“Fatih Terim kendini iyi pazarlıyor. Bizim Şenol o işleri bilmez. İşte size en son yaşananlar. Fatih Terim’in doğum gününe gazeteler tam sayfa yer ayırırken, Şenol dünyanın en iyi teknik direktörleriyle bir araya geldi. Kibrit kutusu kadar yer verildi...”

Burası Sotka. Kimine göre; ‘Trabzon’un kalbi, kimine göre ise şehrin tam kendisi. Tevfik Kaynar ve Mert Yılmaz’la birlikte ağır adımlarla Sotka Kıraathanesi’ne yaklaştık. Kahve her zamanki gibi dolu. Kimi oyun oynuyor, kimi ise dost sohbetinde. Bizi görünce ayaklandılar. Selamlaşmanın ardından kısa bir sohbet yaptık oradakilerle. Kiminle konuşsak, kime ‘Merhaba’ desek, ya eski bir futbolcu ya da teknik adam. ‘Trabzonspor’un başarısı demek ki buradan geçiyor’ demekten kendimi alamadım. Sonrasında ise birlikte daha sakin bir yere geçtik. ‘Yiğit namıyla anılır’ der atalarımız. Yakınları, sevenleri onu Rak Rak Zeki diye tanıyor. Eski bir futbolcu. İyi bir golcü. Trabzon’un unutulmayan isimlerinden. Adı; Zekeriya Güneş. Uzatmayalım... Şu sıralar Beşiktaş’ın teknik direktörlüğünü yapan Şenol Güneş’in ağabeyi. Neden Rak Rak Zeki diyorlar? Şenol Güneş Beşiktaş’ta kalacak mı? Trabzonspor’a dönmeyi düşünüyor mu? Camia ‘Şenol Güneş başkan olmalı’ diyor. Böyle bir hayali var mı? Zekeriya Güneş tüm bu merak edilen sorularımıza samimi yanıtlar verdi. Öyleyse başlayalım Zekeriya Güneş’le o doyumsuz sohbete:

VEFA’YI TUTTUĞUMUZ İÇİN RENGİMİZ YEŞİL-BEYAZ

■ Karadeniz: Neden Rak Rak Zeki ve futbola nasıl başladınız? Zekeriya Güneş: Eskiden kale direkleri tahtadandı. Top vurunca rak rak diye ses çıkardı. Bir maçta yine aynısı oldu. Ben de ‘yine rak rak mı ediyor’ dedim. Sonra duydular bunu. Bizim de lakabımız Rak Rak Zeki oldu. İlk oynadığım kulüp İdmangücü’dür. Bizim Sotka Mahallesi İdmangücü’dür. Hacıkasım da İdmanocağı’dır. Biz o dönemler Vefa’yı tutardık. Ondan dolayı yeşil-beyaza hastaydık. İdmanocaklılar da Galatasaray’ı tutarlardı. Sarı-kırmızıdan dolayı. O zamanlar iki takım arasında büyük rekabet vardı. Şu anki Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinden daha çok rekabet vardı. Tabutlar yapılıp köprüden aşağıya atılırdı. İdmangücü bizim ruhumuza işlemiş. Bu halen devam eder. ■ Karadeniz: Trabzonspor oyuncusu nasıl oldunuz? Zekeriya Güneş: Dört takım birleşip Trabzonspor’u kuruyorlar. İdmanocağı dışarıda kalıyor. Sağa sola gidiyorlar. ‘Birleşin’ cevabı alıyorlar. Bir yıl kırmızı-beyaz olarak ligde oynuyor. Sezon sonunda kavgalarla, toplantılarla birleşiyorlar. Renklerde anlaşamıyorlar. Sonrasında birisi bordo, diğeri de mavi diyor ve 1967’de birleşme oldu. 1970’e kadar dışarıdan oyuncular alındı. 1970’te PTT’ye 1-0 kaybedildi ve şampiyonluk kaçtı. Sonrasında hep Trabzonlu oyuncular takıma alındı. Hepsi amatörden alındı. Şenol, Ali Kemal, Necati’yi aldılar. Trabzonspor öze dönünce 75’te şampiyon oldu.

