Teknik direktör Bjelica, 14’üncü maçını geride bıraktı. Bu süreçte 7 galibiyet 7 mağlubiyet alındı. Bjelica için artık Trabzonspor’un hocası diyebilir miyiz? Hırvat çalıştırıcı umut veriyor mu?

Şenol Güneşli Beşiktaş da Adana Demirspor’a karşı kötü bir mağlubiyet aldı. Şenol Güneş’in bileti kesilecek gibi. Bu dönem antrenör transferleri değişiklikleri yaşanabilir. Soruya gelecek olursak şu an hocanın biletini kesmek doğru olmaz. Anında başarılı olacak diye bir kaide de yok. Beklemek lazım. Hocayı yakından tanıyorum, başarılı olacağına inanıyorum. Ancak kendisine biraz zamana ihtiyacı var. Hemen biletini kesersek Trabzonspor’un ilerideki başarısını tehlikeye atmış olabiliriz. Tabi bu benim görüşüm. Bu düşünceme pek katılan olmasa da bu düşüncede ısrarlıyım. Şu da var; Hoca yoruldu. Trabzonspor’u daha iyi tanıması için tribüne çıkıp 2-3 maçı buradan takip etmeli. Takımı tanıdıktan sonra daha başarılı olacağına inanıyorum. Şu bir gerçek ki hocamız başarısız ve oldukça stresli. Dinlenerek bunu atması lazım.

Trabzonspor, bu hafta oynanacak Pendikspor maçı dahil Fenerbahçe maçına kadar 4 kritik sınav verecek. Bu 4 maçta kaç puan toplanırsa Fenerbahçe maçı bir hayli önem kazanır?

Bana göre Trabzonspor, önündeki bu 4 maçı da kazanması lazım. Eğer puan kaybı yaşanırsa hocanın gitmesi lazım. Başarısız bir tablo ortaya çıkarsa kan değişikliği yapılması gerekir. Hatayspor maçında 2-0’dan 3-2 kaybedilmesi, bazı senaryoları aklımıza getiriyor. Acaba iddadan mı kaynaklandı? Böyle bir durum olabilir mi? Yoksa böyle bir skor ortaya çıkar mıydı? Trabzonspor’da camia böyle skorları hazmedemiyor. Bu arada takımımız sanki mehter takımı gibi. Skorları koruyamıyor. Bir ileri iki geri gidiyor. Kanatlar çalışmıyor. Kanatların çalışması lazım. Sakat oyuncuların dönmesi takımı tekrar havaya sokar ve başarılı sonuçlar alınır diye düşünüyorum. Pendikspor maçından ümitliyim. İç sahada başarılı sonullar alıyoruz. Bu haftadaki maçtan ümitliyim. Hoca ve futbolcular kendilerini affettirmek istiyorsa Fenerbahçe maçına kadar kayıp yaşamamalılar. Trabzonspor’da herkes suçu birbirlerinin üzerine atarak başarılı olabileceğini zannediyor. Aslında suçluyu aramak yerine ‘Biz nerede yanlış yaptık’ onu bulmalıyız. Bu takımın iyi bir oyun kurucuya ihtiyacı var. Yani Sosa veya Hamsik gibi usta oyuncular şart. İyi bir oyun kurucunun olmaması bu sonuçları getirdi zaten.

Trabzonspor’da yapılan kongrede yeni tüzük kabul edildi. Yeni tüzüğü nasıl değerlendiriyorsunuz? Tüzükteki maddeler, Trabzonspor’un geleceğini kurtaracak içeriğe sahip mi?

Önce şöyle başlayalım. Tüzük değişikliğinin yapıldığı genel kurul daha iyi organize edilebilirdi. Başkanın da genel kurulda bununla ilgili konuşma yapması lazımdı. Oysaki başkan bir konuşmayı bile çok gördü. Bu kadar toplantılara katıldım ilk defa bu kadar ilgisiz bir tabloyla karşılaştım. Seçim organizasyonunu da beğenmedim. İnsanları güneşin alnında bekletip sıraya soktular. Bunu içeride de yapabilirdiler. Üyelere yapılan bu durum çile gibiydi. Oldubittiye getirilen bir genel kurul oldu. Yok 3 tane hukukçu bulunsun, yok üç tane yeminli müşavir olması lazım, yok 14 yöneticiye 5 tecrübeli yönetici olacak. Herkes anasının karnından yönetici doğmuyor. Bırakın başkaları da yöneticilik yapsın, her dönem hep aynı adamlar. Trabzonsporluyum, her kongreye katıldım. Hiç kimse gel kardeşim sen bu işlerden anlıyorsun seni de yazdıralım diyen çıkmadı. Başarısızlık da buradan geliyor. Hep bana rebbana olmaz.