Cezası nedeniyle uzun bir aradan sonra taraftarlarıyla ile Hüseyin Avni Aker Stadı’nda buluşan Bordo-Mavili futbol takımı, sahasında Akhisar Belediyespor ile berabere kalarak, taraftarlarına çile çektirmeye devam ediyor. Ligin en istikrarsız takımı olan Akhisar Belediyespor’u yenemezsen, hangi takımı yeneceksin? Ondan sonra sığındığınız sebeplere bakınca; “Şansızdık, kale çizgisini geçemedik...” Sen topa sert vur, o top gol olur. Yoksa “Kaleye vurdum gol olmadı” gibi bahaneler üretmeye gerek yok. Elin oğlu öyle gol atıyor ki; topa vurdu mu, kaleciyle beraber topu ağlarla buluşturuyor. Sebeplerin arkasına sığınmayın; eksikler nerede, nasıl düzeliriz, kendinize bir düzen vererek, eski takımın ruhunu canlandırmaya çalışın. Trabzonspor savunması bu maçta doğru işler yaptı. Bilhassa Zeki Yavru diyebiliriz.

Fakat ilerisi iyi işlemiyor, tıpkı Karadeniz’in yapma tabancaları gibi, tutukluk yapınca maç da 0-0 berabere bitiyor. İlk yarı her iki ekibin de pozisyonu yoktu. Akhisar Belediyespor ikinci yarı yorulunca sahadan silindi. Öyle olunca, maç d a Trabzonspor ile kaleci Fatih Öztürk arasında oynandı. Yetmişsekizinci dakikada Aytaç Kara’nın sarıdan kırmızı kart görmesi ile on kişi kalan Trabzonspor daha iyi oynadı. Fakat gol ayakları suskundu. Aytaç Kara’nın dikkati çekilmeli, bu kadar sorumsuz olmaması gerekirdi. BordoMavili takım baskı yiyince topu rakibine kaptırıyor, halbuki baskıyı yiyince daha da dirençli olması lazım. Trabzonspor’da oyun sistemi, topa sahip olduktan sonra sorun başlıyor. Bu sorun da ileride gol atamamak ile sonuçlanıyor. Tolunay Kafkas maçtan sonra verdiği beyanatta “On kişilik Trabzonspor’dan bir puan aldığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı.

Bizim yardımcı antrenör Volkan Kazak da şanssızlıktan yakındı, talihsiz olduklarını beyan etti. Bence hiç de öyle değil. Topa vurup da kale çizgisini geçemiyorsun. Gol atmak beceri ister, ustalık ister, özellik ister. Takımda bu özelliklere sahip oyuncu olmayınca, ortaya da gol sıkıntısı çıkmış oluyor. Bordo-Mavi atan yüreklere, sabırdan başka bir ilaç olmadığını söylemekten başka çare yok ortada Muhteşem Muharrem Usta