17 Nisan 1940 – 17 Nisan 2019. Bundan tam 79 yıl önce gencecik Cumhuriyete bir güneş doğuyor:  Köy Enstitüleri. Eşi benzeri olmayan bu okullar, irfan ordusuna binlerce öğretmen yetiştirerek halkımızı karanlıktan kurtarıyor. Köy Enstitülerinin ışığında halkımız okuma yazmayı, el sanatlarını, ustalığı ve köylerdeki sağlık hizmetlerini görüyorlardı. Genç Cumhuriyet kısa zamanda üreten ülke oldu. Halkımız, toprağın nasıl işleneceğini öğrenmesi ve sorgulayan olması bazı çevreleri çok rahatsız etti.

Bin dokuz yüz kırklı yıllarda, dünyayı saran İkinci Dünya Savaşı ülkemizi tehdit ediyordu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zamansız aramızdan ayrılmasından sonra adeta yalnız kalan İsmet Paşa, dış tehlikelere karşı direnmesi yetmemiş gibi içteki toprak ağaları birer birer partisinden istifa ederek Cumhuriyete ışık veren Köy Enstitülerinin kapanmasını istiyorlardı. İsmet Paşa, istifaları önlemek için dünyanın henüz anlayamadığı bu başarılı okulları kapatma kararı aldı. Buna neden olan günümüzün rantçı düşüncesindeki zamanın toprak ağalarıydı. Ve Köy Enstitülerini çıkarcı politikaya kurban ettiler. Zamanın milletvekili Kinyas Kartal’ın anılarını okursak birileri anlar ve bir yerlerine de kına yakarlar.

Efsane Köy Enstitülerinin, dersliklerini, okullarını, yemekhanelerini ve yatakhanelerini devletten hiçbir yardım almadan kendi öğrencileri inşa ederek ülkeye katkı sağladılar. Onlar köy çocuklarıydı. Bozkırlarda kurumuş çalılar gibiydiler. Yalın ayak geldiler. Kol kola horan teptiler Beşikdüzü’nde, halaylar çektiler Yıldızeli’nde, diz vurdular Egede. Kafa tuttular cahilliğe. Ama acımasız siyasete mahkum oldular. Ülkede yaşanan doğal afatlar da okulların hasara uğramasında yine enstitülerin eli öpülesi öğrencileri yardıma giderek hasar görmüş okulları öğretime kazandırdılar.

Köy Enstitüleri için ünlü yazarımız Uğur Mumcu şöyle sesleniyordu;” Köy Enstitülerinin kurulduğu yerlere birer meçhul öğretmen anıtı dikilmeli ve her kuruluş günlerinde (17 Nisan) saygı duruşunda bulunmalıyız”. Gerçekten ünlü yazarımızın bu seslenişi çok önemlidir. Bizlerde Trabzon Valisine, Milli Eğitim Müdürüne, Büyükşehir Belediye Başkanı ve kimlerin ilgisi dahilinde ise Beşikdüzü Belediyesine katkıda bulunarak ilçenin uygun yerine MEÇHUL ÖĞRETMEN anıtının dikilmesini bekliyoruz ve takipçisi olacağız.

Tüm kurumların ve halkımızın desteği ile başaramayacağımız hiçbir zorluk yoktur.

Şimdiden halkımıza hayırlı olsun!