Ekim yağmurlarıyla birlikte mükemmele yakın bir zemin... Yağış yok, hava futbol oynamaya gayet müsait... “Ortada kıran kırana, kora kor bir mücadele de yok. Normal seyrinde al gülüm ver gülüm bir oyun var ilk yarı boyunca...” Ve bu şartlar altında cereyan eden müsabakanın ilk yarım saatinde... “Ne hikmetse, Onazi, arka adalesini tutmaya başlıyor.” Kısa bir süre sonra; dakikalar 37’yi gösterince... Kendini yere bırakıyor. Oyuncunun transferinde, “Lazio kulübüne 3,5 milyon avro...” “Kendisine her yıl 1 milyon avro” olmak üzere... “4 milyon avro garanti ücret” ödenmek üzere anlaşma yapılmış. 25 yaşında bir oyuncu bu kadar basit bir şekilde nasıl sakatlanır? Neden darbeye yönelik bir müdahaleye maruz kalmadan sahayı terk eder? Anlaşılır değil...! “Müsabaka öncesi ısınmada gerekli özeni göstermedi mi? Onları müsabakaya hazırlayanlar, şayet varsa böyle bir özensizlik... Farkına mı varmıyorlar, yoksa görmezden mi geliyorlar? Beslenme, çalışma ve istirahat ihmal mi edilmiş?” Ligin henüz başındayız. Hava ve saha koşullarının daha zorlaşacağı...

Sahadaki mücadelenin daha üst seviyeye çıkacağı dönemlere girilecek. Şimdi 30 dakikayı çıkaramayan oyuncu, ileriki haftalarda ne yapar? Sonuçta Trabzonspor bir şirket ve en büyük yatırımı oyuncular. Maliyeti küçümsenmeyecek kadar yüksek olan bu oyuncuların... “Böylesine kolay sakatlık geçirmesine hakları yoktur! Gerek oyuncu, gerekse teknik ekibin bu konuda sorgulanması şart!”

SAKATLIKLAR MAZERET OLMAYACAK...!

Şöyle demişti Ersun Yanal’ın bu konuda Haziran 2016’daki açıklamasında; “Futbolcuların günlük yaşamlarındaki beslenmeye ve antrenman performanslarına kadar bilimsel bir veri tabanı sistemini Trabzonspor’a oturtmayı planlıyoruz... Sakatlıkların mazeret olmayacağı bir takım kurgusu oluşturmaya çalışıyoruz... Yeni sezona başlarken kimin eksik olacağını düşünmek istemiyorum... İlk on birde sahaya çıkan her oyuncunun takım sistemi içerisinde gerekeni yapacağı kadro kurgusuyla yeni sezona başlayacağız...” Bu kez Ağustos 2016’da bir açıklama geldi Ersun Yanal’dan. “Başlangıçtan itibaren” kazanma arzusunu ortaya koyan... Mücadeleden asla vazgeçmeyip... Rakibine bu mücadeleyi her yerde kabul ettirecek bir Trabzonspor istiyoruz..” Konyaspor maçının ikinci yarısındaki istek ve arzu... Ve Pazar gecesi Akhisar karşısında aynı durumun artarak devam edişi...

“BAŞLANGIÇTAN İTİBAREN”

hedefiyle hiç uyuşmuyor. Haliyle ilk akla gelen; “neden bu oyun ilk yarıda oynanmaz...!” oluyor. “Trabzonspor’un yıllara dayanan oyun karakteriyle örtüşen Yanal’ın açıklamalarına karşın... Sahaya olumsuz şekilde yansıyan bu eksikliğin... Etraflıca ve titizlikle araştırılıp, en kısa sürede giderilmesi teknik ekibin görevidir..!”