SON DAKİKA



Haber > Spor > Trabzonspor'un kötü tablosu neden?

Trabzonspor'un kötü tablosu neden?

23 Ekim 2015 Cuma - 09:09








Belki de liglerde Trabzonspor’dan başka dört hafta üst üste sahalardan puansız ayrılan bir takım bir daha yoktur. Elbette bir kuruluşun bu denli darbenin yanında bu kadar eleştiri ve yerilmelere karşı ayakta, moralize ve sağlam kalması asla mümkün değildir. Şimdi bu dört haftada başımızdan neler geçti bir toparlayalım bakalım. Mersin İdmanyurdu (MİY) öncesi Osmanlıspor maçının da öncesinden Galatasaray mağlubiyetinde ne dedik? “Takımımız çok iyi oynadı, penaltımız verilmedi, boş kaleye topu göndermedik, ah direkler”. Bu maçta pek fazla uyanamadık. Kasti hakem hatalarına veya provokasyonuna fazla bakmak istemedik. Sonra Trabzon’da Konya maçı mağlubiyeti, direkten dönen toplar ve hakemlerin kritik ters kararları.

Gözlerimiz biraz daha açıldı. Peki geldik son Mersin İdmanyurdu (MİY) maçına. Mağlubiyetlerin sendromu ile takıma yüklenmekten(haklı olarak) yine “Verilmeyen golümüz, kaçan net pozisyonlar ve ah şu direkler”.  Evet üç kez fizik kanunlarını alabora eden direkten dönen topların yaptığı azizlik. Şimdi bir bakıyorum. Evet gerçekten verilmeyen penaltılar, iptal edilen goller, Trabzonspor üzerine kasti oynanan oyunların işareti iken, boş kaleye yollanamayan toplarla direkler bu takım üzerinde bir uğursuzluğun varlığının işareti değil de nedir? Bana biriniz bu manevi hazımsızlıklardan dolayı “İşimiz artık şans ve uğura mı kaldı” diyebilirsiniz. Evet. Bendeniz, ayağım taşa toslayınca hep geri döner “Ben ne yanlışlık yaptım” diye nefis muhasebesi yaparım.

Zira bu kâinatta cezalandırıcı bir Allah’ın varlığını gün gibi bilir, tüm olumsuzluklarda kendi hatamın dışında bir tokadın olduğunu da görürüm. Senin görmeyişin, bu gerçeği asla yok yerine koyamaz. O senin körlüğündür. Şimdi Yönetici arkadaşlara hatırlatıyorum “Acaba siz hangi hataları yaptınız da hep beraber bu tokatları yedik?” (anlayın yani) bu bir. Gelelim oyunculara, artık boğazımıza kadar geldi dayandı. Nedir şu Erkan-Mehmet çocuk dalaşı? Yahu Mehmet, Erkan’la kapışmış, kavga etmiş veya şu bu. Ey Mehmet, sen bu kulüpten trilyonlar alan bir kimsesin. Darılmak, küsmek, güya oynamamak ta ne oluyor? Kavga edip; anneni, babanı çağırman senin için bir kişilik zaafıdır, aldığın paraları hak etmeye çalış. Bak kaç zamandır yerlerde sürünüyorsun. Hani helâl haram? Oluyor mu? Burası çocuk parkı değil.

Gelelim şu kaleci meselesine. Esteban…kaleci(!),  bu adamı bu takıma Dünya’nın bir ucundan kim getirdi, aldırdı ise ayağa çarpan bu taşta onun günahı resmen vardır. SÜLEYMAN BEY; Bu oyuncuların hesabını taraftar sana soruyor, haberin ola. Böyle kaleciyi ben size amatör kümeden bedava vereyim.  Bir de AYKUT denilen bir oyuncumuz var. Yahu şu yönetimde “Gel bakalım buraya. Senin bu takımdan kazandığın parayı senin yedi sülalen mi görmüştü. Nedir şu sakal rezilliği” demez mi, diyemez mi, yönetimin hiç mi otoritesi yoktur? Yahu bu adam IŞİD’çilere mi özenir? Bana göre adeta “CİZVİT PAPAZINA” benziyor.

Bunun futbolcuya, sporcuya benzer tarafı mı var? Bu kulübün bir düzeni bir sistemi otoritesi yok mu? Yusuf halâ ne zaman nereye ve nasıl orta yapılacağını öğrenemedi. Bunlar size basit gelir ama bu gibi boşluklar bu mağlubiyetlerin ana sebebidir. Şota’ya saldırmak ise işin kolayıdır.  


Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap