Sezonun ilk maçında sahasında ağırladığı Kasımpaşa karşısında ‘geçmiş sezonun kötü izlenimlerini silme’ adına oyunun ilk başlarında Trabzonspor, karşısında rakibini kendi sahasında bekleyen geçen yılın başarılı takımı olan Kasımpaşa’yı buldu. Orta alanda Kasımpaşa’nın kalabalık bir bloğu ile karşılaşan Trabzonspor istediği oyunu sahaya yansıtamayınca; bu bölümde zorlansa da, Onazi ile 1-0’ı yakalayarak oyuna biraz daha ağırlığını koydu. Sil baştan yeni bir kadro kurmanın uğraşı içerisinde olan Trabzonspor’u bu aşamada değerlendirirken, her geçen gün daha farklı bir görünüm içerisinde olacağından şüphemizin olmaması gerekir. Zira bu süreçler kolay süreçler değildir. Bu kadrodan iki üç oyuncu dönüşümlü olarak değişir. Trabzonspor daha farklı bir mücadele içerisinde hedef yükseltebilir. Derken, ilk yarı Trabzonspor’un 1-0 galibiyeti ile sonuçlandı. İlk yarı ve de ikinci yarının başlarında tüm sporseverlerin gözü alınan yeni sporcularda iken, asıl önemli olan bu sporcuların uyum birlikteliğinde iyi şeyler yapma uğraşındaydı. Yani teknik kapasiteleri ile oyuna kattıkları ivme, ilerisi için umut vericiydi. Üstelik de Kasımpaşa gibi fizik üstünlüğü üst seviyede olan bir takıma karşı. İkinci yarıda daha fazla öne çıkan Kasımpaşa, oyuna ağırlığını koyduğu anlarda çıplak gözle bakıldığında, yıllardan beri Trabzonspor kanatlarını iyi kullanamadığından baskı üzerine baskı yemiştir. Onun içindir ki; Trabzonspor’a iyi bir sağ kanat oyuncusu ve de ileride rakip defansı oyuna çıkartmayacak, topu ayağında tutacak, ön direği ve de arka direği iyi kullanacak bir santraforun kaçınılmaz olduğu bir gerçektir.

Forvet arkası bir santraforla “Bu ligde ben varım” demesi de hayli zordur. Futbolda iyi niyetli olmak yetmiyor. Önemli olan her futbolcunun mevkisinde işinin gereğini yapmasıdır ki, takım oyununun bir zinciri eksik olmasın. İşte onun içindir ki; ikinci yarı Trabzonspor topun arkasında yani geriye yaslanarak, rakipten gelen atakları karşılamakla meşgul bir takım görüntüsünü sergiler oldu. Onur’un mükemmel kurtarışının ardından Yusuf’la saç baş yolduran kaçan bir gol vardı ki; karşılığı “Yusuf kardeşim akıl öyle bir şeydir ki, onunla bir anda cennetini cehenneme, cehennemini de cennete çevirirsin” dedirtecek cinsten. Zorlandık ama 2-0 kazanmasını da bildik. Kötü olan futboldu, güzel olan 3 puandı. Kalede Onur vardı. Ne de olsa fındık ayı kardeşim, ilerisi daha iyi olacak inşallah. Bu takım her geçen gün daha da iyi olacaktır kanısındayım...