Ciğerlerimiz yandı! Üstelik bu kış kıyamet günde! Bölgemizde havaların çok sıcak olduğu dönemlerde bile çıkmayan yangının bu kez Sürmene Çamburnu'nda nasıl çıktığını kimsenin aklı mantığı almıyor. Birilerinin bu yangını rant için yaptığı ileri sürülüyor. Birileri sabotaj diyor. Birileri ise terörden dem vuruyor. Ortada bir gerçek var ki, Çamburnu'nun o güzel çam ağaçları yangınla kül oldu. Kim buna sebebiyet verdiyse, bulunup adalet önüne çıkarılmalı. Aksi takdirde bu yangınlar peşi sıra gelir ki, Allah korusun, yeşilliği ve ormanlığı ile övünen bölgemiz, kısa sürede rantçılara mahkûm edilir.

EGOSUZ VE MÜTEVAZI

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan, dün kurumumuza komşu olan bakanlığına ait Alo 177 Çağrı Merkezi'ni ziyaret etti. Yıldırımhan, Çağrı Merkezi'ni ziyaret ettikten sonra gazetemize uğradı. Yıldırımhan'ın gazetemize gelmesi bizler için de sürpriz oldu. Yıldırımhan'la hoşbeş sohbet ettikten sonra, Ankara'yı konuştuk. Yoğun bir tempoda çalıştıklarını söyleyen Yıldırımhan, kendilerine gelen bütün hemşehrilerine yardım ettiklerini, sorunları varsa çözmeye çalıştıklarını, onlara hizmet etmenin mutluluğunu yaşadığını belirtti. Kurumumuzda bir saate yakın kalan Yıldırımhan, Ankara'nın yoğun temposuna alıştığını, kapısının herkese açık olduğunu, kendisine ulaşan herkesle görüşmeye çalıştığını, gelen taleplere mutlaka cevap verdiğini anlattı. Ankara'da iyi ki Mazhar Yıldırımhan gibi bir bürokratımız var. Egosuz olmasının yanında, mütevazı ve misafirperverliği de Yıldırımhan'ın Ankara'da öne çıkan önemli yanları.

BAKİ: HİZMETE DEVAM

Akçaabat Ziraat Odası Başkanı Mustafa Hikmet Eyüboğlu ile dün telefonla konuştuk. 'Ziraat odaları ne yapıyor' başlıklı yazımıza karşı Eyüboğlu, küçük de olsa bizlere bir açıklama yapma gereği duydu. Başkan Mustafa Hikmet Eyüboğlu, ziraat odalarının çok şeyler yaptığını belirterek ancak bu yaptıklarının basında yeterince yer bulmadığından sitem etti. Hâlbuki ziraat odalarıyla ilgili yazı işlerimize hangi haber gelmişse, arkadaşlarımız o haberi mutlaka değerlendirmiştir. Belki bu haberler Eyüboğlu'nun dikkatinden kaçtı. Biz yine de Akçaabat Ziraat Odası Başkanı Eyüboğlu'nun, dün telefonda kullandığı cevap hakkını sizlerle paylaşalım istedik: "Ziraat odasına bağlı 120 bin üyemiz var. Bu üyelerimizin özel hastanelerden hizmet alması için, iki özel hastaneyle yaptığımız görüşmeler sonucu, birisinden yüzde 25, bir diğerinden ise yüzde 20 indirim aldık. Yine çiftçilerimizin yararına araç firmalarından, marketlerden de indirimler aldık. Bunun gibi çiftçilerimizin yararına çok şeyler yaptık, bunları da yeri geldiğinde basınla paylaşıp kamuoyuna duyuracağız." Başkan Eyüboğlu, kendi odasına bağlı 17 bin üyeye de fındıkla ilgili kitapçık yaptırıp dağıttığını, bunun yanında hepsine kimlik kartı yapılıp verildiğini söyledi. Eyüboğlu'nun anlattığı tabloya baktığımızda, gerçekten ziraat odalarının bir şeylerin altına imza attığını görmekteyiz. Temennimiz, üyelerine çok daha güzel hizmet vermeleridir.

HAKLARINI KİMDEN İSTEYECEKLER?

Nasıl bir mantıktır? Nasıl bir izandır? Nasıl devlet adamlığıdır? Her şeyden önce, nasıl bir insanlıktır? Hiç yok yere iki insanı işinden, yerinden yurdundan etti. Kim mi? Tarım Kredi Kooperatifi Trabzon Bölge Birliği Müdürü Ergin Çubukçu. Sen kalk bu devirde üstelik suç olmasına rağmen personel odasına kamera taktır, sonra da personelinden yaptığın işe duyarsız kalmasını iste. Müdür Çubukçu kamerayı taktırmış ama özel hayatı ihlali dikkate almamış. Sonra personel odasına neden kamera takma gereği duyarsın sevgili müdür? Yazık değil mi bu kış günü bir çalışanını savcılığa suç duyurusunda bulundu diye, Malatya Doğanşehir'e sürdürdün, diğerini ise şahitlik etti diye işsiz bıraktırdın. Sen ise ödüllendirilip, birinci bölge Tekirdağ’a tayin edildin. Hani hak, hani hukuk, hani adalet? Haklı olmalarına rağmen sürgün yiyen ve işten çıkarılan memurlar, kime dert anlatacaklar?