Göz içinde uçuşan cisimler bazı insanlarda yaşam kalitesini düşürür. Bu probleme son veren ve yeni uygulanmaya başlanan, başarı oranı yüksek, komplikasyon oranı ise çok düşük olan vitreolysis tekniğini İstanbul Cerrahi, Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Sinan Göker anlatıyor. Belli bir yaştan sonra ortaya çıkan uçuşan cisimler çoğu insanda olmasına karşın, bazı kişilerde çok yoğun ve görmeyi azaltacak derecede görme aksı üzerinde olabilir. Bu sorunu yaşayan kişiler büyük bir rahatsızlık yaşar ve görme oranları düşebilir. Ancak çok yeni olarak lazer teknolojisindeki ilerlemelerle birlikte artık kişiyi ciddi şekilde rahatsız edebilecek bu uçuşan cisimleri ‘vitreus’ dediğimiz, gözün içindeki sıvıda lazerle buharlaştırıp yok etmek mümkün.

TEKNOLOJİDEN DESTEK ALIYORUZ

Gözde uçuşan cisimler ve bu sorunun tedavisi konusunda önemli bilgiler veren Op. Dr. Sinan Göker, bugüne kadar bu sağlık sorunu konusunda hastalarına “Duruma alışın çünkü yapacak bir şey yok” dediklerini belirtiyor ve ekliyor: “Eskiden, bu sorunun kişiyi ileri boyutta rahatsız ettiği durumlarda ‘vitrektomi’ denilen riskli ve komplikasyon oranı yüksek bir ameliyat yapılmaktaydı. O nedenle bu sorunu ameliyatla gidermemeyi tercih ediyorduk.

Ancak çok yeni olarak lazer teknolojisindeki ilerlemelerle birlikte, artık kişiyi ciddi şekilde rahatsız edebilecek bu uçuşan cisimleri vitreus dediğimiz gözün içindeki sıvıda lazerle buharlaştırıp yok edebiliyoruz.”

Sadece katarakt değil…

‘Lazer vitreolysis’ yöntemi klinikte ayakta uygulanabiliyor. Bu uçuşan cisimler, özellikle katarakt ameliyatlarından sonra bazı durumlarda artabiliyor. Op. Dr. Göker, özellikle multifocal göz içi lensi konulan hastalarda kişiyi az da olsa etkileyebiliyor. İlk olarak bu tür sorunları gidermek amacıyla yeni yöntemi denemeye başladıklarını belirtiyor ve ekliyor: “Uçuşan cisimler, katarakt ameliyatı olmamış kişilerde de yaşam kalitesinde ciddi bir düşme yaratıyorsa ya da kişinin psikolojisini bozacak düzeydeyse, katarakt ameliyatı olmayan kişilere de bu yöntemi uygulayabiliyoruz çünkü bu sorun yüzünden işini bırakan hastalar bile var.”

Tedavi olmak için gereken kriterler

k Günlük yaşam kalitesinin ciddi bir şekilde etkileniyor olması, görme yüzdesinde düşme ve bu durumun en az 6 ay-1 sene kadar takiple de gitmiyor olması önemli kriterlerden. Çünkü bu uçuşan cisimler yer değiştirerek sonradan kişinin görmeyeceği bir lokasyona gidebilir. Yag lazerler katarakt ameliyatı sonrası gelişen göz merceğinin arka kapsülünü açmak için de lazerle parlatma olarak tabir edilen bir yöntem. Op. Dr. Göker yöntem hakkında detaylı bilgiler veriyor: “Bu yöntem göz tansiyon vakalarında da zaman zaman uygulanıyor ancak bu süreçte daha gelişmiş bir alete ihtiyaç var çünkü bu uçuşan cisimler vitreus dediğimiz gözün arka tarafını dolduran jel içinde. Yani göz içindeki lensin arkasında ve retina tabakasına yakın bölgede oluşmakta ve bu bölgede lazer işlemi yapılıyor. Dolayısıyla çok dikkatli yapılmalı, öncesinde iyi bir eğitim alınmalı ve deneyime önem verilmeli. Çünkü retina gibi çok hassas bir dokunun önünde yapılıyor. Ancak iyi bir şekilde yapıldığında bu yag lazer sayesinde göz içinde uçuşan bu cisimler buharlaştırılarak yok ediliyor sonuçta hava kabarcıkları oluşuyor bunlar da gözün içinde emiliyorlar ve bir süre sonra yok olduğu için rahatsızlık ortadan kalkıyor. Bir seans yaklaşık 20 dakika sürüyor, bazı daha büyük uçuşan cisimlerde 2-3 seans yapmak gerekebiliyor. Sonuç olarak göz tedavilerinde daha önce yapamadığımız hastalara alışmasını veya beklemesini geçebileceğini söylediğimiz bir rahatsızlığı daha lazerle giderebilmeye başladık.”