ÜNAL’A ZAMAN VERMEK LAZIM

■ Karadeniz: Şu anki Trabzonspor’u nasıl gözlemliyorsunuz? Zekeriya Güneş: Ünal hoca çalışkandır. Mevcutların içerisinde en iyisidir. Ünal ile gider bu. Ünal’ın en büyük sıkıntısı, gelen kadroyu kendisi kurmadı. Geç geldiği için bu oldu. Çalışması çok iyidir. Ünal’a zaman vermek lazım. Şu anda hiç kimse Trabzonspor’dan bir şey beklemeyecek. Kaybedilen maçları alsaydı beklenti büyüyecekti. Daha kötüydü. Ünal hocaya sabretmek lazım.

MEHMET ALİ YILMAZ İYİ İŞLER YAPTI

■ Karadeniz: Trabzonspor’un en başarılı teknik direktörü kimdir? Zekeriya Güneş: Ahmet Suat Özyazıcı’dır. Şampiyonluk yaşadı. Şampiyonluk yaşadığı için başarılıdır. Ondan sonra da en başarılısı Şenol Güneş’tir. Onun gibi Trabzonsporlu yoktur. Şenol’u kimse sevmez. Neden? İşini iyi yaptığı için. Dediğimiz gibi takım şampiyon olmadığı zaman başarısızsınız. Beşiktaş’ı şampiyon yaptı. Ooo iyi hoca oldu! Şenol Güneş zaten iyi hocaydı. Şu anda başkan yönünden bir sıkıntı var orada. Başka bir sıkıntısı yok. Trabzonspor’a Trabzonlu isimler olmalı. Hoca olarak. Yabancı adam almayacaksın. Biz kendi adamlarımızı çok hor görüyoruz. Ersun buradan dünya para aldı gitti. Şu an bir daha gelse yine tutarlar onu. Mehmet Ali Yılmaz bana göre Trabzon’a çok büyük işler yaptı. Trabzonspor’a büyük hizmetleri oldu. Tesisleri yaptı. Biz hep hor görüyoruz. Trabzonlu insanlar yabancıları çok seviyor.

TRABZONSPOR’U CAHİLCE YÖNETİYORLAR

Zekeriya Güneş ve İlyas Güneş  Spor Koordinatörümüz Nihat Erence ve yazarımız Tevfik Kaynar’a samimi açıklamalar yaptı. Zekeriya Güneş’in “Önceden Şenol Güneş için Zekeriya’nın kardeşi derlerdi. Şimdi benim için Şenol Güneş’in kardeşi diyorlar” sözleri içtenliğinin en güzel göstergesiydi.

■ Karadeniz: Peki Trabzonspor neden bu kadar maddi olarak zor durumda? Zekeriya Güneş: O kadar gelen paraya göre harcama yapılmıyor. Gelen para kadar bütçe yapacaksın. Borca girmeyeceksin. Cahil oldukları için bu işi bilmedikleri için borca soktular kulübü. Trabzonspor’da akıllı adamlar olsaydı böyle olmazdı. İstanbul’dan gelenler bilmez. Buradakiler de yanlış yapılırken demez.

‘ÖZE DÖNÜŞ’ ŞART

■ Karadeniz: Trabzonspor nasıl kurtulur? Zekeriya Güneş: Trabzonspor özüne dönecek ve 4-5 yıl bekleyecek. Parayı akıllı yönetecekler. Ersun Yanal’a 10 milyon Tl veriyorsun. Burak Yılmaz’a o sözleşmeyi yapıyorsun. Demek ki sen cahilsin. O işi bilmiyorsun. Benim fabrikam olsa işi bilenleri alırım oraya. İşe bilene para veririm. Kardeşim bunu aldın ama neden aldın? İşi biliyor mu? İhtiyacın olsa bile bu kadar para verilir mi? Dengeyi bozarsın.

ŞENOL BEŞİKTAŞ’TAN AYRILIR

■ Karadeniz: Şenol Güneş, Beşiktaş’ta ne kadar daha kalır? Zekeriya Güneş: Bana göre bu sezon sonuna kalır. Seyirci çok tutuyor. Bu sezon sonu ayrılır diye düşünüyorum, sonra da daha takım çalıştıracağını düşünmüyorum. Milli takımdan da aşırı istek olursa gider yapar. Trabzonspor’a da döneceğini sanmıyorum. Benim şahsi görüşüm de dönmemesi lazım. ■ Karadeniz: Trabzonspor’da başkanlık yapar mı? Zekeriya Güneş: Bence yapmaz. Bakanlık, belediye başkanlığı falan yapmaz. Şenol hocada şu huy var: Şuraya 20 kişi alınacak, ben 21.kişiyim. Beni almaz. Hak edeni alır oraya. Herkes Şenol hocayla çalışamaz. İşi verir, işin yapılmasını ister. Yapıldığında da hakkını verir. Şenol Güneş sabah 8’de idmanlara gider, akşam 8’de çıkar. Diğer hocalar gibi antrenmanları yardımcılarına yaptırmaz, kendisi yapar. Mesela git şimdi tesislere, eşi çocuğu falan. Der hemen ‘hayrola niye geldin’? İşini her şeyden ayrı tutar. Onun başarısız olması mucize.

ŞENOL’UN VELİAHTI YOK!

■ Karadeniz: Şenol hocanın veliahtı sizce kimdir? Zekeriya Güneş: Sağlığı el verdikçe bu işi yapar. Kulüp takımı çalıştıracağını düşünmüyorum. Milli takım olur olmaz bilemem. Valla bana göre Şenol Güneş’in veliahtı olarak kimseyi görmüyorum. Kimse onun gibi çalışamaz. Kimse onun gibi yaşayamaz. Asla torpili yoktur. Ona ‘Takıma kardeşini alacağız’ deseler, ‘Ben karışmam’ der.

■ Karadeniz: Şenol Güneş mi, Fatih Terim mi? Zekeriya Güneş: Fatih Terim farklı, Şenol Güneş farklı. Dünyadan antrenörler çağırdılar yurt dışına. Şenol Güneş çağrıldı. Gazetelerde Şenol Güneş küçük çıktı. Fatih Terim’in doğum günü daha büyük çıktı. Şenol Güneş işini yapıyor. Fatih Terim’in PR çalışması daha fazla. Şenol Güneş doğrusunu yapar. Fatih Terim devletten çalışmadan para aldı milli takım olayında. Şenol Güneş ise çalıştığı halde parasını alamadı. Türk futbolunun beşiği Trabzon’du, Trabzonspor’du; ama biz Trabzon’u ve Trabzonspor’u öldürdük.

TRABZONLULAR BiRBiRiNi Kıskanıyor

■ Karadeniz: Burada siz ve sizin gibi bilgi birikimi yüksek olan kişiler var. Trabzonspor’dan size gelip görüş alan oluyor mu? Zekeriya Güneş: Trabzon’da iki yakın arkadaş olsun. Birisi bir yere gelince diğeri onu kıskanıyor. Öyle insanlar var burada. Mesela eski futbolculara ‘Kulübe sahip çıkacaksınız’ dedim. Trabzonspor’a eski futbolcuları da almıyorlar. Ali Kemal’i aldılar mesela, sus payı olarak. Trabzonspor alacak eski futbolculardan 4-5’ini. Çünkü kulüplerin artık paralı adama ihtiyacı yok. Yayın gelirleri, seyirci ve galibiyetlerden çok paralar geliyor kulüplere.