OFG, 8 YIL ÖNCE “ATIN POŞETİ” DEMİŞTİ!

Yöneticinin iyisi işler yolunda giderken, gelecekte nelerin kötü olabileceğini görüp, ona göre tedbir alandır.

Kıssa hesabına; “Dün ak dediğine, bugün kara diyen hiç değildir!”

Şu sıralar “naylon poşetten kurtulmak” gündem de ya!

Geçen gün eski yazıları karıştırırken, 13 Ekim 2019 tarihinde bu köşeye 2 ay sonra yerinde olmayacak Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nun (nam-değer OFG)  bir mesajını almışım.

Aynen şöyle idi:
“Alışverişte naylon poşet kullanmayalım. Kültürümüzdeki fileleri ya da Avrupalının yaptığı gibi sepet veya kağıt torbaları tercih edelim.”

Evet; OFG’nin 8 yıl önce dillendirdiği çağrı, birilerinin aklına bugünlerde gelivermiş! Hani deniyor da, kimilerine sonradan gelir! Kimileri önceden görür!

MHP ANDIMIZ’A BİNAMAZ KALDI!

İlk olarak üstat Necip Fazıl, “doğru ile yanlış arasında taraf olamayanlar için”  zikretmişti sanırım:

“Bitaraf olan bertaraf olur.”

“İki camii arasında binamaz kalmak” ile eş anlamlı da sayılabilecek böyle bir duruma son örnek Devlet Bahçeli’nin MHP’si örnek teşkil eyledi! TBMM’de “Andımızın okullarda yeniden okutulması” için verilen önergeye, tercihlerini yanlıştan yana kullanan AK Parti ile birlikte ret oyu veren HDP’nin yanında yer almamak için olsa gerek (!) doğruya çekimser”  oy verdirtti!

Bir başka deyişle, doğruya “Bitaraf” kalan MHP “Bertaraf” olma yolunda bir adım daha mı atmış oldu.

Yazık yazık! Hem de çok yazık!

Aksiyon hareketi olan milliyetçiliği, bırakın reaksiyon haline getirmeyi, “Kararsız Kasım” tiplemesine benzetenlere binlerce kez yazık 

MASADA DEĞİL, SAHADAKİ ZİRAAT ODASI…

Şu sıralar Ziraat Odaları’nda seçim heyecanı değilse bile furyası sürüyor.

Basından da takip ediyoruz.

Özellikle de Görele Ziraat Odası Başkanlığı’na seçilen arkadaşın; “Verim her geçen yıl azalıyor” gerçeğini cesaretle söylediği fındık üretilen il ve ilçelerdeki Ziraat Odaları’nı takip ediyoruz.

Allah’ları var! Bundan 5-10 sene öncekine göre, tamamen masada değiller. Kimisi az, kimisi fazla bahçe işleri ile haşır neşir olanlar da var.

Bunlardan biri, bana göre de Türkiye’de ilk sıradaki Trabzon’un Akçaabat ilçesinin Ziraat Odası Başkanı Mustafa Hikmet Eyüpoğlu’dur.

Zaten gazetenin, “Masada değil, sahadaydık” başlığı ile habere attığı manşet de bunun göstergesi idi!

Örnek alırlar umuduyla “Darısı diğerlerinin başına” diyeceğiz ama, içlerinde bazıları var ki, sanki Ziraat Odası başkanı değil de, medyada yer alması gereken Basın Sözcüsü gibi habire demeç patlatmaktan gerçek işlerini yapmaya vakit bulamıyorlar sanki!

ESKİ TÜRKİYE;

ANSA’LARLA GERİ GELİYOR!

Söylenecek o kadar söz, yazılacak o kadar satır var ki! Ama hangi birine yer verelim?

Ancak çok değil bundan 2-3 ay önce, yaşı benim gibi yaşı kemale ermişlerin hatırlayıp, anlatabileceklerini düşündükleri için; “Eyy emekliler. Çıkın eski Türkiye’yi anlatın” diye bir çağrı yapılmıştı ya! Hatırladınız mı?

Hah! Emeklilerin anlatmasına gerek kalmadı! Çağrıyı yapanlar mahalle aralarına kadar soktukları hipermarketlerden kurtulmak için “TANSA”lara sarıldılar.

Hele hele, insanlık, yardımlaşma, yetinme ve paylaşma aklıma geldiğinde “Gözünü sevdiğimin eski Türkiye’si” diye satırları döşemek geliyor içim den ama başka zamana kalsın!