Almanya'nın 2014 Dünya Kupası'nı kazanan kadrosunda yer alan ve sezon  öncesinde İspanya'nın Valencia takımından 35 milyon sterlin bonservis bedeliyle  Arsenal'e transfer olan 24 yaşındaki savunma oyuncusu, İngiliz The Sun gazetesine  verdiği röportajda, İslam'ın kendisi ve kariyeri için anlamının çok büyük  olduğunu ifade etti.

 Futbolculuk kariyerinde sık seyahatler ya da Avrupa Futbol  Şampiyonası'nın Ramazan ayına denk gelmesi gibi nedenlerle dini görevlerini  yerine getirmekte bazen zorlandığını belirten Arnavut kökenli Alman futbolcu,  "Müslüman olmak benim için her şeyden önemli. Bir gün hacca gideceğim. Müslüman  olarak hayatınızda en az bir kez oraya gitmelisiniz ve benim için bu büyük bir  hedef" diye konuştu.

Valencia forması giydiği dönemde düzenlediği bir basın toplantısında  masadaki bira şişesinden rahatsız olarak uzaklaştırmasının hatırlatılması üzerine  Mustafi, "İnsanların bu işi bira reklamı için yaptığımı düşünmesini istemedim.  Sonunda bira şişesi basın toplantısı boyunca önümde durmaya devam etti ancak  kulüp ve bira şirketi durumun hassasiyetini anladıkları için benden özür diledi."  değerlendirmesinde bulundu.

 Evde Arnavutca konuştuğunu ve annesinin Arnavut yemekleri yaptığını  aktaran Mustafi, yetişme tarzından, dini inancından ve kimliğinden mutlu olduğunu  sözlerine ekledi.

 24 yaşındaki futbolcu, bu sezon Londra ekibinin ligde oynadığı dört,  Şampiyonlar Ligi'nde de iki maçta 90 dakika forma giydi. Bu maçların beşinden  galip ayrılan Arsenal, kalesinde dört gol gördü.