Trabzon’un güzide kulüplerinden İdmanocağı’nın başkanı Mehmet Öz, Sarı-Kırmızılı kulübün geleceğiyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gazetemize konuşan Başkan Öz, Trabzon’un koca çınarı İdmanocağı’nı bu noktaya kadar getirdiklerini ancak gelinen noktada üçüncü evladı olarak gördüğü voleybol branşını (bakamayacağından dolayı) yetimhaneye teslim edeceğini söyledi. Öz, “Biz bu işi inanarak bu noktaya kadar getirdik. Hakikaten ben ve birçok arkadaşım büyük yaralar aldık. Voleybol branşını yaşatmak çok mu zor? Hayır değil. Trabzon sahip çıkarsa en iyi şekilde yaşatırız. Bazı kişiler ceplerinden 100’er lira para versin, bu kulüp uçar gider ve çok Türkiye şampiyonlukları yaşar. Ama Trabzon’un sahip çıkması gerekiyor” dedi. Öz, “Bu görevi nereye kadar yürütebiliriz? Ben bu sene belki yürüteceğim, belki yürütemeyeceğim. Bir dahaki yıl asla yürütemeyeceğim. Voleybol branşını istemeye istemeye kamu kurumuna devredeceğiz. Benim iki tane çocuğum var. Üçüncüsü de voleybol branşıdır. Ama maalesef bakamayacağım için bir yere teslim edeceğim. Yetimhaneye teslim edeceğim” dedi

Bir kulüpten ziyade bir cemiyetiz

İdmanocağı ve İdmangücü’nün, Trabzon’un en köklü kulüplerinden olduğunu belirten Başkan Mehmet Öz, “Zaten bu iki kulüp; bugün Trabzon’un sosyal, kültürel yaşamı olarak değerli insanlar yetişmesine sağlayan güzide kulüpler. İdmanocağı olarak bizim 1921’den beri yaptığımız bir şey var. Trabzon’da futbol, basketbol, atletizm ve diğer spor branşlarını belli bir seviyeye getirdik. O yüzden tarihimize baktığımız zaman, biz bir kulüpten ziyade aslında bir cemiyetiz. Aslında biz Trabzon’uz. İlk önce 1967 yılında Trabzon’a, Trabzonspor’a futbolu verdik. Daha sonra basketbolu verdik. Şimdi de voleybolu Avrupa seviyesine çıkardık. Avrupa seviyesinde de Avrupa ikincisi olduk. Bu başarılar; kulübün geçmiş dinamiklerinin, bugünkü yöneticilerinin de heyecanıyla oluyor. Futbolda 1. Lig’de oynayan bayan futbol takımımız var. Erkek futbolda Amatör Küme’de devam ediyoruz. Bazıları ‘düştünüz’ diyebilir ama Trabzon’da son 10 yıla bakın Trabzonspor’da oynayan Trabzon menşeli futbolcuların tamamı İdmanocağı’na ait. Bir Tolga, bir Mustafa Yumlu, bir Abdulkadir Özdemir, bunların hepsi İdmanocağı’ndan çıktı. Gerçi Trabzonlu sporseverler bu oyuncuları beğenmezler ama Galatasaray dahil birçok takım bu oyuncuların peşinde koşar” dedi.

Projemize uygun hoca aldık

“Yeni sezonda takımı Ahmet Reşat Arı’ya teslim edeceklerini belirten Başkan Öz, şöyle devam etti: “Hocamız Ahmet Reşat Arı. Uzun yıllar milli takımda, Galatasaray’ın altyapısında, Galatasaray’ın Erkek Voleybol Takımı’nda, geçen yıl da Şahinbey Belediyesi’nde çalışmış. Biz bu sene yapmayı düşündüğümüz proje çerçevesinde altyapıya önem veren bir hoca aradık. Voleybolda da bakıldığı zaman, bunlar iki ya da üç tane. Bunlardan bir tanesi de Ahmet Reşat hocaydı. Ekonomimiz onu uygun buldu, onunla anlaştık. Onun dışında alternatifimiz yabancıydı. Ekonomik şartlar yabancı hocayla çalışmamıza imkan vermedi. Türkiye’de olabilecekler içerisinde en iyisi Ahmet hocayı getirdik.”

