Trabzon Genç Erkekler Voleybol A ve B Grubu’nu şampiyonlukla bitirerek, adını gruplara yazdırma başarısı gösteren Arak Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi Müdürü Osman Gülbeyaz, Beden Eğitimi Öğretmeni Yüksel Yalçındağ ve Müdür Yardımcısı Halit Yakupoğlu başarılarının sırrını anlatırken, öğrencilerinin eğitimde de aynı başarıyı gösterdiğini ifade ettiler.

Müdür Gülbeyaz şunları söyledi: “Biz bir spor kulübü değiliz. Bize puanla öğrenci geliyor. Öncelikli hedefimiz onları hayata ve bir üst öğretime hazırlamak. Doğal olarak bunların bir takım dersleri var. Beden eğitimi dersleri her ne kadar spor yapmak için temel bir takım şeyler öğretiliyorsa da, voleybol dersi değil, futbol dersi değil.”

“Öğretmenlerimiz de normalde antrenör değil. Bir okula beden eğitimi öğretmeni girdiğinde uymak zorunda olduğu bir mevzuat, bir müfredat var. Bütün bunların dışında futbol, voleybol, hentbol gibi bir çalışma yapıp da bir başarı, bir rekabet oluşturmak; ancak ders saatleri dışında, ‘egzersiz’ dediğimiz haftada 6 saat kadar çalışmalar var.”

“Beden eğitimi öğretmenleri çok özverili bir şekilde çalışıyorlar. Bunu nasıl çözdük. Şartlar da biraz öyle zorladı. Geçen seneden başlayarak, yetiştirme ve destekleme kurslarımız vardı. Bu kursları ciddiye alarak yaptık. 9 ve 10. sınıflara baştan dedik ki, madem bu öğrenciler yeni geldi, yetenekleri daha keşfedilmemiş, daha tanımıyoruz çocukları, doğrudan matematik, fizik, kimya kurslarına girmektense spora yönlendirelim. Çünkü okuldaki dersler iyi bir ölçüde yeterli onlar için.”

“Salonumuz var, elimizde imkan varken bunu kullanmak lazım. Salonu aktif şekilde kullanabilmek için beden eğitimi derslerinden yetiştirme ve destekleme kursları açtık. Bazen ben 9-10’a kadar okulda kalıyorum. Gecenin 9’unda salonun ışıkları açık oluyor. Takımın birisi gelip orada maç, antrenman yapıyor. Beden eğitimi öğretmenlerinin okulda olmadığı gün yoktur, öyle planlama yaptık. Bu anlamda elimizdeki imkanları kullandık.”

Kazaya uğramadık

“Ben 2007’den beri aynı okuldayım, son bir senedir müdürüm. Çalışıyoruz, çalışmak güzel, çocuklar yetenekli ama bir şekilde bir başarı, millete gösterebileceğimiz, bunu başardık diyeceğimiz bir şey elden kaçınca bu biraz moral bozuyor. Geçen sene olmayacak bir maçta yarı finallerde elendik. Tamam biz bunu anlayışla karşılayabiliyoruz ama çocukların bir motivasyonu var, hayalleri var, şampiyon olacaklar, bölgeye gidecekler. Belki bölgeyi geçecekler. Bir hayli motivasyon bozulabiliyor. Biz o son maçı kaybettikten sonra Yüksel beye ve Halit beye dediğim, ‘aynen çalışmaya devam’. Nasıl olsa çocuklar zaten elimizde. Bu takım bir dahaki sene illa bir şekilde hazırlanacak. Aynı şekilde başladık, yazın da kurslar vardı orada da aynen çalışmalar devam etti. Bu sene bir kazaya uğramadan iki grupta da şampiyon olmayı başardık. A Gençler Artvin’e, B Gençler Rize’ye gidecek. Bu sene kızlarda A takımımız ilk defa oluşturuldu. Grupları geçtik, ilk eleme gruplarında mağlubiyet almadılar Doğu grubu birincisi olarak ama tecrübesiz bir takım. Diğer takımların senelerdir yaptıkları, çalıştıkları belli. İnşallah seneye kızlarda da buna benzer bir şeyi zorlamaya çalışacağız.”

