanıması mı
seni üzdü,
Şapka ve kıyafet kanunu
getirmesi mi seni çirkinleştirdi,
Tarikatların kaldırılması,
tekke ve zaviyelerin kapatılması mı seni ağlattı,
Soyadı yasasının gelmesi mi
seni hasta etti,
Eğitim ve öğretim de yapılan
devrim mi sende sızı yarattı,
Harf devrimi mi sende acıya
neden oldu,
Dil devrimi mi sende
hazımsızlık yarattı.
Bunlar olmasaydı Atatürk’e
hakaret edenler hangi milletin ürünü olacaktı, soyadı ne olacaktı acaba. Bugün
Atatürk’e saldırırsınız, sonrasında bir yerleriniz sıkışınca onun devrimlerine
sarılırsınız. İslam Üniversitesi’nin başında oturuyorsun yine sormak gerek
İslam’da bunları yapan kişiye bu kadar saygısızlık yapılması var mı?
Savaşa giderken daima
ellerini açıp "Allah'ım sen Türk milletini hiçbir zaman esir etme"
diye dua eden Atatürk ile ilgili arkadaş bitmiyor bu meczupların saldırıları.
Şunu söyleyeyim bu tipler ne kadar saldırırsa Atatürk sevgisi o kadar büyüyor.
Bak çirkin adam hakaret edilen
Atatürk neler demiş, bunları hepiniz biliyorsundur da işinize gelmiyor çünkü
kuyruk acısı var sanırım. Okuyun be sende oku çirkin adan saldırdığınız Büyük
Önder Mustafa Kemal Atatürk bak neler demiş;
“Din gerekli bir kurumdur.
Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur. Yalnız şurası var ki, din Allah ile
kul arasındaki bağlılıktır.”
”Bizim dinimiz, akla en uygun
ve en doğal bir dindir. Ve ancak bu nedenledir ki son din olmuştur. Bir dinin
doğal olması için akla, tekniğe, bilime ve mantığa uyması gereklidir. Bizim
dinimiz bunlara tamamen uygundur. Müslümanların toplumsal yaşamında, hiç
kimsenin özel bir sınıf halinde varlığını korumaya hakkı yoktur. Kendilerinde
böyle bir hak görenler, dinî emirlere uygun harekette bulunmuş olmazlar. Bizde
ruhbanlık yoktur, hepimiz eşitiz ve dinimizin kurallarını eşit olarak öğrenmek
zorundayız. Her birey dinini, din duygusunu, imanını öğrenmek için bir yere
muhtaçtır; orası da Okuldur.”
“Bizi yanlış yola yönelten
soysuz kimseler bilirsiniz ki, çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz
halkımızı hep şeriat sözleriyle aidata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz,
dinleyiniz… Görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar
hep din niteliği altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir. Onlar her türlü
hareketi dinle karıştırırlar. Halbuki, Allah’a şükürler olsun hepimiz
Müslümanız, hepimiz dindarız; artık bizim, dinin gereklerini öğrenmek için
şundan bundan derse ve akıl hocalığına gereksinmemiz yoktur. Analarımızın,
babalarımızın kucaklarında verdikleri dersler bile, bize dinimizin esaslarını
anlatmaya yeterlidir.”
İşte bu kadar büyüktü Atatürk. Sen ve senin gibilerin bugün yaptıklarını o 100 yıl önce görmüştü. Bunları bildiği için silah ve yol arkadaşları ile Türkiye Cumhuriyeti’ni sağlam temellere oturttu ve Türk milletine armağan etti.