Spor Toto 1. Lig’in 23. haftasını 44 puanla lider tamamlayarak yeniden Süper Lig’e dönmek için gün sayan Rizespor’da Başkan Hasan Kemal Yardımcı samimi açıklamalarda bulundu. Rizespor’un başarısı için memleketine adeta kamp kuran Başkan Yardımcı, şunları kaydetti: “Yılda 80-90 milyon TL cirosu olan şirketin yönetim kurulu başkanıyım. Her ay kasama 8 milyon TL giriyor, 8 milyon TL çıkıyor. Yılsonu 90 milyon TL ciro yapan şirketi yönetiyorum. Ben burada haftanın 4-5 günü duramazsam bu şirket ne olur? En basiti batar. Bu sıkıntı tüm takımlarda var. Bir işin patronu işin başında olmalıdır.

Taş yerinde ağırdır. Biz bu başarıyı bu sene elde edersek, burada durduğum için olacaktır. Diğer türlü olmaz. Çarşıya gidiyorum, iki yere uğruyorum, insanlar o kadar memnun oluyorlar ki, oysa normal ziyaretlerim bunlar. Benim için anormal tarafı yok. Çay içiyorsun, yemek yiyorsun, insanların içerisinde bulunuyorsun, vatandaşlar seni de takımı da daha benimsiyor. İnsan ‘ilk defa bir başkan beni ziyaret etti’ diyor. Benim niyetim Rizespor’u, bu şehrin değeri haline getirebilmektir. Ben bunun için bu görevi kabul ettim. Bunun için çaba gösteriyorum. En büyük arzum denk bütçe nasıl yapılır, bunun cevabını vermek için bu koltukta oturuyorum.”

Elleri titrer!

Kulübün kayıtlı borcunun 40 küsur milyon TL olduğunu söyleyen Yardımcı, şöyle devam etti: “Ama bu bir ölçü değil. Örneğin bu 60 milyon TL’de ya da 30 milyon TL olmuş, bu önemli değildir. Örneğin bizde yabancı futbolcular var. Adamın 500 bin Euro alacağı var, ödeyemiyorsun. Oyuncunun da kafası bozuldu. Çekti bir ihtarname. 7 günde ödemen lazım. İş UEFA’ya gidiyor, dosya parası, avukat parası derken bir bakmışsınız ki 6-7 milyon TL. Özellikle de yabancı futbolcu transferini Türk kulüpleri yapmasını bilmiyor. Kulüp başkanları babasından kalan parayı da o şekilde harcasınlar görelim elleri titriyor mu titremiyor mu?”

Gelir gider iyi planlanmalı

Süper Lig’de ilk 10’da olan takımın yılda 70-80 milyon lira gibi bir para kazandığını dile getiren Yardımcı, “Bizim de kulüp isim hakkı, stadın isim hakkı derken ligde 90-100 milyon TL gibi bir gelirimiz garanti var. Burada kulübün kasasına kalacak parayı doğru kullanabilmek çok önemlidir. Alınan futbolcunun maliyeti, giden oyuncunun geliri her bir şey kalem kalem düzgünce planlanmalı. Bunun adına işletme kültürü derler. Yoksa nam olsun diye gazetelere, televizyonlara çıkayım diye bir düsturum olmamıştır, olmayacaktır” dedi.

Hayatımız söz konusu

Yardımcı, “Yönetim olarak takımımızla yakından ilgileniyoruz. Birinin suratı asık olduğunda yanına gidiyor, sebebini soruyoruz. 16 Mart Cuma gününe kadar 6 maç oynayacağız. Burada bizim hayatımız söz konusu. Yani çay fabrikası işe başlamış müdür işinin başında değil. E o fabrikadan ne kadar verim alırsınız. Alabilir misiniz” dedi.

Ağabeylik yapmaya geldim

Yardımcı, “Ben buraya koltuğa çakılı kalmak için gelmedim. Kulübü belli standartlara oturtup, belli olaylar karşısında belli uygulamaları Rizeliye anlatıp 3-5 sene sonra ne olduğu zaman Rizespor’da neler olacağını ortaya çıkartmak için görev aldım. ‘Kemal Başkan’la zamanında bunu böyle yapardık’ dedirtmeye geldik. Yaşım, tecrübem gereği kulübe ağabeylik yapmaya geldim” ifadelerini kullandı.