Şampiyon olduk ama asıl amacımız üniversite

“Öğrenci potansiyeliyle alakalı. Bizdeki öğrenci şuan 550-560 civarında. Bir sporda başarılı olabilmek için elinizde öncelikle bir hammadde olacak, alttan gelecek. 200 öğrenciniz varsa bunların arasından kaç tanesi erkek-kız olacak, yaşları tutanlar ne kadar, bu olayı yapabilecekler, biraz zor. Ama niye Erdoğdu Lisesi futbolda şampiyon olabiliyor da voleybolda niye gruplarda adı bile okunmuyor. Belki sadece bütün enerjilerini futbola ayırıyorlar, belki salonları yok, doğru dürüst çalışma imkanları yok. Voleybolda salonu olan okullar nispeten daha çalışma imkanları olan okullar. Biz geçmişten beridir geleneksel olarak voleybolla biraz daha yakından ilişkiliyiz. Bazı okullarda güreş antrenörü var güreşle ilgilenebiliyorlar. Bizim voleybol ana branşımız diyebiliriz. Eğitim bizim asli amacımız, bu çocuklar şampiyon oldular ama her birinin akıllarının önemli bir bölümünü üniversite sınavı işgal ediyor” 

Futbol gibi voleybolda da yetenekli gençler var

Trabzon’da voleybol branşına yatkınlığın fazlalığından bahseden Beden Eğitimi Öğretmeni Yüksel Yalçındağ, “Hamur ve maya var Trabzon’da, yetenekli sporcu ve gençlerimiz de var. Türk futbolunun hamuru Trabzon’dur ve Trabzonspor’un altyapısıdır; Türk voleybolunun da altyapısı Trabzon’dan çıkabilecek. Çünkü yetenek aynı, genetik aynı, spora yatkın geçlerimiz var. Spor denince akla futbol değil; voleybol, basketbol, hentbol da gelmeli. Bunlar da yetişmeli bu salonlarda ve yetişir” ifadelerini kullandı. 

Bir yanda spor bir yanda üniversite

Araklı Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Halit Yakupoğlu, marka bir okul olduklarını ifade etti. Yakupoğlu, “Okulumuz salon sporlarında ideal bir okul. 240 kişiye yakın öğrenci yurdumuz, 570 kişiye yakın öğrencimiz var. İstediğimiz saatte çalışma fırsatımız ve 3 tane beden eğitimi öğretmenimiz var. Bunlar idealist, heyecanlı, muazzam çalışan insanlar. Sadece voleybol değil, badminton, masa tenisi, basketbol, hentbola kadar hemen hemen bütün branşlar oynanıyor ama voleybolda yıllardan beri ciddi başarılarımız olduğu için, ana branş okulda. Futbol branşımız var, onda başarılı olamadık. Sürmene’deki maçlarda elendik. Ona da bir altyapı oluşturmaya çalışıyoruz. Üniversiteye başarı oranımız yüzde seksenin altına hiç düşmedi” dedi.

Yakupoğlu, “Üniversite konusunda marka bir okul olduğumuz için velilerin bize güveni bu konuda tam. ‘Benim oğlum spor yapıyor da derslerinde sıkıntı olur mu?’ diye düşünmüyor. Bu tip bir velimiz olduğunda konuşup ikna edebiliriz. Güveni verebiliyoruz. Başarımız okul kurulduğundan beri yüzde seksenin altına hiç düşmedi. Dolayısıyla her sene spor yapıyor öğrenciler, böyle olunca iş kolay oluyor. Doktor, avukat, cumhuriyet savcısı, öğretmen öğrencilerimiz var. Bu anlamda çok şanslı bir okuluz. Türkiye’nin neresine gidersek gidelim, bizim okul mezunu ciddi anlamda mevki, makam sahibi öğrencilerimizle karşılaşıyoruz” ifadelerini kullandı.



Hiçbir başarı çalışmadan olmaz

Araklı Kaymakamı Adnan Tezcan başarılı voleybolcuları makamında ağırladı. Trabzon Liselerarası Voleybol’da A Gençler ve B Gençler kategorilerinde hiç maç kaybetmeden şampiyon olan ve 26-29 Şubat’ta Rize’de ve 16-19 Mart’ta Artvin’deki Türkiye finallerine gidecek olan Araklı Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi Voleybol A ve B Genç takımlarını makamında kabul eden Adnan Tezcan, ‘’Araklı her alanda marka olan bir ilçe, biz bir çok alanda olduğu gibi sosyal, sportif alanda da gençlerimizin önünü açarak, onların kötü ve zararlı alışkanlıkların dışında kalması için  her türlü imkanı sağlamaya çalışarak yanlarında oluyoruz, gençlere inanıyor ve güveniyoruz. Hiçbir başarı çalışmadan olmaz. Gençlerimiz  Türkiye Finallerinde de başarılı olacaklar, onlara şimdiden başarılar diliyorum” dedi. İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Rıza  Keskinsoy ise ‘’İlçede okullara yaptığımız yatırımların karşılığını her açıdan almaya başladık. Gençlere değer verip inanırsanız, onlar sizi mahcup etmezler. Gençlerimize Türkiye Şampiyonası’nda başarılar diliyorum” dedi.           

