Trabzonspor’un eski teknik direktörü Şenol Güneş, bordo-mavili kulübe saf ve temiz duygularla geldiğini, yine saf ve temiz duygularla birlikte gittiğini söyledi. Güneş, herkesten helallik isteyerek, çok yorulduğunu ve belli bir süre takım çalıştırmayı düşünmediğini belirtti. Görevinden istifa ederek ayrılan Trabzonspor’un eski teknik direktörü Şenol Güneş, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenleyerek, veda etti. Güneş’in toplantısını kalabalık bir medya grubu takip ederken, önemli açıklamalarda bulundu. “ÜZDÜKLERİMİN BENİ AFETMESİNİ, HAKKI OLANLARIN İSE HAKKINI HELAL ETMESİNİ İSTİYORUM” Trabzonspor’un eski teknik direktörü Şenol Güneş, 3 yıllık bir zaman içinde bordo-mavili takımda görev yaptığını kaydederek, “3 yıllık zamanı kısa bir zamana sığdırmak istemiyorum ama giderken veda etmek istedim. Gelirken Kalabalıktık giderken yine kalabalığız. Medya ordusuyla kalabalığız önemli olan gönül zenginliğinizin olması. Geriye baktığımızda 3 yıl önce Trabzonspor’un ihtiyacı olduğu için bana gel dediler bende geldim. Hiçbir şart koşmadım. Sadece oyuncuların alacakları için bana gelmemesi şart koşmuştum. O dönemde kriz vardı. Bir takım sıkıntılar vardı. Taraftarlarda istiyordu. Birlikte iyi ve kötü günlerimiz oldu sevindik üzüldük ve bugünlere geldik. Görev sürem içersinde üzdüklerimin beni af etmesini, hakkı olanların hakkını helal etmesini istiyorum. Benim de var ise hepsine helal olsun diyorum. Çünkü kolay bir iş değil Trabzonspor’da görev yapan biri olarak zaman zaman istemenden de olsa üzdüklerimiz olabilir” dedi. “TOLUNAY HOCAYA BAŞARILAR DİLİYORUM” Şenol Güneş, Trabzonspor’un yeni teknik direktör Tolunay Kafkas’a herkesin sahip çıkması gerektiğini dile getirerek, “Tolunay hocaya hoş geldin diyorum. Yeni dönemde kendisine ve tüm Trabzonsporlulara hayırlı olmasını diliyorum. Gaziantepspor maçı için oyuncuları ve teknik heyeti tebrik ediyorum. Başarılarının devamlı olmasını dileğiyle sevgilerimi sunuyorum. Kupada ve ligde başarılar diliyorum bu takımın en iyisini yapacağını düşünüyorum. Trabzonspor’un şartlarına baktığımız zaman ilk 3’de olacak bir takımdır. Kupayı olacak bir takımdır. Kan değişikliğinin yararlı olacağını düşünüyorum. Temennim İlkeli, prensiple hep kazanan Trabzonspor, aranızdan ayrılırken herkesi gelip geçici olduğunu vurgulamak istiyorum. Trabzonspor ebedidir. Tolunay hoca önce Ünal hocayı sonra beni aradı ve görüştük. Yararlı bir görüşme olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. “YALAN SÖYLEYENLERİ VE ZARAR VERENLERİ TEMİZLEMEK, TRABZONSPORLULARIN İLK GÖREVİ OLMALIDIR” Açık, dürüst ve samimi olarak gerçekleri ortaya koymanın Trabzonspor’a yarar sağlayacağını savunan Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Görev yapanlara destek olunmalı. Yönetim, teknik heyete ve oyunculara herkesin o desteği yapacağına inanıyorum. Yalan söyleyenleri, zarar verenleri temizlemek Trabzonsporluların, birinci görevi olmalı. Doğru konuşmak ciddi bir iştir. Emeği geçenlere de saygı duyacağız. ‘Ben’ yerine ‘biz’ deme anlayışı dün ne ise bugünde benim için aynıdır. Trabzonspor’unda böyle olmasını arzu ediyorum. Hiçbir takımın Trabzonspor’dan üstün olmadığını vurgulamakta fayda var. Başarı Trabzonspor’un karakterinde var ve hayata geçirilmesi içinde bu tip değişikliklerini olmasında yarar olabilir. Biz Avrupa da yarışan bir takım olmalıyız, dünya kulübü olmalıyız. Yeni stadyumunda bir an evvel yapılması bekliyorum. Bu bütün Trabzonsporluların hakkı.” “OYUNCULARIM KULÜBÜ VE KENDİLERİNİ YÜCELTMEK