Üzülmez bizim için bir şans

Teknik Direktör İbrahim Üzülmez’den övgüyle bahseden Yardımcı, şunları söyledi: “Bizden biri. Gönlümüz onunla beraber. Çok samimi bir insan. Futbol işi bambaşka. Zaten bu bölgenin çocuğu. Kendisi Hopalı, eşi Arhavili. İşine sahip çıkıyor. Bizde, ‘teknik direktör dediğin insan bizden biri olmalı’ düşüncesi hakimdir. Malımı mülkümü teslim edeceğim bizden birinden bahsediyorum. Bizim gibi düşünen, bizim gibi sevinen, bizim gibi üzülen, paramızı parası olarak kabul eden insan isteriz. İbrahim Üzülmez de bu insanlardan biri. Yönetmek bir sanat. Para harcayacak, para saçacak lüksümüz yok. Ara transfer döneminde dahi dengeyi gözettik. İbrahim hoca da bu işte bize yardımcı oldu. Takımı aldığın zaman teslim edeceğin kişi çok önemlidir. Aşçı bu işte olmazsa olmazdır. Herkesin ortak akla uygun olması gerekir, bu da bizden birisiyle olacaktır.”

Taş yerinde ağırdır

Süper Lig’e çıkmaları halinde başkanlığa devam edeceğini söyleyen Yardımcı, “Süper Lig’e çıktıktan sonra en azından buranın da tadını çıkarmayı hak ettiğimi düşünüyorum. Tabii ki yönetimin ağırlığını Rize’ye kaydırmak istiyorum. ‘Taş yerinde ağırdır’ sözünü çok sık tekrarlıyorum ama başarı buradan gelecektir. Bu iş nasıl dönüyor, nasıl kaynak yaratılır gibi konuları artık İstanbul’dan ya da diğer illerden gelenlerin değil de bu şehirde olanların bulması taraftarıyım. Benim öyle bir misyonum var. Bunları gösterebilmek adına buradayız. Biz amatör futbolcu yetiştirir gibi yönetici de yetiştirmek için çabalıyoruz.  Bu işi bıraktıktan sonra arkamdan ‘Kemal Başkan gibi Rize’de yaşayacak başkan istiyoruz’ desinler istiyorum”  dedi.

Altyapıya yabancı hoca getireceğiz

“Altyapıda bizim huyumuza, suyumuza uygun bir sistemle harmanlayacak projeler gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Altınordu’daki gibi tam anlamıyla olmasa da Rize’de de bir disiplin oturtmamız gerekiyor. O disiplin için öncelikle yabancı bir altyapı sorumlusuyla şimdiden görüşmelere başladık. Birkaç sene hem sistemin oturtulması hem Rize’de gelecek vadeden antrenörlerin gelişimi hakkında kendisinden yararlanacağız. Rize’de ‘önce Rizespor’ diyenlerin sayısı çok az, insanların önceliği kendileri ve aileleri olmuş durumda.” 

Ömrümü burada geçirebilirim

“Rize’de son iki senedir sıkıntı var. Yönetim, ilgisizlik, yanlış transfer ve uygulamalar ve buna binaen şehirle bir kopukluk vardı. Ne Rizeli yönetimi seviyordu ne yönetim Rizeliyi. Futbol yüzünden Rize’ye soğuma lüksümüz yok. Kariyerimin son dönemlerinde Rize’ye olan ilgim ve ayırdığım zaman da arttı. Kariyerim sonlandıktan sonra ömrümün bir kısmını da burada yaşayabilirim. Hayat dediğiniz İstanbul’da parayı kazan, Bodrum’da Marmaris’te veya Avrupa’da harca değildir.” 

Ben istedim mi alırım

Balıkesirspor başkanının Vedat Muriqi transferini Spor Bakanının bitirdiği yönündeki açıklaması sonrasında kendisiyle konuştuğunu belirten Yardımcı, “Ona, ‘Sen beni tanımıyor musun? Hasan Kemal’in bu kadar tecrübesi var, iş adamlığı var, eski başkanlığı var, hiç mi bizim bir kabiliyetimiz yok da futbolcu transferi için Spor Bakanı’nı devreye sokayım? Bana saygısızlık yaptın’ dedim. Sonrasında kendisi benden özür diledi. Vedat konusunda Giresunspor aynı tavrı takınmış olsaydı anlardım. Çünkü eskiden onun futbolcusuydu. Adam oyuncusunun kabiliyetini biliyor gibilerinden düşünebilirdik. Biz Vedat’ın bonservisine 450 bin Euro verdik. 1. Lig’de bu parayı bonservise verdiğinizde daha torpile ihtiyacınız olur mu?”