Öğrencilerimizin yeteneğini keşfettik

Araklı Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi Beden Eğitimi Öğretmeni Yüksel Yalçındağ, öğrencilerine hangi sporu sevdirebileceklerinin çalışmasını yaptıklarını söyledi. Yalçındağ şunları söyledi: “Biz okul olarak; düzen, sistem ne olursa olsun, neyi öğretebilirize baktık, voleybol adına ne yapabilirize baktık. Burada 9, 10, 11 ve 12. sınıftan öğrencilerimiz var. Okula gelen bütün öğrencilerimizi düz bir beden eğitimi dersinden ziyade, bir öğrenciye hangi sporu sevdirebiliriz dedik.”

“Müfredata çok bağlı kalmadan voleybol, masa tenisi, satranç veya diğerleri mutlaka spora ilgisini uyandırmaya çalıştık. Okul olarak da ilçe olarak da geçmişten kaynaklanan bir voleybol kültürü vardı ilçede. Kendim de liseden beri voleybol oynayarak yetişmiş bir beden eğitimi öğretmeniyim. İlgisizlik var ama bu bizim okulumuzu çok ilgilendirmiyor.”

“3-4 yılda bir şampiyon olduk. Voleybolda özellikle İdmanocağı’nın profesyonel ligde olması, Trabzonspor’un profesyonel lig hedefi koyması aslında voleybolu canlandırdı. Ama okullarımızda bunu canlandıracak sistemi kurmadı. Bana göre bir beden eğitimi öğretmeni her zaman egzersizini yapacak ve takım sporu yapmalı. Voleybol, hentbol, basketbol. Salonlarımız bol, Trabzon şehri tesis olarak mükemmel tesislere kavuştu.”

Öğretmenlerimiz takım sporuyla uğraşmalı

“Futbolun dışında salon sporları kültürü, spor ahlakı hepsi çok daha güzel. Benim önerim ilköğretim beden eğitimi öğretmenlerimiz egzersizini, kursunu neyse yapmalı, takım sporlarıyla uğraşmalı. Mutlaka çıkarmalı, zorunlu görevi olmalı. Beden eğitimi öğretmenlerinin bu anlamda özverili çalıştığına inanıyorum ama okulda çocuk altyapısı ve sporu o çocuklara yaptıramadığı zaman kulüpler de belli bir yere kadar. Okullardan keşfedildi, çıktı. Şuan  sporcularımızın birçoğunun içerisinde belki kimse farkında değil ama Trabzonspor’da oynayacak düzeyde voleybolcularımız var. 2 yıl sonra belki İdmanocağı’nın 80-100 bin lira verip dışarıdan getirip oynattığı sporcuların en az 2-3 tanesi benim takımım da var ama kimsenin haberi yok.”

Trabzonspor’un altyapısı olmalıyız

Yalçındağ, Trabzonspor’un altyapıya bakış açısının ve girişiminin yetersiz olduğunu belirterek, “Yeterli olduğuna inanmıyorum. Buna benim girişimimden ziyade Trabzonspor’un bakış açısı çok önemli. Bu konuda emek veren insanlara sahip çıkmalı. Çok rahatlıkla benim okulum Trabzonspor’a mükemmel bir pilot okul olabilecek düzeyde. Trabzonspor’un bir altyapısı olacaksa, kesinlikle bizim voleybol anlamında pilot okul olmamız lazım. Başka bir plan, projeleri varsa bunun dışındayım ama okulları da Trabzonspor’un çevresine alacaksa, okulumuzun pansiyonu yatılı, çok güzel eğitimi var. Hepsinin üniversite hedefi var. Bunun yanında ikinci hedefleri de iyi, ahlaklı sporcu yetişmesi. Okulumuzda tesis var, pansiyon var, yatakhane var, yemekhanesi var, okulu var, eğitimimiz var, kampüsümüz var, herşeyimiz var.  Bu sene çifte şampiyonluk  yaşıyoruz.  Bu konuda Trabzonspor eğer Süper Lig hedefi koymuş, ‘bu hedefe de ulaşacağım’ diyorsa, kendi altyapısından yetiştirmeli” dedi.

Murat SELİM