SON DAKİKA



Haber > Siyaset > Kılıçdaroğlu: ''Linç girişiminde bulunan alçaklara soruyorum, ben askerlerin haklarını savunurken neredeydin?''

Kılıçdaroğlu: ''Linç girişiminde bulunan alçaklara soruyorum, ben askerlerin haklarını savunurken neredeydin?''

30 Nisan 2019 Salı - 15:32




Kılıçdaroğlu; "Seçimlerin üzerinden 1 ay geçti. YSK'nın bu süreci bir an önce sonlandırması ve Ekrem İmamoğlu'nu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilan etmesini bekliyoruz. Başka bir seçenek mümkün değil"





Yerel seçimlerden sonra meclisteki ilk grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Demiştik ki Mart'ın sonu bahar olacak. Bahar hepimizin özlemle beklediği bir mevsimdir, tabiatın canlandığını görmek hepimizin arzusudur. Ve sonunda Mart'ın sonunda bahar oldu, baharımız kutlu olsun" ifadelerini kullandı.

"Ben buradan Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy veren bütün vatandaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum, baharı getiren onlardır. Mansur Yavaş Ankara'ya, Ekrem İmamoğlu İstanbul'a, Zeydan Karalar Adana'ya baharı getirdi. Bütün belediye başkanı arkadaşlarıma şunu şöyledim: Asıl görev şimdi başlıyor. Verdiğiniz her sözü yerine getirin. Partizanlık yapmayacaksınız. Söz verdiniz, bütün beldeyi kucaklayacaksınız."

Kılıçdaroğlu, "Bütün medya ellerindeydi, her yerde onların afişleri vardı ama biz halkın ferasetine güvendik ve başardık. Halk demokrasiye inandı. Halkı kandırmadık, vaatlerimizi anlattık. Ve halkın desteğini aldık. Bu desteğin ardında vatandaşlarımız var" diye konuştu.




'YSK BU SÜRECİ BİR AN ÖNCE SONLANDIRMALI'

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:




Bizi en ağır suçlamalarla itham ettiler ama biz verdiğimiz her sözün arkasında durmaya çalıştık, asla çizgimizi bozmadık, biz kendi politikalarımızı halka anlattık. Baharı getirmek kolay ama baharı sürdürmek lazım. Mazbatayı aldıkları gün, 5 yıl sonraki seçimler için çalışmaya başlamalarını söyledim.

İstanbul'da oyları defalarca saydılar. 6 ilçede bütün oyları saydılar, 22 ilçede sondaj dediler 57 sandığı ayrıca saydılar yine Ekrem İmamoğlu çıktı. Aşağıdan yukarıya, yukarıdan aşağıya, sağdan sola, soldan sağa her seferinde Ekrem İmamoğlu çıkıyor.

Seçimlerin üzerinden 1 ay geçti. YSK'nın bu süreci bir an önce sonlandırması ve Ekrem İmamoğlu'nu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilân etmesini bekliyoruz. Başka bir seçenek mümkün değil.




YSK, yasalara ve daha önce aldığı kararlara uymak zorundadır. Üstünlerin hukukunu değil, hukukun üstünlüğünü savunmak zorundadır Yüksek Seçim Kurulu. 3 Mayıs'ta 5 Mayıs'ta değil, bir an önce karar vermeli ve Türkiye'yi seçim atmosferinden kurtarmalıdır.

"FAİZİ YÜKSELT YOKSA BORÇ VERMEM' DİYORLAR, TIPIŞ TIPIŞ FAİZİ YÜKSELTİYORLAR'




İşsizlik aldı başını gidiyor. Hanedanla koskoca Türkiye Cumhuriyeti yönetilir mi? Damat asgari ücretle bir ev nasıl geçindirilir biliyor mu? 'Faizi yükselt yoksa borç vermem' diyorlar. Tıpış tıpış faizi yükseltiyorlar. Dolar aldı başını gidiyor. Hâlâ çok iyiye gidiyoruz diye açıklama yapıyorlar, akıl tutulması var!"

Bu yılın ilk üç ayında 33 milyar lira faiz ödendi. 33 milyar lira faizi 82 milyon vatandaş ödedi. Bunların iktidar olduğu tarihten 2019 şubata kadar dışarıya ödedikleri faiz 165 milyar dolar. Sen bu parayı ödeyeceksin vatandaş sonunda böbreğini satacak. Olay sıradan bir olay değil. Türkiye yeniden mali kıskaca alınıyor. Dolar aldı başını gidiyor. Hala ekonomide iyiye gidiyoruz diye açıklama yapıyorlar. 'Terörle işbirliği yapıyor' diyorlar. Terörle işbirliği yapan sensin, vatandaşla işbirliği yapan benim. Bir dönem teröristlerin her dediğini yapanlar onlar, bu ülkenin vatandaşlarının derdini dile getiren genel başkan da benim.

'HAYATI FETÖ İLE MÜCADELEYLE GEÇEN EREN ERDEM FETÖ'DEN İÇERİDE'




Derdimiz sadece ekonomi değil. Musa Kart hapse atıldı. Hakan Kara hapiste, Güray Öz hapiste. Cumhuriyet gazetesinin yazarları bunlar. Bunları FETÖ'yle suçluyorlar. Nasıl oluyor da bunlar FETÖ'cü oluyor? Ortada bir hukuksuzluk var. Bunun düzelmesi lazım. Bunu düzeltecek olan da iktidar sahipleri değildir. Bunu namuslu yargıçlar düzeltecektir. Osman Kavala 546 gündür hapiste. Ortada daha iddianame yok. Eren Erdem 305 gündür hapiste. Hayatı FETÖ ile mücadeleyle geçmiş, FETÖ'den içeride. Eren Erdem'in hapiste kaldığı her gün onun şeref madalyası olarak, tarihte hak ettiği yeri alacaktır.

'ÇOCUKLARININ YÜZÜNE DAHİ BAKAMAYACAKLAR'

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kuruluş yıldönümündeydik. AYM Başkanı katılanların tamamına güzel bir hukuk dersi verdi. Ama AYM'nin önünde Cumhuriyet davası başvurusu iki yıldır bekliyor. Sözcü gazetesiyle ilgili de davalar açıldı. Emin Çölaşan ile FETÖ'cü tanımı yanyana gelir mi? Necati Doğru, sahibi Burak Akbay. Susturmak istiyorlar. Varsın 5 bin satsın ama halkın bilgilenmesi konusunda Sözcü yayın yapmasın. Bunu söylüyorlar. Hakim unvanlı, savcı unvanlı vicdanını ve aklını birine ipotek edenler var. Bunlar göreceksiniz çocuklarının dahi yüzüne bakamayacaklardır.

Küçük çocuklara tecavüzlere yaygınlaşmasının altında ahlakı kaybetmemiz yatıyor. Çocukların kaçırılması, uyuşturucu... Ekrem Bey uyuşturucuyla mücadele komisyonu kurmak istiyor. Ret veriyorlar. O zaman git kullan kardeşim. Uyuşturucu en çok fakir mahallelerinde yaygın. İstanbul genelinde bu çalışmanın yapılması lazım. Yapmak istiyor, engelliyorlar. Nasıl muhalefet edeceğini de bilmiyorlar. Buraya pek çok yasa gelir, vatandaşın lehine ise oy birliğiyle çıkar.

'AÇIK VE NET SÖYLÜYORUM BİR LİNÇ GİRİŞİMİYDİ'

Şehitler hepimizin şehididir. Kimliğine, inancına bakmayız. Bu vatan için canını verenlere saygı göstermek hepimizin insani görevidir. Cenaze namazları huşu içinde kılınır. Devlet töreni ile sonsuzluğa uğurlanır. Saygımızı göstermek için katılırız. Ailelerinin tesellisi, 82 milyonun yüreğinin o cenaze namazında safta durmasıdır.

Çubuk'ta cenaze namazını kıldırmadılar. Köy sakinlerine hiçbir şey söylemiyorum. Yener Kırıkçı şehidimize rahmet dilemek boynumuzun borcudur. O şehit cenazesine katılan tek genel başkan benim. Daha namaz kılınmadan hakaretler başladı. İçimden geçirdim bunlar gerçekten Müslüman mı, bunlar gerçekten şehide ve ailesine saygı duyuyorlar mı?
Bana yapılan linç girişiminden çok şehit cenazesine yapılan saygısızlık beni derinden yaraladı. Açık ve net söylüyorum bir linç girişimiydi. Hayatımda iki kez polisin 'Akrep' diye tanımladığı zırhlı araca bindim. İlki PKK'nın yaptığı saldırıda, o vadide kurşun seslerinin yankılarını duydum, ikinci kez bindiğimde de saldırı vardı, PKK'dan farkları yok. PKK ile aynı amaçla hareket ediyorlar. İkisi de bu ülkeyi bölmek istiyor.

'BEN ASKERLERİN HAKLARINI SAVUNURKEN SEN NEREDEYDİN?

Linç girişiminde bulunan alçaklara soruyorum: Ben askerlerin haklarını savunurken sen neredeydin?

Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var. Cumhuriyeti güçlendireceğiz, demokrasiyi koruyacağız. Bir tek çocuğun yatağa aç girmediği bir ülke haline getireceğiz bu ülkeyi. Hak, hukuk ve adaletten ayrılmayacağız.
Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap