Trabzonspor avukatı Nusret Yılmaz, Trabzon İl Genel Meclisi Toplantısına katılarak İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemisi tarafından yürütülen "Futbol'da Şike" davası hakkında yaşanan süreçle ilgili bilgilendirmede bulunarak üyelerin sorularını yanıtladı. Toplantıya "Temiz futbolu" simgeleyen beyaz formalarla katılan İl Genel Meclisi üyeleri bordo-mavili kulübe destek verdiler. Konuşmasına, 3 Temmuz 2011 tarihinin Türk sporunun ve Türk futbolunun, arınma ve temizlemeye gayret gösterdiği tarihin başlangıcı olduğunu ifade ederek başlayan Yılmaz, "3 Temmuz 2011 tarihi Türk Spor'un ve Türk Futbolunun arınma ve bağırsaklarının temizlenmeye gayret gösterildiği tarihin başlangıcıdır. Bu tarih hepimizin arzuladığı şefaflık, fırsat eşitliği ve adalet duygusunun ön plana çıkarıldığı bir tarihtir. Giydiğiniz formalarda yer alan beyaz bölüm saflığın, temizliğin, mağsumiyetin ve adalete teslimiyetin rengidir. 3 Temmuz sonrasında Trabzonspor kulübü her mekanda her toplantıda Türk adaletine ve mahkemeye duymuş olduğu güveni dile getirmiştir.Kendisini yöneltilen eylemlerden aklanacağını bildiği için sürece sükünet ile takip etmiştir. Yargıya duyduğu güvenin neticelenmesinin mutluluğunu yaşamıştır. Çağlayan adliyesinde görülen dava yanlızca bir dava değildir. Türkiye'nin gözü bi davada olsada orda bir adelet arayışının fırsat eşitliği beklentisinin şefaflığın ve temizliğin ön plana çıkarılması ve bunun gerçekleşmesi duygusu hakimdi" ifadelerini kullandı. Yılmaz, mahkemenin yapmış olduğu yargılama, delilleri takdir ve değerlendirme hassasiyetinden çok memnun olduklarını ifade ederek şunları söyledi: "İletişim tespit tutanaklarının tek başına delil olarak kabul edilmeyeceği söylenmektedir. Fakat hukuk her zaman iki kere ikinin dört edeceği bir bilim dalı değildir. Burada sadece ve sadece iletişimin tespit tutanakları değil, bu tutanakları destekler mahiyette fiziki takipler, sanıkların savunmalarındaki beyanları, dosyada bu hususları destekleyen bilgi ve belgeler mevcuttur. 'Ortada sadece iletişim tespit tutanakları vardır' demek doğru değildir. Hiçbir hakim ya da savcı, hiçbir mahkeme yeterli delil olmadan, tam bir vicdani karara varmadan, mahkumiyet hükmü vermez." "TRABZONSPOR'UN HAKLARINI KORUMAK İÇİN GEREKLİ TÜM GİRİŞİMLERİ YAPACAĞIZ" Yılmaz, mahkemenin eylemlerin gerçekleştirildiğine yönelik kararının, federasyon nezdinde de kabul görmesi ve buna yönelik işlem yapması gerektiğine inandıklarını anlatarak, "Şu konuda da çok soru geliyor, bizler ortaya çıkabilecek neticeler doğrultusunda ihtimalleri değerlendirerek hazırlıklarımızı yapmış bulunmaktayız. Şu aşamada bu hazırlıkların son değerlendirmesi yapılmaktadır. Trabzonspor’un haklarının teslimi iadesi ve korunması adına gerekli bütün girişimlerde bulunulacaktır. Bundan hiç kimsenin endişesi olmasın” ifadelerini kullandı. "UEFA SÜRECİ YAKINDAN TAKİP EDİYOR" UEFA'nın süreci yakından takip ettiğini belirten Yılmaz, "UEFA, sıfır tolerans anlayışını dile getirmiştir. 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamayı da önemsediğinin bir işareti iddianamenin onaylı bir tercümesini de alması ve onu da incelemesidir. Bu söz konusu meseleyi yakinen takip ettiğinin bir işaretidir. Hatta kendi disiplin komitesi kurulunun meseleye yönelik bugün yarın açıklanacak denilen kararının henüz açıklanmamış olmasını da İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına bağlayanlar, o davanın neticelenmesini beklenildiğini dile getirenler de çok sayıda var. Bu da göz ardı edilemeyecek bir görüştür. Nihayetinde çıkacak karar nedir, UEFA nasıl bir karar verecek, bunu bilemeyiz normal olağan uygulamalar doğrultusunda beklentilerimiz var. Ama bu yıl Galatasaray Spor Kulübü ve Trabzonspor’un Avrupa Ligi’ne kabulünde meselenin dikkatlice incelendiği ve ‘katılmasında bir engel görülmediği’ şeklinde bir davet mektubu gelmiştir. Oysaki Fenerbahçe Spor Kulübü ile ilgili olarak UEFA, TFF tarafından gönderilen belgelerin karar tarihi itibariyle henüz incelenemediği ve o anlık yani şimdilik Disiplin Kurulu Komitesi bir karar verinceye kadar kabulün gerçekleştiğine dair bir mektup göndermiştir" şeklinde konuştu.