Yeni sezonu Lüksemburg temsilcisi Differdange 03 karşısında açan Trabzonspor’un ilk maçında sergilediği futbol geçen sezonu aratmazken, gelecek adına pek de olumlu sinyal vermedi. Bordo-mavili ekibin yanında esamesi dahi okunmayan bir rakip karşısında sahada ne yaptığını bilmeyen, şuursuzca bir oyun ortaya koyan Karadeniz ekibi, bu görüntüsüyle yeni sezonda da bir arpa boyu yol alamayacağını gösterdi bizlere.

Takımda belki taşlar yerli yerine oturmamış, Şota kendi oyun sistemini takıma tam manasıyla monte edememiş olabilir ama sıradan bir takım karşısında bu bahaneye sığınmak bile insanı gülünç duruma düşürebilir. Adı sanı belli olmayan, Trabzonspor’un rakibi olduğu için adını ilk defa duyduğumuz Differdange karşısında ev sahibi takımın 90 dakika boyunca organize bir atak dahi geliştirememesi kadar acı ne olabilir ki? Ne yaptığını bilmeyen, takım ruhundan uzak bir görüntüyle karanlık yüzünü gösteren Trabzonspor, aydınlığa doğru yol alması için önündeki hazırlık dönemini iyi değerlendirmeli. *** Başta futbolcular olmak üzere teknik heyet şapkasını önüne koymalı, bu şehrin sonuçsal olmasa da futbol kalitesi olarak beklentisine karşılık vermeli.

Ancak şunu da belirtmek gerekir ki; dün akşam oynanan maçta el freni görevini yapan Soner'in yanı sıra sahada varlığıyla yokluğu belli olmayan Sefa ve Musa Nizam’ın kredisini hızla tükettiğini söyleyebilirim. Waris'in de ununu elemiş, eleğini asmış şekilde "Trabzon’da ne işim var" görüntüsüyle takıma bundan sonraki süreçte fayda sağlayacağına pek ihtimal vermiyorum. Geçen sezon olduğu gibi 'kurtarıcı' görevini üstlenen Mehmet Ekici'nin duran toptaki becerisiyle atacağı gole artık duacı olduğumuz dönemleri geride bırakmak zorundayız.

Tabii ki Mehmet’in bu golleri bize mutluluk veriyor ama sahada Trabzonspor ruhunu, kimliğini ortaya koyarak rakibe nefes aldırmadan gelişecek organize ataktan da sonuca gittiğimiz dönemleri de görmek arzusundayız.

***

Son sözüm ise Şota Arveladze'ye... Ben de kendisinden umutluyum. Trabzonspor’un başına geldiği için mutlu olan insanlardan sadece biriyim. Bordo-mavili ekipte başarılı olmasını tabii ki her Trabzonsporlu gibi isteyenlerden biriyim. Hocam! Görüyoruz ki heyecanlısın, Trabzon’da bir şeyleri başarmak için hırslısın. Fakat iş sadece sende bitmiyor. Bu azmini ve hırsını takıma aşılamalısın ki bugün yumruk şovu ile coşturduğun tribündeki taraftar yarın seni silmesin. Bu da sana bizden dost uyarısı!