Siz beni dinleyin üç beş değil, yedi sekiz yeni futbolcu arayın. Yardımcı rol oyuncusu bunlar; yetenekleri kısıtlı, üretkenlik zayıf. Lige veda etmiş rakip yapamadıkları için düştüler. Savunmuyorlar kalesine yanaşmak için engel görmüyorsun.

Her an, her durumda uzak kalıyorlar. Üç beş liralık futbolcularla bir farkınız olsun. Üç kere geldiler, bir gol attılar. Bin kere kalenin karşısına gelir, bir şey üretmez mi insan? Bir şut, ara pası, koşu, beceri içeren bir şey yapın. Şu futbolcu grubu üzerine hayal kuramazsın. Düşen takımdan farkımız: Sıralamadaki yerimiz, formanın rengi. Futbol seviyesi veteranlar maçı, olgunlar turnuvası gibi bir şey.

Depar atmayı geçtim, hızlı bile yürümüyorlar. Arada uyarmıştır takımın hocası, dakika 60'da müdahale etti. Hepsini çıkarıp yeni bir on bir koysa olurdu. Otostopla Adana'ya gitmişler gibi. Top bizde kalsın, kısa kısa kalenin uzağında eğlenelim, zahmetli işlere bulaşmadan keyif yapalım kafasındalar. Değişiklik de fayda etmedi. Sahte yıldız Bero ve Castillo girdi sonuçta.

Son bölüm daha bir sıkıntılı geçti. Her futbolcumuzun oksijen tüpüne ihtiyacı vardı. Havanın sıcağı, nemi daha bir tempoyu düşürdü. On kişi de kaldılar, en önemli hamlesini yaptı hocamız, üç dakika kala "Yusuf'u" sol beke aldı. Antalya ile puanları eşitledik, Başakşehir ve Fenerbahçe maçları var.