Piyasada ve pazarda yer alanların büyük kısmı hakiki olmayan meşhur tereyağının, sahte olmayanlarının Osmanlı salnameleri ile tescilli sahibi olan Trabzon’un Tonya’sında sıkıntılı günler henüz geride kalmadı. Taklit ve tağşiş edilerek ismi ve cismi kirletilen tereyağını aklamak için büyük bir çaba göstermek gerekiyor. Tabiidir ki, bu yağı en iyi şekilde üretenler arasında ilk sırada yer alan ama çeşitli nedenlerle krize giren Tonya Süt Kooperatifi’ni de yeniden ayağa kaldırmak da...

Bu konuda öncelikle ve özellikle yapılması gereken, Tonya ve yöresinde ev ekonomisi şekliyle süt inekçiliğinin tekrar eski günlerine döndürülmesini sağlamaktır. Peki; köyden kentlere kaçışın arttığı, gençlerin tarım ve hayvancılıktan uzaklaştığı bir tarım politikasının uygulandığı ülkemizde bu nasıl olacak? 2017’de Tonya kökenli AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora’nın bu konuda TBMM kürsüsünden yaptığı açıklama ve sunduğu öneriyi hatırlatmakta yarar var. Hele hele; İŞKUR’un Toplumsal Tembellik Projesi haline dönüşen ve gerçek istihdam adına kendi kendimizi kandırmaktan başka bir manası olmayan bugünkü uygulamanın kırsal kesime, evinde hayvan bakanlara yönelik yapılması gerektiğini de tekrar dile getirmeliyim.

Bu arada, Sayın Cora’nın hem parlamento kürsüsünden hem de Tonya’daki sempozyumda dillendirerek, önerdiği çok doğru olacak uygulama için, iktidardaki partinin milletvekili olduğunu hatırlayarak, hayata geçirilmesi için yeteri kadar çaba gösterdiği kanaatinde olmadığımı da belirtmek isterim. Yine de kaybedilmiş zaman olsa da, kazanılacak çok şeylerin var olduğunu belirterek, bu konuda topyekün yanında yer alacağımızı da unutmasın. İşte Sayın Cora’nın Kasım 2017’de TBMM kürsüsünden dile getirip, bizim de 28 Kasım 2017’de sütunlarımıza alarak destek verdiğimiz önerinin bir bölümü:

*

“Burada önerimiz aile hayvancılığının teşvik kapsamına alınmasıdır. Peki bu nasıl olacak? Mesela en az 5 hayvan bulunduran ailenin bir üyesi (ki bu çoğu zaman annedir) devlet teşviki ile sigortalandırılabilir. Bir başka yolu İŞKUR ile yapılacak protokolle belirli aralıklarla kontrolü yapılarak, beslediği hayvan sayısına ya da üretim miktarına göre geçici işçi statüsünde çalıştırılabilir. Tonya örneğinden yola çıktık. Ama bu, ülkemizin her yerinde coğrafi veya maddi koşulları mandıra hayvancılığına elverişli olmayan yerlerde bir ihtiyaç halini almıştır. Yılın 12 ayı, bir ömür boyu sabah ezanında kalkıp kendi karnını doyurmadan ineklerinin karnını doyuran, tatilsiz yaşayan köy kadınlarımızın, analarımızın hayatlarını bu vesileyle de güvence altına almış oluruz. 4 ineği olan 5’e çıkaracaktır, 50 kilo süt veren üretici 70’e çıkaracaktır. Gözle görülür bir fark kısa zamanda meydana geleceği gibi çok ciddi bir sosyal fayda da sağlanmış olacaktır.”

*

Yeri gelmişken, Sayın Cora’nın milletin vekili sıfatıyla soruna el atmış olması, Trabzon Valisi’nden, Tonya’nın en ücra köyündeki üreticiye kadar bu konuda yapması gerekenler olduğu gerçeğini de bir kenara koydurmaz. Tepeden tırnağa “Trabzon, Türkiye’nin T’sidir”e inanın herkesin bu konuda sorumluluğu ve yapacakları vardır.