Cüneyt (48), Oya (54), Kamuran (60) ve Yaşar Yetişkin (56) kardeşlerin cenaze işlemlerinin üvey kardeşleri tarafından üstlenilmemesinin ardından aile yakını Serpil Alkan, cenazelerin kendisine teslim edilmesini talep etmişti. 

Yetişkin’lerin babalarının önceki eşinden olan, Mersin’de yaşayan maddi imkânsızlıklar nedeniyle cenazeyi alamayacaklarını söyleyen, iki üvey kız kardeş, Alkan’a defin yetkisini verdi. 

Serpil Alkan'a ayrıca, soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ve Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı ile yapılan telefon görüşmeleri sonrası izin çıktı. 




İşlemler için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Serpil Alkan ve avukatı Aydın Egemen, adliye çıkışında konuyla ilgili açıklama yaptı: 

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ve Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığını aradılar. Cenazelerin teslimiyle ilgili görüşmelerini yaptılar ve bizden de Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gitmemizi rica ettiler. Biz şimdi oraya cenazeleri teslim almaya gidiyoruz.




“Üvey kardeşlerin ‘ilgisiz’ olduğu iddiaları yanlış” 

Bir gazetecinin, "Kardeşlerin yakınlarından sizi arayan oldu mu?" sorusunu yanıtlayan avukat Egemen, şunları söyledi:

Öncelikle Mersin'de ikamet eden ailesine teşekkür ediyoruz. Adli Tıp Kurumu Başkanlığına yazılarını gönderdiler cenazelerin Serpil Hanım tarafından alınması için... Şahsımı da yetkilendirdiler. Nebile Hanım ismi. Babalarının ikinci evliliğinden kardeşleri oluyor. Basında ilgisiz yazılar, görüşler görüyorum onlar hakkında. Üzücüdür. Hayır çok ilgililer. Hemen cenazelerin defnedilmesi için görevlerini yaptılar. Teşekkür ediyoruz kendilerine. Mersin'e defnedilme gibi talepleri olmadı. Bizim işlemleri hızlandırmamız adına üzerlerine düşenleri yaptılar.




Serpil Alkan da, defin işleminin Ayazağa Mezarlığı'nda olacağını ve ikindi namazına yetiştirmeye çalışacaklarını söyledi. Cenaze namazı, Fındıkzade'deki Albayrak Camisi'ne kılınacak. 

Siyanür ile gelen ölüm




Fatih’teki Molla Gürani Mahallesi Oğuzhan Caddesi'ndeki bir evde yaşayanlara ulaşılamadığı ihbarı üzerine, adrese giden polis, Cumhuriyet savcısının talimatıyla girdikleri dairenin kapısında "Dikkat siyanür var, polisi arayın, içeri girmeyin" notuyla karşılaşmıştı.

AFAD'ın yaptığı incelemede evde siyanür bulgusuna rastlanmış, kardeşlere yapılan ön otopside de hepsinin kanında siyanür bulunmuştu.

Kardeşlerin, anne babalarının ölümünün ardından yüklü miktarda bir borç yükünün altında kaldıkları öne sürülüyor. Ailenin ekonomik sorunlar nedeniyle yaşadıkları konutun elektriğinin kesildiği belirtiliyor.




BEDAŞ'ın olayın ardından yaptığı "Bu süreçte herhangi bir mağduriyet yaşanmaması adına elektirik kesme işlemi iptal edilip daireye yeniden elektrik verilmiştir" açıklamasını bunun kanıtı. 

Hürriyet'ten Ertuğrul Özkök'e konuşan İstanbul Büyükşehir Belediyesi medya ile ilişkiler sorumlusu Şükrü Küçükşahin, konunun belediyenin sosyal işler daire başkanlığı ile görüşüldüğünü, bir akrabanın çıkıp cenazeleri almak istememesi durumunda büyükşehrin devreye gireceğini söylemiş, Ayazağa ya da Kilyos'taki mezarlıklardan birine defnedileceğini ifade etmişti. 

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da Adli Tıp Kurumu'nda otopsi işlemleri tamamlanmasının ardından kardeşlerin cenazelerinin nakil ve defin hizmetleri konusunda gerekli her türlü yardımı yapacağını duyurmuştu.
Paylaş