İÇİN ÇALIŞSINLAR” “Birlikte yaşamayı ve yarışmayı bir kez daha gözden geçirmekte fayda var” diyen Güneş, “Oyuncuları hangi sorunlar olur ise olsun el ele versinler. Kendilerini ve takımı yüceltsinler. Her maçı kazansınlar takımın parçası olsun ve sahiplensinler en iyisini yapacaklarını biliyorum. Büyük oyunculardır ve bu umudu vermeliler. Coşku katmalılar yol gösterici olmalı. Gayretli olmaları bekliyorum. Barışa ve sevgiye, güzel duyguya önem versinler. Özgürdürler. Pes etmesinler kişilikli ve ahlaklı olsunlar. Kulüp sevgisini ve ülke sevgisi ön planda tutsunlar. Kazanmak için hiçbir zaman hileye başvurmasınlar. Sportmenlik dışı hareketler yapmasınlar. Yönetim, taraftar ve medya bir bütün için hareket etmelidir. Bunlar yapılırsa başarı mutlaka gelecektir. Zaten başarıyı ve barısızlığı gördük derslerde çıkarılmıştır” açıklamasında bulundu. “TRABZONSPOR’DA ŞEFFAFLIĞIN İSTENİLDİĞİ GİBİ OLMADI” Güneş, Trabzonspor’da şeffaflığın istenildiği düzeyde olmadığına dikkat çekerek, “Kavga yapmadan da çözüm ürütmekte fayda var. Bazen yumuşak söylememiz çok ısrar etmedi gibi yorumlandı. Yumruk mu atmak lazım, adamı dövüp öldürmek mi lazım. Fikirlerin konuşluğu ülkede herhalde böyle bir anlayış bekleniyor. Önemli olan doğru yolda gitmektir bu ben olsam da olmasam da fark etmez. Keyfim kaçtığı doğrudur. Bu yeni bir şey değil. 1,5 yıldır bu keyifsizliğimi ben his ediyorum ve keyifte vermediğimi ve bu keyfide alamayanların beni istememesini normal karşılıyorum. Takım olarak kazandık tek başıma kaybettim” şeklinde konuştu. “TRANSFER AYLARI KABUSUMUZ OLDU” “Sevdiklerimle, sevenler üzüldü biliyorum. Daha önce yapılanlar beni üzmemişti ama bazı şeylere üzüldüm” diyen Güneş, “Bugüne kadarki başarılara birlikte imza attık. Başarısızlıkları kimseyle paylaşmak istemiyoruz. Daha iyi başarılara imza atılması için böyle bir uygulamayı hayata koydum içim acısa bile. Kimseye kırmadan doğruları söylemek istiyorum amacım aynı yanlışları yapmayalım diye. Bir çok sorun benden kaynaklanmasa da o sorunları çözmede başaralı olamadığımı söyleyebilirim. Oyuncularını benimle sorunları yok ama duygusal kırgınların olduğunu biliyorum. Beklentilere cevap veremedik. Transfere bağlı sorunlar çok büyük oldu. Ekonomik sıkıntılar idari ve teknik sıkıntıları beraber getirdi. Kadro şişkinliği bizi olumsuz etkiledi. 3 Temmuz sonrası dağılan kadromuz, Şampiyonlar Ligi’ne girdik. Benim giden oyuncularımı tutamadığım ve direnmediği şeklinde yorumlar oldu. O direnmenin ne olduğunu ben anlamış değilim. Dağılan kadromuzun yerine son anda aldığımız oyuncularla kadro sayısını artırdık. Bunların gitmesinde de başaralı olamadık. Beklentisi büyük takım olarak kaybedilen her maç sonrası öz güven kaybına uğradık. Düşündüğümüz futbol kültürünü ortaya koyamadık. Transfer ayları kabusumuz oldu. Yabancı oyuncuları gönderemedik. Aldığımız her pahalı oyuncu elimizde kaldı. Trabzonspor tarihine baktığımızda büyük paralarla aldığı oyuncudan faydalanamadı” ifadelerini kullandı. “BURAK YILMAZ’A HAKSIZLIK YAPILDI” Burak Yılmaz’a haksızlık yapıldığını savunan Güneş, “O kadar katkısına ve arkasından para bırakmasına rağmen biz bunları hain olarak gösterdik. Çok para verdiklerimizi bağrımıza bastık. Biz ne istediğimizi bilmiyoruz” diye konuştu. “BAŞKAN BENİM ARKADAŞIM DEĞİL” “Kulübün her bireyi malzemecisi de, başkanı da, antrenörü de hepimiz için önemlidir. Çünkü kulübü temsil ediyor” diyen Güneş, Trabzonspor Kulüp Başkanı Sadri Şener’e göndermede bulunarak, “Benim kimseye akıl vermek gibi bir