SON DAKİKA



Haber > Sağlık > Yeni kabusa merhaba deyin: Bu belirtiyi gören hastaneye koşsun

Yeni kabusa merhaba deyin: Bu belirtiyi gören hastaneye koşsun

04 Mayıs 2024 Cumartesi - 10:02




Beklenen kışın bir türlü yaşanmadığı Türkiye'de yaz aylarının kabusları sivrisinekler de erken mesai yapınca Türkiye genelinde "sıtma" alarmı verildi. Uzmanlar sıtmanın belirtilerini sayarak "belirtiyi görenler 24 saat içerisinde hastaneye başvursun" dedi.





Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Uluğ, son dönemde daha yaygın görülmeye başlanan Sıtma hastalığı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirdi.

Sıtmayı sivrisineklerin plazmodium adlı paraziti insanlara bulaştırması yoluyla oluşan ateşli bir enfeksiyon hastalığı olarak tanımlayan Özel Ümit Batıkent Hastanesi Doktoru Mehmet Uluğ, “Sıtma, dişi anofel sivrisineklerinin ısırmasıyla bulaşır. Dişi sivrisinekler yumurtalarını beslemek için bir kan emerler. Bulaşma, sivrisineklerin sayısına ve hayatta kalmasını etkileyebilecek iklim şartlarına da bağlıdır” dedi.

Dr. Uluğ, “Sıtma salgınlarının, uygun şartların oluşması halinde, sıtmaya karşı bağışıklığın düşük olduğu bölgelerde veya insanların iş bulmak için mülteci olarak yoğun sıtma bulaşan bölgelere geçtiğinde ortaya çıkabilir. Sıtma, göç alan ve mültecilerin yoğun olduğu bölgelerde daha çok görülen akut ateşli bir hastalıktır. Semptomlar genellikle enfektif sivrisineğin ısırmasından 10-15 gün sonra ortaya çıkar. İlk belirtiler ateş, baş ağrısı ve titremedir” diye konuştu.

P. falciparum sıtmasının 24 saat içinde tedavi edilmezse ciddi bir hastalığa dönüşebileceğine dikkat çeken Dr. Uluğ, bunun sıklıkla ölüme yol açabileceğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:

"Çocuklarda: şiddetli anemi, metabolic asidoz ile ilişkili solunum sıkıntısı veya serebral sıtma bulgularından bir veya daha fazlası görülebilir. Yetişkinlerde, çoklu organ yetmezliği sık görülür. Hayatı tehdit eden sıtma hastalığı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü, tüm sıtma şüpheli vakalarında tedavi uygulanmadan once mikroskopi veya hızlı tanı testi kullanılarak tanının doğrulanmasını önerir. Sıtma ilaçların etkinliğinin korunması, sıtma kontrolü ve eliminasyonu için kritik öneme sahiptir.”

Hasta bireylerin tedavi edilmesi ve vektör kontrolünün sıtma iletimini önlemenin ve azaltmanın ana yolu olduğunu dile getiren Dr. Uluğ, “Hasta olan herkes özenle tedavi edildiğinde bulaş zinciri kırılacağı için enfeksiyon sayıları azalacaktır. Vektör kontrolünde ise; böcek ilacı uygulanmış cibinliklerin kullanılması ve iç mekanların ilaçlanması etkilidir. Riskli bölgelere yolculuk yapanlar da kemoprofilaksi ile sıtma önlenebilir. Sıtma parazitinin karmaşık yapısının aşı geliştirilmesini çok zor bir iş haline getiriyor. Ancak RTS, S/AS01 (RTS, S), Afrikalı çocuklarda sıtmayı önemli ölçüde azaltan ilk ve bugüne kadar ki tek aşıdır. Sadece en sık ve ölümcül sıtma paraziti olan P. falciparum'a karşı etkilidir” ifadelerini kullandı.

Yaz gecelerinin kabusları erken uyandı

Kış mevsiminin sıcaklık ortalamasının üstünde seyretmesiyle sivrisinekler İstanbul'da erken görülmeye başladı. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, "Küresel ısınmadan dolayı dört mevsimi yaşamamaya başladık. Bu da hem sivrisinek popülasyonunun hem de hastalıkların yayılmasına neden oldu" dedi.

