DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Yeni Bir Sabah programına konuk oldu.

İşte Babacan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

''Hedeflediğimiz Türkiye, mutlu, özgür ve zengin bir Türkiye. Altı partinin beraberce yürüttüğü siyaset, ülkeyi bir araya getirme, birlik, beraberlik siyaseti ve beraberce yükselme siyaseti.

(Nasıl bir cumhurbaşkanı öneriyorsunuz bize?) Tüm Türkiye'nin 85 milyonun cumhurbaşkanı olacak. Çoğulcu demokrasiye inanan, kendini hukukla bağlı kıla, dürüst bir cumhurbaşkanı olacak. Görev süresi 7 yıl ve 1 defa cumhurbaşkanı olacak. Geçiş sürecinin yol haritası dediğimiz çalışmayla seçimden sonra seçilen cumhurbaşkanının neler yapacağı yer alıyor. 2300 eylem planıyla bir ortadayız. Seçimden sonra iyi ki bunu hazırlamışız Türkiye kanatlanıp uçtu diyeceğiz hep beraber.

"KÜLLİYE HALKA AÇILACAK"

Külliye halka açılacak. Orada bir tesis var eğitim gibi kullanılabilir. Sorunlar hızlı çözülecek. Bir kişiye endeksli bir yönetim sisteminden biz şimdi demokratik bir yönetim sistemine geçiyoruz. Tüm kararlar bir merkezde toplandığı için ülke şu anda karar alamıyor.

Seçilecek olan cumhurbaşkanı Külliye'ye değil Çankaya'ya gidecek. İsraf yukarıdan aşağıya akan bir kavram. Devletin en tepesinde israf varsa aşağı doğru her yerde israf oluyor. 2013’te ‘tasarruf çok önemli,’ diyordum. Sayın Erdoğan çıkıp ‘İtibardan tasarruf olmaz’ demişti. Biz, devletin en tepesinde tasarruf ruhunu işleteceğiz.

"PARANIN BAŞINDAKİ KİŞİ TASARRUFLU OLMAYI BİLECEK"

Gerçek demokraside devlet, millet için vardır. ‘Devletin itibarıdır’ deyip siz milletin kaynaklarını israf edemezseniz. Milletin kaynaklarını lükse, şatafata harcayamazsınız.

Hazine’de fotokopilerin arkalı önlü çekilmesiyle ilgili genelge yayınladık. Benden sonraki bakana aynı mobilyaları devrettim. Kumaşı değiştirip aynı koltukla devam ettim. Paranın başındaki insan tasarruflu olmadıkça devletin tasarruflu olmasını düşünemezsiniz.

"VATANDAŞIN FAİZİ DÜŞMEDİ MERKEZ BANKASI'NIN FAİZİNİ DÜŞÜRDÜ"

Cumhurbaşkanlığının 13-14 uçağı var; onların sayısının mutlaka azaltılması lazım. 14 Mayıs'tan sonra bu uçakların sayısı asgari gerekli sayıya indirilecek. Düşürdüm dediği faiz vatandaşın faizi değil sadece Merkez Bankası'nın Bankalara ödediği faizi düşürdü.

"ASLA GERİ ADIM ATMAYIZ"

2300 maddeden kaç tanesine karşısınız kaç tanesinin altına imza atarsınız bir değerlendirin. İddialıyız ve asla geri adım atmayız. 2002'ye kadar bağımlı enflasyon düşmüyor. Erdoğan 2017-2018'de Merkez Bankası laf dinlemiyor dedi sonra enflasyon patlıyor.

Enflasyon yoksulun cebinden çalan bir mekanizmadır. Hükûmet enflasyon yoluyla ceplerinden kepçeyle alıyor. Sonra kaşıkla verdiğini müjde diye açıklıyor. Türkiye’de enflasyon; Sayın Erdoğan’ın kendi eliyle ürettiği bir sorundur.

Politika metni ortaya çıkmadan aday belirleseydik çok büyük yanlış olurdu. İlk defa ortak aday modeliyle seçime giriyoruz. Demokrasiyi içselleştirmiş, sözde değil özde demokrat, düzgün dürüst ve ehil bir cumhurbaşkanı olması gerektiğini söylüyor bu metin bize. Liyakata ehliyete önem veren biri olması lazım aday olacak kişinin.

"SAYIN ERDOĞAN, SAYIN BAHÇELİ SİZİN BEYANNAMENİZ NEREDE"

Bize ‘Aday kim, aday kim’ diyorlar. Ben de buradan Sayın Erdoğan’a ve Sayın Bahçeli’ye soruyorum: Kaç senedir iktidarsınız, bizim kapı gibi 2300 maddelik seçim beyannamemiz var. Sizinki nerede? Türkiye’nin yarınlarıyla ilgili vizyonunuz ne? Biz iş odaklıyız, onlar kişi odaklı.

"ADALET VE HUKUK İÇİN UZLAŞMAMAK MÜMKÜN DEĞİL"

Bir ülkede adalet, sosyal fırsat yoksa o ülkede başarı mümkün değil. Eylem planımız çok kıymetli bir çalışma. Hukuk, adalet deyince uzlaşmamak mümkün değil. Şuan ki iktidar hukuk çiğnemeyi alışkanlık haline getirdi. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı hukuk dışı cümleler kullanıyorsa o ülkede adalet mümkün değildir.

Eğer bir hakim ‘AİHM karar almış, ben bunu uygulamıyorum’ derse, bunun bir bedeli olması lazım. Kusura bakmasın. Tazminatı koyduk oraya. Kendi Anayasa Mahkememiz karar almış. Alt mahkeme sırtını Cumhurbaşkanı’na yaslıyor, ‘Uymuyorum’ diyor. Böyle bir şey yok."