AĞZI OLAN KONUSUYOR

İdmanocağı Başkanı Mehmet Öz, kendisinin futbolu bırakıp voleybola zaman ayırdığı yönündeki eleştirilere “Ağzı olan konuşuyor” cevabını verdi. Öz, “Bunları söyleyenler sadece eleştiri yapıyorlar. Aslında futbolda benim koyduğum hedef 3-5 sene önceydi. Oradaki çirkefliği, kirliliği onlar yaşamamışlar. Dolayısıyla futbolda iyi takım kurmak, para harcamak başarıyı getirmiyor. Birtakım farklı etkenleri de bulmak lazım. Ama o beni eleştirenlerin hiçbir tanesi; ben Yavuz Selim’de bağırıp, çağırırken, ceza alırken yanımda yoktu. Ben beş yıl ceza aldım Yavuz Selim’de. Soyunma odasına giremiyorum, sahaya inip çocuklara başarı dileyemiyorum. Trabzon’da öyle insanlar var ki voleyboldaki başarıyı bile küçümsüyor. ‘Challenge Kupası’ denen şeyi Türkiye’de bir tek Bursa ekibi kazandı... Futboldan uzaklaştığım doğru ama artık o insanlarla yarışamazsınız. Yarıştığınız her zaman potansiyel riski başınızda taşırsınız. O yüzden ben o eleştirilere çok fazla değer vermiyorum. Aynı eleştiri voleybol için de çıktı, ‘PTT’ye devredeceğiz’ diye. Laf çıktı ‘sponsorluğumuzu vereceğiz’ diye. ‘Vay efendim nasıl devredersiniz’ diye. Belli bir noktaya geldik, ‘buyurun beraber yönetelim’ diyoruz, kimse gelmiyor. Bakın bugün Trabzonspor bile kapatıyor voleybolu. Trabzonspor’un yapacağı tek şey var bana göre. Kulüp olacak; futbolda, basketbolda, voleybolda, hentbolda bizi bünyesinde tutacak. Çünkü Trabzonspor’da o güç var... Aziz Yıldırım niye başarılı bir başkan? Futbolda şampiyon olamasa basketbolda veya voleybolda oluyor. Bugün federasyonlar Yıldırım’ın ağzına bakıyor. ‘Kapatırım’ dediği anda amatör federasyonlar ‘aman kapanmasın, devam etsin’ diyor. Ama bunu bizde anlayacak insan yok. Belediye başkanı olsam voleybolu sürdürürüm. Maliyeti 4 milyon lira ama voleybolun Trabzon’a en az 20-30 milyonluk getirisi olur, bilinirliği olur, reklamı olur. Trabzon’daki kötü olayların örtülmesi anlamında çok faydası olur” diye konuştu.

YILDIZLAR TOPLULUĞU OLUŞTURDUK

Voleybol takımını kaliteli sporcularla güçlendirdiklerini belirten Başkan Öz, “Bunu yapabilmek için de yıldız oyuncuları transfer ettik. Geçen yılki kadromuzdan hiç kimseyi barındırmadık. Kadromuzda 2 kişiyi barındırmak istiyorduk ama onları da yüksek maliyetleri nedeniyle tutamadık. Ama bugün geldiğimiz zaman Türkiye’nin en iyi kadrolarından bir tanesini kurduğumuzu düşünüyoruz. Bunların hepsini hocamızın oluruyla birlikte yaptık” “Özellikle yabancı transferlerimize baktığınız zaman Maren Brınker bugün Dünya voleybolunda marka bir isim. Bunu futbolla özdeşleştirdiğimiz zaman Mesut Özil’in Trabzonspor’da futbol oynaması gibi bir durum. Anna Matienko ise Rus Milli Takımı’nın pasörü. Rus Milli Takımı her sene Dünya’da ya 2. ya da 3. oluyor. Türkiye’de Bursa BBSK’dan Birgül’ü aldık. Türk Milli Takımı’ndaki serüveninden dolayı başarılı performansıyla birlikte İdmanocağı’nın başarısı için mücadele edecek...” “Onun dışında Amerikalı Kristian Mikhailenko’yu transfer ettik. O da genç, gelecek vadeden, kaliteli bir oyuncu. Hatta kendi ülkesinin milli takımında yer alıyor. Bunun yanında geleceğe yönelik oyuncular aldık. Hande Korkut, Trabzon’da yapılan EYOF Şampiyonası’nda şampiyonanın Milli Takımı’nın pasörünü aldık. Ayca Naz İhtiyaroğlu’nu aldık. Beşiktaş’ta, Fenerbahçe’de, Eczacıbaşı’nda yıllarca oynamış bir oyuncu. Ece Hocaoğlu’nu aldık, yine burada şampiyonluk şansı yaşamış bir oyuncu EYOF’ta...” “Bizim bu sene bu oyunculardan ziyade en büyük transferimiz İbrahim Yanmış hocamız oldu. İbrahim hocamız şunu yapacak: Performans değerlendirme ve sağlık organizasyonu var. Şu anda bu oyuncuların hepsi fiziksel gelişimini arttırıcı antrenmanlara başlıyor. Bu oyuncular 15 Ağustos’ta toplanacak. Lig öncesi kampına hazır girecekler” ifadelerini kullandı.