Küresel ısınmanın de bir etken olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz,"Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar sivrisinek, kuş ve insan gibi bir çember kovalıyor. Hangisini bulursa onda çoğalmaya çalışıyor. İşte oradan da insanlar da bu bileşenlerin bu döngünün bir ayağı oluyor. Dolayısıyla doğal yaşam bu şekilde. Bizim yapabileceğimiz bazı şeyler var korunmak için, sivrisinek popülasyonunu azaltmak" diye konuştu.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi Viroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, “Öncelikle, sonbaharı konuşmakta yarar var bu konuda. Sonbaharda sıcaklıklar epey uzadı; Aralık’a doğru. Ondan kış uykusuna yatış geç oldu. Şimdi de sıcaklıklar erken başladı. Sivrisinek yumurtalarının çıkmalarına yardımcı olabilmesi için nem ve sıcaklık lazım. Bu ortamı buldular, şimdi yavaş yavaş çıkmaya başladılar. Soğuk geçtikten sonra o yumurtalar sıcak ve nemle açılmaya başlar ve onlardan larvalar çıkar ve sinek oluşumu bu şekilde oluyor. Sıcak, soğuk ve nem çok etkin sivrisinek yaşamının, döngüsünün oluşabilmesi için. Ne kadar sıcak giderse sivrisinekler o kadar uzun kalıyor. Sıcak ne kadar erken başlarsa o kadar da erken sivrisinek oluşumu başlıyor" dedi. Daha önceki senelerde Mart ve Nisan aylarında sivrisinek larvalarının görüldüğünün ancak bu yıl daha erken görülmeye başlandığını söyleyen Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, "Bu dönem biraz daha erken ama küresel ısınmanın getirdiği bir durum. Normalde, tipik mevsimleri yaşıyorduk ama şimdi artık öyle değil. Küresel ısınmadan dolayı dört mevsimi yaşamamaya başladık. Bu dört mevsimi yaşamamanın bize, hem bu sivrisinek popülasyonu, hem hastalıkların yayılması, gibi konularda yeni bazı durumları ortaya çıkardığı gibi meyve ve sebzeleri de etkilemeye başladı" ifadelerini kullandı.
9/ 17
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle ilaçlara dirençli türlerin de görülebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Yılmaz, "Türün bir türden başka bir türe geçişi diye birşey sözkonusu değil. Sadece kullanılan ilaçlara dirençli türler ortaya çıkabiliyor, ona dikkat etmek lazım. Şu anda en büyük sıkıntı Asya Kaplanı dediğimiz, o çizgili olan sivrisinek türü ki, onlar Batı Nil Ateşi, Zika virüsü ve birçok sivrisinek bulaştırıyor aslında birçok tür; ancak bu Batı Nil Ateşini özellikle Zika virüsünü, Dang hummasını, Usutu virüsü, son zamanlarda kuşlarda Usutu virüsü araştırdık İstanbul'da ama bulamadık. Batı Nil Ateşi virüsü var mesela. Bu zoonoz hastalıklar; yani hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar sivrisinek, kuş ve insan gibi bir çember kovalıyor. Hangisini bulursa onda çoğalmaya çalışıyor. İşte oradan da insanlar da bu bileşenlerin bu döngünün bir ayağı oluyor. Dolayısıyla, doğal yaşam bu şekilde. Bizim yapabileceğimiz bazı şeyler var korunmak için, sivrisinek popülasyonunu azaltmak. Bir de evlerde mümkün mertebe sivrisineği içeri sokmamak için sineklik kullanmak, bazı sinek kovucular kullanmak" diye konuştu.

Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, "Ticaretin artmasıyla başka ülkelerdeki sineklerin başka ülkelere, ülkemize gelmesi muhtemel. Bunun örnekleri var. Almanya, Afrika’dan araba tekerleği aldı. Bu aldığı tekerleklerde yuvalanmış yumurtalar Almanya'ya gitti. Orada mavi dil hastalığı dediğimiz bir hastalığı sığırlara bulaştırdı mesela. Gerçi o hastalık insanlara bulaşmıyor ama sineklerle bulaşıyor. Sineklerle bulaşabilen her türlü virüsleri işte böyle sinek yumurtalarını yani ticaretle bir yerden bir yere taşıyabilirsiniz. Yani artan ticaret, küreselleşme, iklim değişiklikleri ve insanoğlunun bazı konularda yetersiz kalması yani istediğiniz kadar ilaç kullanın ama sinekleri azaltamazsınız. Dolayısıyla çoğalmaya devam etmesi, işte bu iklim değişiklikleri sonra oluşan seller, onlar yumurtaları bir yerden bir yere götürüyor. Söylediğim gibi ticaretle materyallerin üzerine bulaşmış yumurtalar bir ülkeden başka bir ülkeye gidiyor. Dolayısıyla bu hastalık, sineklerle bulaşan hastalık 'Mısır'da var ama bende olmaz' diyemezsiniz veya 'Yunanistan'da var bende olmaz veya Türkiye'de var ben de olmaz’ diyemezsiniz. Çünkü bir yer, bir şekilde ticaretle gidiyor bunlar. Keza sinekler kendileri de bir yerden bir yere bir yere uçarak gidebiliyorlar ama uzun süre veye uzun kilometrelerce gidemezler. Bu nedenle büyük çoğunluk bu bulaşan sinekler yumurtalarla başka ülkelerden geliyor" dedi.

Sivrisinek sezonunun erken başladığını söyleyen Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, "Bu sene sivrisinek sezonu erken başladı. Yavaş yavaş ilaçlamaya başlamak gerekiyor. Hem yerel yönetimlerin hem de merkezi yönetimlerin bu doğrultuda önlemler alması lazım ki, sinek popülasyonunun azaltılması gerekiyor. Sinek popülasyonu ne kadar artarsa sivrisineklerin taşıdığı viral ve diğer hastalıklar ön plana çıkmaya başlıyor. Özellikle kötü kirlenmiş, kirlenmeye meyilli derelerin ve su birikintilerinin yok edilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Sivrisinekleri evimizden uzak tutmak aslında düşündüğümüz kadar zor değil. Sivrisineklerle mücadelede alınabilecek önlemler şöyle.

Doğal Yöntemler:
Bitkiler: Lavanta, nane, fesleğen, biberiye, limon otu ve kadife çiçeği gibi bitkiler sivrisinekleri kovucu etkiye sahiptir. Bu bitkileri evinize veya bahçenize dikebilirsiniz.
Uçucu yağlar: Lavanta, nane, çay ağacı ve okaliptüs yağı gibi uçucu yağları cildinize veya giysilerinize sürerek veya buharlaştırıcıda kullanarak sivrisinekleri uzak tutabilirsiniz.
Elma sirkesi: Elma sirkesi ve su karışımını sprey şişesine doldurarak evinize püskürtebilirsiniz.
Sarımsak: Sarımsak kokusu sivrisinekleri uzak tutar. Sarımsakları evinize asabilir veya sarımsaklı su püskürtebilirsiniz.
Kahve telvesi: Kullanılmış kahve telvelerini bahçenize veya saksı toprağına serpebilirsiniz.

( Doğal sivrisinek kovucular kimyasal sivrisinek kovucular kadar etkili olmayabilir. )

Kimyasal Yöntemler:
Sivrisinek kovucu spreyler: DEET, Picaridin veya IR3535 içeren spreyleri cildinize ve giysilerinize püskürterek sivrisinekleri uzak tutabilirsiniz.
Sivrisinek kovucu mumlar ve tütsüler: Sitronella, lavanta veya nane gibi uçucu yağlar içeren mumlar ve tütsüler sivrisinekleri kovmada etkili olabilir.
Elektrikli sivrisinek kovucular: Bu cihazlar sivrisinekleri öldüren kimyasallar veya ses dalgaları yayar.
( Kimyasal sivrisinek kovucuları hamileler, emziren anneler ve küçük çocuklar için uygun olmayabilir. Kullanmadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir. )

Ek Önlemler:
Pencerelere ve kapılara sineklik takın.
Evinizin etrafındaki su birikintilerini ortadan kaldırın.
Alacakaranlık ve şafak vakitlerinde dışarı çıkmaktan kaçının.
Açık renkli giysiler giyin.

Sivrisineklerin evinizden tamamen uzaklaştırılması zor olabilir. Bu nedenle, birden fazla yöntemi birlikte kullanmanız daha etkili olacaktır.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap