Pazar günü saat 19.00’da Trabzonspor-Fenerbahçe maçı oynanacak.

“Kimin kazanma şansı daha fazla?” diye soracak olursanız, “Tüm inancını ve gücünü, taraftarından futbolcusuna kadar, bu maçı kazanmaya odaklayan takım kazanacaktır” diyorum.

“Farklı amacı ve hedefi olan mı var?” diye de sorar gibisiniz!

Olmaz olur mu?

Meselâ, Trabzonspor’da birileri, daha geçen haftadan, enerji değil, uyku ilacı şikeyi servis etmeye başlamıştılar bile!

Trabzonsporluluğu bir aksiyon değil de, tepki hareketi şekline büründürüp, “indir Fenerbahçe, bindir FB” haline dönüştürenlerden istirhamım, artık hiç bir faydası olmayan ve artık “nafile çaba” haline dönüşen şu şike için değil de, Trabzonspor’un bu maçı kazanması için elinizden geleni yapın.

Yani demek istiyorum ki, “Hedef şike değil, kazanmak olmalı.”

***

UĞUR MUMCU İLE...

Bundan çeyrek asır önce (24 Ocak 1993) bombalı saldırı sonucu aramızdan, ayrılan araştırmacı gazeteciliğin ustalarından Uğur Mumcu’yu, “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar” sözü ile bugün rahmet ve minnetle analım. Anarken de şunu unutmayalım:

Bu memleketin başına ne geldi ise, “Cehaleti baki kılarken, kendi doğrusundan başka doğru tanımayan bu fikir yobazlarından”  gelmiştir.

***

İÇERİYE FIRTINA...

Trabzonspor’un lâkabını bilirsiniz: Karadeniz Fırtınası...

O fırtına ki, 1976’dan 1984’de kadar önüne kattıklarını silip süpürmüştü.

Yani, hep dışarıya doğru esmişti!

Şimdi ise içeriye esiyor!

Nasıl mı?

Baksanıza fırtınalar artık Trabzonspor’un dışında değil de, içinde kopuyor!

Yani, Trabzonspor artık dışarıya değil, içeriye fırtına...

***

KAVAKMEYDAN’A NE OLACAK?

Bırakın Türk futbolunu, dünya da bile bir çok ilke şahitlik eyleyen Hüseyin Avni Aker yıkılıp gittikten sonra, Kavakmeydan’da ne yapılacak, ne dikilecek?

Bunun ben diyeyim “kavgasına”, siz söyleyin “tartışmasına” tutuştuk! Hiç biri umurumda değil!

Öyle veya böyle, “Mabet” denilecek mertebeye çıkarılmış, taşınmış bir abide yıkıldıktan sonra, neyin tartışmasını, ne için yapacağım ki?

İnsan mabedini yıkar mı?

***

VAHŞİLİK Mİ DEDİNİZ!

Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde televizyondan haberleri izlerken, insan denilen mahlukattan birbirine girenleri gören arkadaşım, “İnsanlar vahşileşti” deyince, kendisine teşekkür ettim.

Ne için bilir misiniz?

“İnsanlar hayvanlaştı” demeyerek, hayvanlara haksızlık etmediği için!