Federasyon kötü yönetiyor

“Voleybol, Türkiye’deki en başarılı spor, ancak voleybol çok kötü yönetiliyor. Hem devlet tarafından hem de federasyon tarafından. Biz ekonomik şartlarımızdan dolayı kurum takımı olmayı istiyoruz. Bugün Türkiye’deki en başarılı takım Eczacıbaşı. Eczacıbaşı’nı İstanbul’daki herhangi bir taraftar grubu tutmaz, onların kendi aileleri etrafında oluşturdukları ‘Tiger’lar diye bir taraftar grubu var, o da küçük ölçeklidir...” “Ama gidin Fenerbahçe’ye büyük maçların hepsinde salonu dolduruyor. Çünkü büyük camialara mal olmuş kitle kulübü. Galatasaray aynı şekilde. Onun dışında diğer belediye takımlarında taraftar olmuyor. Bunun olmamasının nedeni tamamen kurum takımı olmasından kaynaklanıyor. Buradaki en büyük problem bana göre federasyonlar. En büyük başarıyı sağlayan branşı pazarlayamıyorlar ya da pazarlama yetenekleri kısıtlı.” “Dünyada CEV Kupası’nın sponsoru Denizbank. Ama gelin Türkiye’de liglerin sponsoru yok, naklen yayın geliri sıfır. Avrupa Kupası finali oynamış bir takım olarak geçen yıl naklen yayından gelen gelirimizin toplamı 13 bin lira. Fenerbahçe de muhtemelen aynı. Naklen yayın gelirinin federasyon kendi cari harcamalarında kullanır. Federasyon Başkanı Özkan Mutlugil’e bizim bir desteğimiz olmadı” “Sponsor bulmak için devletle kavga edeyim, şirketlerle kavga edeyim. Şu anda bu işi yapan Eczacıbaşı var, belediyeler var. ‘Ben bunların dümen suyuna gideyim’ denilirse, bu voleybol Türkiye’de bu şekilde gelişir. Aslında Türkiye’deki voleybolun başarısının sahibi kulüpler, bunların üzerinden nemalanan bir federasyon var.”

Kendi sporcumuzu kendimiz yetiştireceğiz

Voleybol branşında yeni bir döneme gireceklerini belirten Başkan Öz, “Bu yıl yeni bir hedef koyuyoruz. Artık taşıma suyla bunu taşıyamayacağımızı düşünüyoruz. ‘Biz bu voleybolu Artvin’den Samsun’a kadar spor okullarını tarayıp, oradaki genç ve yetenekli oyuncuları bünyemize katalım’ diye bir proje yaptık. Ama bunu yapabilmek için öncelikle çekim merkezi olan bir takıma ihtiyacımız var. Bu da A takımımız. A takımını çok güçlü kurmak zorundasınız. Buraya çok çeşitli yıldızları getirmek durumundasınız. Biz o nedenle bu sene böyle bir proje çizdik. Bu gençleri Trabzon’da toplayıp, voleybolu  sevdirip, 2-3 sene içerisinde en azından bench’te (yedek kulübesi) oturan 4-5 tane sporcunun Trabzon ya da Karadeniz menşeili olmasını istiyoruz” dedi. 

Koyduğumuz hedefe her zaman ulaştık

Voleybolda her yıl üzerine koyan bir performans sergilediklerini ifade eden Öz, “Sadece voleyboldaki başarımıza bakıldığı zaman, 7 yılda Avrupa ikincisi olmuşuz. Her sene koymuş olduğumuz hedefi gerçekleştirmişiz. Aslında başarı burada yatıyor. Bu hedefleri koyduğumuz zaman bazı insanlar bizlere alaycı gözle baktı, bazıları da ‘Nasılsa düşerler’ dedi. Ama biz; Allah razı olsun hem çalıştırıcılarımızdan hem sporcularımızdan hem idarecilerimizden, başarılarımızın hepsine ulaştık” dedi.

İlk 4’e girmek büyük başarı

Başkan Mehmet Öz, yeni sezonda büyük hedefler peşinde koşacaklarını belirterek, “Benim şahsi inancım; Allah bir aksilik, sakatlık vermezse, takım ruhunu oluşturursak, ilk dörde oynayacağımızı düşünüyorum. İlk dörtte yer alan takımlar Vakıfbank, Eczacıbaşı, Fenerbahçe, Galatasaray olabilir, araya Bursa Büyükşehir girebilir. Biz Galatasaray, Bursa o arada olacağız. ‘İlk dört’ denen yer, aslında Avrupa’nın da ilk onu. Dünya’nın ilk on beşi. Dünya’nın en iyi ligi Türkiye Ligi” dedi.

Önce 19 Mayıs sonra tenis kortu

“Beşirli’deki tenis kortlarının üstü kapatılıyor. Muhtemelen 1 Ocak 2017 itibariyle bu süreç tamamlanmış olacak. O tarihten sonra biz maçlarımızı orada oynayacağız. Orası tamamlanana kadar 19 Mayıs’ta maçlarımıza devam edeceğiz. Dolayısıyla tesis sorunumuzu bu sene iki tesiste çalışma ya da maç oynayarak geçireceğiz” dedi.