niyetim yok ama sayın başkan kendisiyle arkadaş olduğumu söyledi. Arkadaşlığımız yok. Başkan olarak başkanım olduğunu söyleyebilirim. Trabzonspor başkanıdır ve onunla gurur duyuyoruz. Kendisine birkaç cümle ile seslenmek istiyorum. Zor günlerde başkanlık yapıyorsun. Emeklerine teşekkür ediyorum. Trabzonspor’u terk etmeni ve gitmeni değil. Değişmeni Trabzonspor’u borca sokmadan başarıları getirmeni arzuluyorum ve bu konuda bizden yardım istiyorsa elimizden geleni yaparız. Yanlış transfer politikaları değiştirebilirsen çok faydalı olacaktır. Ben bunu başaramadım size ve yönetimine söylememe rağmen. Her zaman doğruları söyle kimseyi kırma, kandırmana da gerek yok. Siz çok değerli ve önemlisiniz bütün camia size bakıyor. Heyecanınız ve isteğiniz var son kararı siz veriyorsunuz. Günlük tavizlerle geleceği karanlığa atma. En büyük yanlışımız olan transferi düzelt. İlkeli ve prensipli olmak size yakışır. Trabzonspor hedefi ve vizyonu taraftarıyla birlikte sizsiziniz. Var olan enerjinizi Trabzonspor’un başarası için kullanın” dedi. “SAF VE TEMİZ DUYLARLA GELDİM, SAF VE TEMİZ DUYGULARLA GİDİYORUM” Saf ve temiz duygularla Trabzonspor’a geldiğin belirten Güneş, “Saf ve temiz duygularla Trabzon’a geldim. Saf ve temiz duygularla ayrılıyorum. Kafamın arkasında hiçbir art niyet olmadı. Kimseyi kullanmadım, kandırmadım. Yalan söylemedim. Çirkin işlere girmedim. Dedikodu yapmadım, kavga etmedim. Adam satmadım, arkadan vurmadım. Namusumla işimi yapmaya çalıştım” açıklamasını yaptı. ”BAŞKANLIK DÜŞÜNMÜYORUM” Bir basın mensubunun “Trabzonspor’da başkanlık yapmayı veya başka bir takımı çalıştırmayı düşünüyor musunuz?” sorusuna ise Güneş, “Ben Trabzon yaşayan bir insanım. Ne başkanlığı düşünüyorum ne de siyaseti düşünüyorum. Bugünde geçmişte bunlar çok kullanıldı ama böyle bir düşüncem olmadı. Beni buralara laik görenlere teşekkür ederim demek ki Trabzonspor’u sahiplenme duygusunu verebilmişim. Kendimle ilgili bir karar vermedim. Teklif eden kulüpler var ama biraz dinlenmek istiyorum. Türkiye’de çalışırım-çalışmam veya Trabzonspor’a tekrar gelirim-gelmem deyip de kendimi bağlamak istemiyorum. Zaman her şeyin ilacı neyi getir-getirmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. Yoruldum ve dinlenmek istiyorum. 1,5 yıldır güven kaybına uğradım. Bana Trabzonspor’un en büyük zararı bu oldu. Geçmişte de yaptım bu görevi ama böyle bir zarar hiç görmedim. Ama buna benim hatam diye bakabilirsiniz” şeklinde cevap verdi. “ÜNAL HOCAYA BORÇLUYUM” Şenol Güneş, sözlerini şöyle tamamladı: “Ben hiç kimseye borçlu olmadım. İlk defa birine borçluyum. Çünkü Ünal hoca yazın ayrıldı. Ayrılmak durumunda kaldı çünkü ben yazın istifa ettim. Taraftarın ve oyuncuların baskısı vardı şimdi olduğu gibi. Bana gelmek istediler ben istemedim. İdmana çıkmıyorlardı işlerini yapmaları gerektiğini söyledim. Ünal hoca ile devam edin söyledim ama istemediler. O zaman ö denemde olmaz dedik. Biz devam ettik onu yerini ise boş bıraktık. Ondan sonra baktık ki orda bir boşluk oluyor oyuncularla diyalog kurma konusunda. Gideceğim zaman takımı kime bırakacağım noktasında sıkıntı oldu. Kimse yoktu. O zaman da yeni bir hoca gelecek ve ne olacağı belli değil. Kendimizi takımın sahibi olarak gördüğümüz için bunları düşünüyorduk. O sorumluluğu duyuyorum ama bazen bakıyorum hiçbir şeyim. Devre arası oldu Ünal iyi tanıdığı için takımı onu bu göreve yenide getirdik ve benim gitmem halinde ise onunla devam edilebileceğini düşündüm. Bunu başkana ve asbaşkana da söyledim. “ifadesini kullandı.