Türkçemizde çok güzel ve anlamlı sözler vardır.
Yaşanmışlıklar sonrası bu sözler söylenmiş, dilimizden düşmez olmuştur.
Tıpkı atalarımız gibi bizler de yeri geldiğinde o sözleri kullanmaktan keyif alırız.
“Bin ölçüp, bir biçmeli, Güneş balçıkla sıvanmaz, İki dinle, bir söyle, İyilik eden, iyilik bulur, Bahar çiçeğiyle güzeldir, El öpmekle ağız aşınmaz” ilk aklıma gelenler oldu.
Tüm bu atasözleri, yaşanmışlıklar sonrası ortaya çıkmış, yıllarca da söylenerek günümüze kadar gelmiştir.
Hepsinin de kendine has özel bir durumu vardır…
***
Malumunuz, geçtiğimiz haftalarda oynanan Galatasaray-Samsunspor maçında bir fotoğraf karesi çok konuşuldu çok tartışıldı.
Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde oynanan maçın öncesinde Samsunspor’un genç oyuncusu Eyüp Aydın, Galatasaray kaptanı Abdülkerim Bardakçı’nın elini öptü.
O anda tüm foto muhabirleri bu kareyi ölümsüzleştirmek için birbirleriyle yarıştı.
Önemliydi çünkü; Abdülkerim Galatasaray’ın kaptanı, Eyüp Aydın ise kiralık da olsa Samsunspor’un futbolcusuydu.
Sezon başında Galatasaray’dan kiralık olarak gelmişti.
Fotoğraf karesi biranda sosyal medyada viral oldu.
Üzerine yüzlerce yorum yapıldı.
Eyüp Aydın’ın bu davranışını alkışlayanlar olduğu gibi, “Parayı Samsunspor’dan alıyor, hizmeti Galatasaray’a veriyor” diyenler de oldu.
Son noktayı ise Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım koydu: Eyüp Aydın Galatasaray’ın oyuncusu. Abdülkerim onun büyüğü. Demek ki aralarında böylesine saygılı bir durum var. Onu abisi gibi, babası gibi görmüş elini öpmüş. Bu çocuk daha 20 yaşında. Bunda ne var?”
Yüksel başkan daha da ileri gidip, “Eyüp’ün bonservisini Galatasaray’dan alacağım” dedi.
Daha sezonun bitmesine aylar var ancak, görünen o ki, Yüksel başkan ne kadar iyi niyetle, “Eyüp’ün bonservisini alacağım” dese de bundan sonraki süreçte genç oyuncunun olası kötü futbolu, onu hedef adam yapacaktır.
Tabi ki burada asıl sorgulanması gereken, örf ve ananeye bu denli önem veren ülkemizde öpülen bir el bu kadar konu oluyorsa, farklı bir şey yapmaya cesaret edenlerin vay haline!
***
Burak Yılmaz, Türk futbolunun renkli kişiliklerinden birisi…
Çok takım değiştirdi. Türkiye’de 4 büyük kulübün formasını giyen ender oyuncular arasında yer alıyor.
Gittiği her yerde de bir şekilde iz bırakmayı başardı.
Hafızalarımızı şöyle bir yokladığımızda Burak ile ilgili aklıma ilk gelen olay, 12 Kasım 2018’de Onur ile birlikte Trabzonspor’da süresiz kadro dışı bırakılması oldu.
O dönem Karadeniz Gazetesi bu haberi Türkiye’ye duyuran ilk yayın organı olmuş ve yaşanan kriz günlerce konuşulmuştu.
Bu olayın sonrasında ise Trabzonspor Burak Yılmaz ile yolları ayırdı.
Önce Beşiktaş’a giden Burak, ardından Lille’e transfer oldu ve Yusuf Yazıcı ile birlikte Fransa Ligue 1 şampiyonluğu yaşadı.
Burak Buradan da Hollanda’ya gidip Fortuna Sittard ile başarılı bir sezon geçirmişti.
Sonrasında teknik adamlığa soyunan Burak Yılmaz, 2023 yılında Beşiktaş’ta Şenol Güneş’in yardımcısı oldu.
Sonrasında Şenol hocanın ayrılmasının ardından bir süre Beşiktaş’ın başında kaldı ancak olmadı.
Kayserispor, Kasımpaşa’da görev aldıktan sonra Gaziantep’in başına geçti.
Aslında orada işler çok iyi gidiyordu, taki son iki haftaya kadar.
Özellikle son haftada oynanan Başakşehir karşılaşması Burak Yılmaz’ın sonu oldu.
Taraftarla kapıştı. Yönetime rest çekti ve sonrasında da ayrıldığını açıkladı.
Türkiye’de teknik adam olmak elbette zor ancak, bunu yaparken daha dikkatli olmalı...
Futbolcuyken bazı şeyler tolera edilebilir...
Ancak teknik adam olduğunuzda 'Küstüm oynamıyorum' yok.
Çünkü küserseniz, 'velinimetimiz' dediğiniz taraftarla kapışırsanız, dağın bile haberi olmaz.
Benden söylemesi...
HAFTANIN PANORAMASI
Haftanın Futbolcusu: Shomurodov (Başakşehir)
Haftanın T.D.: Nuri Şahin (Başakşehir)
Haftanın Kare Ası
Cerny (Beşiktaş)
Talisca (Fenerbahçe)
Zubkov (Trabzonspor)
Shomurodov (Başakşehir)
Haftanın Hakemi: Ali Yılmaz (Antalyaspor-Galatasaray)
