Öncelikle bu yazımın başlangıcında yazımızın konusuna asla ırkçılıkla yaklaşım olmadığını ifade etmek isterim.Konu tamamen sosyolojiktir.

Sahalara ve futbol takımlarına baktığımızda Avrupa, Rus, Türk takımlarının neredeyse yarıdan çoğu Afrika kökenli futbolculardan oluşuyor. Hatta bunların içerisinde Hollanda,İsveç, İngiltere gibi favori ekiplerin milli takımlarında dahi en azından üçer tane Afrika kökenli oyuncuları var. Oysa biz gençliğimizde seyrettiğimiz bu Avrupalı ekiplerin oyuncuları hep sarışın, mavi gözlü gençlerden oluşurdu.

Peki ne oldu da bu beyaz ırkın dünya klasiği oyuncular ortalıktan kayboldu,aranır ve hatta belki de yetişmez oldu?Bunların yerine Avrupa takımları formaları altında genelde takımlarını sürükleyen ya Afrikalı veya melez oyuncular var. İşte ben bu noktaya temas etmek istedim. Neden Avrupa’dan yukarıda bahsettiğim klâsta beyaz oyuncular artık çıkmıyor?

Gelelim bizim ülkemize.Her ne kadar futbolumuz halen ülke sınırlarını aşamamış olsa dahi yıldız ve takımlarını sürükleyebilen beyaz oyuncular artık yok. Bizim ülke takımlarımız bile kurtuluşu(!)Afrikalı oyuncuların insafına bırakmışlar. Nereye gitti bizim eski klâs oyuncularımız? Neden bu kaliteli, yetenekli oyuncular sahalardan kayboldu? Oysa genetik biter mi? Elbette bitmez. De... Bu takımlarımız neden hep Afrika kökenli oyunculara sarılıp kurtuluşu(!) onlarda aramaya başladı?

Evet, mesele sadece Türkiye noktasında değil, dünya literatüründe bir sarsıntı yaşanıyor. Sahaları  Afrikalı oyuncular işgal etti veya birileri kasten ettirdi. İşte ben buna temas etmek istedim.

İşte bunun en büyük ve asli sebebi öncelikle gayrimeşru para kazanma yollarının Afrikalı  oyunculardan kolayca geçmesinden kaynaklandığını gördük. İşin başındakiler bu kolay tatlı paralar yüzünden yerli oyuncuların önünü kesip Afrikalıları tercih eder oldular.

Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada bu rant takır takır işliyor.Bu Afrikalı oyuncular,futbol sayesinde fukaralıktan kurtulmak için alacakları on liranın yarısını hatta fazlasını komisyonculara ve menajerlere vermeye dünden razı olduklarından bu sektör dünyada takır takır işledi ve işliyor da. Aradaki  antrenör, yönetici, aracı, menajerler bu sistem altında büyük ama haram paralar kazanırken, kulüpler de her yıl biraz daha borç batağına saplandı.Bunu kulüplerin siyasi getirileri yüzünden hükümetlerin görmezden gelmeleri de işin tuzu biberi oldu.

Diğer yandan beyaz ülkelerde gençlerin istikbali tahsilde aramaları, işsizlik maaşlarının kelepir seviyede olmaları,hayat garantisi ve sigortaları ile rahat ve serbest seks hayatları, tatlı yaşantı özlemleri gençlerimizi futboldan ve de spordan kopardı, paraya ve şöhrete az bir ödeme ile muhtaç Afrikalıların, ülkeleri istilasına yol açtı. Alan razı satan razı. Bunlar çok yakında ülkelerin önemli mali problemleri olacak da acaba ne zaman uyanılacak onu merak ediyorum sadece.

Rüşvet, komisyon, kulüplerin soyulması, ihtikâr, yalan aldı başını gidiyor. Bunlara kim, ne zaman dur diyecek?Genetik var fakat birilerinin işine gelmiyor. “Boklu deredeki Ahmet’in oğlu zengin olacak da bana ne faydası var” mantığı bu bir.İkincisi, “Yerli oyunculardan hiç kimse komisyon isteme cesaretini gösteremez, yarın ortaya çıkabilir”ama Afrikalı alır, verir çeker gider ve bu ihtikâr da kapanır gider...Mesele bu.