ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasına karşı tepkiler çığ gibi büyüyor.

Tepkilerin son nereye varır bilemem.

Bildiğim tek şey Müslümanlar bu işin peşini asla bırakmaz, bırakmayacak da.

Trabzon’da dün gerçekleşen miting de bunun göstergesi olsa gerek. 

“Kudüs yürüyüşünde” ortak ses, ortak haykırış aynıydı. Trabzon bu anlamda üzerine düşeni yaptı.

Bu anlamlı organizasyonun hazırlanmasında gerçek manada yüreğini koyanları, emeği olanları kutluyorum.

Değerli okurlarım, Kudüs meselesi sıradan bir olay değil.

Burada mesele sadece başkent meselesi de değil.

Burada bir zulmün, bir dayatmanın ve bir yok saymanın karşısında gösterilen direnç söz konusu.

İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İIT) olağanüstü zirvesi ABD gibi emperyalist ülkelere açık bir mesajdır.

56 İslam ülkesi “İnsanlık sahipsiz değil” diyerek açık ve net mesaj verdi: “Başkenti Doğu Kudüs olan Flistin devletini tanıdığımızı teyit ediyor, tüm dünyayı Doğu Kudüs’ü Filistin devletinin işgali altındaki başkenti olarak davet ediyoruz.”

Bu mesajı başta ABD olmak üzere sömürge devletleri iyi anlamalı, iyi okumalı.

Artık öyle “her şeyi ben yaparım, ben yıkarım, yakarım” devri kapanmalı.

İnsanlık ABD’nin ne maşası ne kuklası değildir.

Öyle her şeye karışmak, hele de insanların en kutsalı olan dini değerlerine ve inançlarına karşı cephe almak akıl işi değil.

Bu topraklar; ister Müslüman, ister Hristiyan, ister Yahudi, ister inanan, ister inanmayan herkesin eşit şartlar altında yaşaması gereken yerlerdir. 

Allah da zaten bunu emreder.

Türkiye Müslümanların barışı, huzuru ve güvenliği noktasında üzerine düşeni her fırsatta yapmaya devam ediyor.

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu noktadaki kararlılığı takdire şayan.

Eli, gözü, kulağı hep onların üzerinde. İslam ülkeleri artık bunun ne anlam taşıdığının farkına varmalılar.

Artık taraflarını netleştirmeliler.

Yeter artık! Dünya üzerinde bu kadar zulüm ve haksızlık yaşanırken onların “vurdumduymaz” bir anlayış sergileme hakları yok.

Dünyada komşu ülkelere kapısını sonuna kadar açan bizden başka bir ülke yok.

3 milyon Suriyeli şu an eğer bu topraklarda güven içinde yaşıyorsa Arap ülkeleri bunun ne anlam taşıdığını bilmeliler.

Öyle işine geldiğinde Müslüman gelmediğinde güçten yana olmak alçaklığın ve hainliğin ta kendisidir.

Arap ülkeleri artık kendine şöyle bir çekidüzen vererek aklıselim olmalı. ABD’nin piyonu haline gelmek onlara bir şey kazandırmaz. Çok güvenmesinler petrolllerine, krallıklarına, zenginliklerine.

Valla bir gecede soğana çevrilirler. PKK ve FETÖ gibi eli kanlı terör örgütlerini koluna takıp DAİŞ denen bir başka eli kanlı terör örgütünü dünyanın başına bela eden ABD sanıyor ki her şey böyle yürüyecek.

ABD ve onun başındaki sarı kafa Trump şunu iyi bilsin ki artık insanlık tarihin en zor döneminden geçiyoruz.

Saflar ya netleşecek ya direnç gösterilecek ya da şeref, onur, haysiyet, insanlık teslim edilecek.

ABD çok heveslenmesin. İnsanlık tükenmeyecek. Kudüs düşmeyecek. Müslümanlar pes etmeyecek.