Bu maçın ardından şapkamı çıkarttım ve de önüme koydum. Her ne olursa olsun ilk yarı oyunun ritmini yükselten takım Beşiktaş olsa da ona karşı direnen bir Trabzonspor vardı. Tabi ki Trabzonspor’un önceki maçlara göre handikapları da vardı. İlk yarı defanstan topu oyuna hızlı sokan takım Beşiktaş olsa da ona karşı duran bir Trabzonspor da vardı.

Hatta oyunun yönünü maçın gidişatına göre değiştiren takım Beşiktaş görünse de, firesiz pas hatası yapmayan takım Beşiktaş olsa da oyun içerisinde üç pasla rakip kalede görünen bir Trabzonspor da vardı. Yani maçın geneline bakıldığı zaman elinden geleni yapan ve de yapma uğraşı içerisinde olan bir Trabzonspor yetiyor mu yetmiyor mu desek de yeteceği kadar skorer oyuncuları ile sahada mücadele eden bir Trabzonspor vardı.

İlk yarı git-gellerin eşliğinde Trabzonspor, Beşiktaş’a başa baş bir mücadele içerisinde karşılık verdi diyemesek de ondan da geri kalan bir hali yoktu. Bu tür maçları her zaman oyun disiplinini maç bitene kadar koruyan takım kazanır deseler de Trabzonspor belli bir disiplin ile başladı, belli bir disiplin ile sahanın her yerinde futbol kuralları içerisinde görünmek için büyük gayret sarfetti. Maçın belli bölümlerinde küçük bir ayrıntıdır ki Beşiktaş Sosa’yı ikili markajla kontrol edince Trabzonspor ilerideki varyasyonlarda zaman zaman etkisiz kalsa da bir de orta alanda topa sahip olamayınca Beşiktaş önde görünse de, Trabzonspor’un kırılgan defansı zaman zaman hata yapsa da bir tek korkumuz vardı.

Bu bizim handikabımız. Böylesine potalı maçlarda Trabzonspor defansının zaafıdır ki yediğimiz bütün goller de diğer maçlar da dahil Trabzonspor defansı her zaman çizgi halinde yakalanmıştır. Yani defans derinliğini bir türlü oturtamadık. Dakika 65. Doktor İlhan Demirel öncesinde ‘Şu hakeme bakın, sonrasında Ersun hoca değiştirsene’ dedi. ‘Kimi’ diye sorulduğunda, ‘Rodallega’ cevabı alındı. Ersun hocanın Rodallega ile 90 dakika sorunu olabilir buna katılırım.

Lakin son 30 dakika, son 25 dakika sorunlu olmamalıdır. Zira Rodallega’nın kumaşı ve de oyun zekası sprinter çevikliği onun en önemli özelliğidir. Derken Ersun Yanal haklı çıktı, Doktor İlhan Demirel de alkışladı. O oldu, bu oldu... Baskı yedik, pozisyon verdik, pozisyon bulduk. Bu maçın eleştirisi olmaz. Beşiktaş’a teslim olmadık. Hatta yenebilirdik de. Bence en önemli olgu yeniden başladık.